Sicilya’da Bir Aşk Hikayesi;
18. yüzyılda geçen muhteşem bir romantik gerilim, masalsı ve gotik edebiyat türünde dediklerinden. O yıllarda İngiltere’de yanında erkek eşlikçi olmadan kadın bir yazar olmak o kadar zorken bu türde roman yazmak herkesin harcı olmamalı.
Ann Radcliffe, gotik romansın duayenlerinden. Tam altı gotik roman. İkinci
Kuyucaklı Yusuf'u uzun zaman önce okudum, büyük bir hevesle,bir çok beklentiyle...
Ne yazık ki umduğumu bulamadım daha sonra bulunduğum ruh hali, yer ve zamanın etkili olduğunu düşünerek biraz zaman tanımam gerektiği kanısına vardım...
Evet ,uzun bir zaman diliminden sonra yeniden okudum ancak fikirlerimde olsun duygularımda olsun pek
Biliyorum, şu anda bu satırları okurken çoğunuz bana öfkeleniyorsunuz. Çünkü beni takip edenler ve takip ettiklerimin katıldığı konular olurken, katılmayanların, karşı gelenlerin kızdıkları hususlar çok daha fazla olabiliyor.
Anlamadığım ara sıra tepki vererek yorum yazdığım bana rahatsızlık veren hususları affınıza sığınarak belirtmek istedim.
Tek kelime ile inceleme yazabilme imkanımız olsa “mükemmel” yazar çekilirdim kenara. Mükemmel kelimesinin içini kesinlikle dolduran, anlamını sonuna kadar verebilen bir roman. Romanı okumaya başlamadan önce ve gerekli bölümlere gelmeden önce soyağacını ince şekilde gözlemlememenizi tavsiye ederim çünkü ufak da olsa yaşam-ölüm olarak spoiler
“İnsanın içinden geçenler yüzünden okunabilseydi!
Nerde! Öyle bir sanatımız yok.” (sayfa 15)
1. Kısaca Shakespeare ve Eserlerine Bir Bakış
1606 yılında yazıldığı düşünülen Macbeth,
William Shakespeare’in en çok okunan ve oynanan oyunlarının başında geliyor. İskoçya ve İngiltere arasındaki ilişkiler üzerine yazan Shakespeare’in her oyununda olduğu gibi bu
Thomas Mann Venedik'te Ölüm adlı romanını 1912 yılında yayınlanmış olup, eseri ilk etapta Goethe hakkında bir öykü olarak tasarlamış. Yazım aşamasında ise değişiklikler ile farklı bir hikaye ortaya çıksa da yarattığı baş karakter Gustav von Aschenbach Goethe model alınarak oluşturulmuş.
Venedik'te Ölüm romanında yazar baş
Heft Reng çok başarılı bir ağ kurmuş. Yeni yazarları, yazma aşkına tutulanları, ilham perisiyle sevdalı olanları bu ağda bir biriyle buluşturmuş.
HRSanat nice hikayenin ve şiirin toplu halinde okunması için başarıya giden yolda taktir edilecek ilk adımdır.
Kitabın pdf halinde de 1k'da yayımlanması daha çok okura
Ahmet Muhip Dıranas, Cumhuriyet’ten sonraki Türk edebiyatının önemli bir
fikir ve sanat adamıdır. Ki O sadece edebiyatla değil, resim, fotoğrafçılık gibi sanatın pek çok dalıyla yakından ilgilenmiştir. Dıranas’a göre sanat insanoğlunun ferdî ve maşerî ölüme karşı bulduğu tek çaredir.
Dıranas, hocası Ahmet Hamdi Tanpınar gibi, şiirde dil ve
*Kadınların yüzlerine değil gözlerine bak. Ama gözlerinin rengine değil, anlamına.*
Budala* Dostoyevski den okudum dördüncü eser.
Bu eserle ilgili neler söyleyebilirim* çok düşündüm.
Kitabımızın kahramanı Budala* Lev Nikolayeviç Mışkin*
Nasıl bir Bulada Mıskin?
Anahtar kelimeler ile ifade etmek gerekirse deneyimsiz,
olağanüstü saflık ve
Gerçek diye bir şey varsa, gerçek tek bir şeyse yani, onun benim tarafımdan nasıl göründüğünü sana anlatmaya kalkışsam, aramızda bir köprü kuramadan boğulur giderim. Zahirim bunca ortadayken içimi sana anlatmaya kalkışsam utanırım. Öyleyse ne? Sandım ki o an bana bir şey oldu, üzerimden bir şey geçti. Kendimde bir başkalık hissettim. Göklerden bir
Herkese merhaba,
Aşk, Teroik olarak değil; aşk, teoril olarak bu karakterde olmaması gerekmektedir. Bakın bu yazarın her çıkardığı kitabını beğenmek zorunda değilsiniz. Zorlama olarak beğenilmiş gibi, popüler dünyanın kölesi olmamalıyız. Bu kitap asla sevilcek bir kitap, övülecek bir kitap asla değil. Yazar ; kız karakterlerini güya kendi
o bana suda birşey aramakta
yardım etti.
yaşamımdaki saklanmış şey bulundu.
bir inci kolye dizdim
kadın olmanın anlamını düşündüm.
onun için elinde çam dalı
tutan bir gelin olmak isterdim.
yok aşk değil,uyuşmak,anlaşmak
bütün o boktan şeyler değil.
yok yok aşk değil, aşk hiç değil.
Onun bir sözcüğüyle yaşamımda
Yer alan herşeyi çöpe atmak
DİPÇE :
Fransız Teğmenin Kadını, Viktorya dönemini, ardından gelen 20. yüzyıl gözüyle anlatan çağdaş bir romandır. Bu yönüyle de en iyi postmodern roman örneklerinden birisi olarak gösterilmektedir.
Roman analizlerinde, eserin türü ve biçemi hakkında bilgi vermek ezberci bir yaklaşım olarak görülebilir. Bu zayıf eleştiri Fowles'ın kitabında
"Seni her zaman hatırlayacağım, sende beni hatırlayacaksın; tıpkı akşamı, camlara çarpan yağmuru, sahip olmadığımız için hep bizimle olacak her şeyi hatırladığımız gibi hatırlayacağız birbirimizi."
"Ruh eşimi nasıl tanıyacağım?"
Wicca, Brida'ya "Riske girerek" dedi. "Başarısızlık, hayal kırıklığı