Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Hoca Korkusu: Falaka Ben bu korkunun yarım asır evvel, şehri yarı yarıya istila ettiğini görmüştüm. Bir çocuk sadece kendisinin devam ettiği mektebin hacasından değil, başka bir mektebin hocası olduğunu bildiği şahsiyetten de korkardı.
İki Yüz Elli Kuruşa Bir Asır
"Ey sîm-ten siyah-gîsû Ez fikr serem sepîd kerdi" . "Ey gümüş tenli, siyah saçlı, Düşüncenden saçlarım ağardı."
Sayfa 28 - Sadi Divanı - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Reklam
İki Yüz Elli Kuruşa Bir Asır
"Gönlüme dûçar eden bu hâle hep Kara kaşlım kara gözlümdür sebep Ettiğim âh u figâna rûz u şeb Kara kaşlım kara gözlümdür sebep"
Sayfa 28 - Şevki Bey/Rûz u şeb(Gece gündüz) - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
İki Yüz Elli Kuruşa Bir Asır
"Şu gerçeği itiraf etmeliyiz ki bizler çoğunlukla en uzak bir yerde bulunan bir ailenin özel hayatını bildiğimiz halde oturduğumuz yerin bir saat ötesini bilmeyiz."
Sayfa 25 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Her şey kopuyor istemeden kendi yerinden; Herkes geliyor, sonra da herkes gidecektir, Milyonla asır geçse de arzın üzerinden, Bir kere giden bir daha ses vermeyecektir.
Beni kendine köle, kendini bana efendi yaptı, dolandım durdum etrafında. Bir asır yörüngesinde kaldım. Uzaklaşmak istedikçe yakınlaştım, çözüm bulamadım şanssızlığıma. En sonunda kabullendim, alıştım, bağlandım. O ise soru bulamadı yanıtlarıma.
Reklam
"Ayasofya'nın tekrar câmi haline gelmesini isteyenlerin emellerini yobazca bir hayal sanmak da gafletlerin gafletidir. Fatih yobaz değildi. Hıristiyanlığa verdiği imtiyazlar bunun delilidir. Fakat Ayasofya minarelerinden yükselecek ezan sesinin bu şehirde İslâm-Türk hakimiyetini ebedileştireceğini biliyordu. Beş asır sonra torunları arasında bunu unutanların bulunabileceğini tahmin edemezdi."
Sayfa 175Kitabı okudu
Ey nefsim! Deme: "Zaman değişmiş, asır başkalaşmış, herkes dünyaya dalmış, hayata perestiş eder. Derd-i maişetle sarhoştur." Çünkü ölüm değişmiyor. Firak, bekaya kalbolup başkalaşmıyor. Sözler
“Sen benim kimbilir kaç asır başkaları tarafından kuşatılmış ve nihayet zorla düşürülmüş kale'm, değil misin? “
Bir asır öne de gitsek geriye de gitsek gençler hep vefasızdır.
Bizler muhtemelen, ayrı dönemlerin havasını soluyup o döneme özgü yükleri sırtlanıp yaşamak durumundayız. Bu çerçeve içinde gelişmekten başka çaremiz yok. İyi ya da kötü, doğal işleyiş bu çünkü. Genç kuşağın, önceki kuşak ebeveynlerinin sinirlerine dokunacak şeyler yapması gibi.
Reklam
Polanski olayının hukuksal zamanlaması herhalde en talihsiz olanıydı. Kızla cinsel ilişkiye girdiğinde ırza geçmeye teşebbüs California’da suçtu, bu örnekte ise ciddi bir suç. Bu hadise ergenlik yaşının California’da on iki, İngiltere’de on üç ve Delaware’de yedi olduğu bir asır önce veya daha eskiden yaşanmış olsaydı, Polanski’nin başı derde girmeyecekti. Ergenlik yaşı yükseltildikten sonra bile hakimler mahkum olanları nadiren hapse yolluyordu ve kızlara genellikle kurbandan ziyade baştan çıkarıcı gözüyle bakılıyordu.
Deme : " Zaman değişmiş, asır başkalaşmış, herkes dünyaya dalmış, hayata perestiş eder. Derd-i maişetle sarhoştur." Çünkü ölüm değişmiyor.
Iki büyük savaş gemisi sipariş edilerek bedelleri ödenmişti fakat İngiliz hükümetinin 1914'te siyasi nedenlerle bu gemileri teslim etmemesi babam için ciddi sonuçlar doğuracaktı.Bundan mesul kişi olarak gemileri teslim almadan bedellerini devlet kasasından Ödemiş olmakla itham edilerek bu meblağı yıllar sonra kendi imkanlarıyla devlete geri ödemek zorunda bırakıldı.
Sayfa 94 - İş BankasıKitabı okudu
Can çekişmekte olan Osmanlı İmparatorluğu'nun büyük toprak kaybından da mühim olan, istikbåle kültür ve irfan zürriyeti bırakacak seçme bir aydın gençliği, bu muharebenin yok etmekte olması idi. Böylece de, o binlerce yıllık tarihi Türk ahlâk ve îman geleneği, bu zelzele ile tuz buz olacak ve belini doğrultması için de, belki bir asır bocalaması gerekecekti.
Sayfa 136
Geleceğimizde İslam Var'dan Alıntılar - 34
Beşeri aşkın bu ilâhi anlamı, İslâm şiirini dünya edebiyatının en yüksek zirvelerinden biri yapan ve (İbn Sina ile süfilere pek çok şey borçlu olan) Maitre Eckhart'tan (İspanya'daki Salamanca Üniversitesi'nde süfilerin eserlerini Latince tercümelerinden okuma fırsatı bulan) Aziz Jean de la Croix'ya (Jan dö la Kruva) varıncaya
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.