Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Fatih Hristiyanlara dair hoşgörüsünde çağının o kadar ötesine geçmiş, hatta bazılarına göre o kadar ileri gitmiştir ki (evet bir de bunlar var, Hz. Peygamber'in övdüğü bir şah­siyeti hoyratça eleştirenler!), Avrupa'da, çok geçmeden Türk Sultanı'nın Hristiyan olduğu yönünde söylentiler dolanmaya başlar. Hatta önceleri ona verip veriştiren Papa ll. Pius bile bunu ciddiye alarak, "Duyduğuma göre Ortodoks olmuşsun, gel Katolik ol, seninle tüm dünyaya hükmedelim;'' yollu bir mektup göndermiş, Fatih'in dünya imparatorluğu karşısın­daki tek engelinin bir damla su olduğunu yazmıştır (vaftiz suyundan bahsediyor). Halbuki Fatih ne Hristiyan olmuştu ne de böyle bir şey aklından geçmişti. Hristiyanlar "Fatih aslında Hristiyan'dı, ondan o kadar iyiydi'' manalı argümanlara girer
·
Puan vermedi
Fyodor Dostoyevski; realizmin güçlü temsilcilerindendir. Dine ve geleneklere bağlı kalmış, yapıtlarında ruh tahlillerine geniş bir biçimde yer vermiştir. Kısa süre askerlik yaptıktan sonra ayrılıp edebiyatla uğraşmaya başlamıştır. İlk romanı "insancıklar" rusya'nın toplumsal romanı sayılır. Yapıtlarında iki dünya savaşı arasında yaşayan kuşağı rahatsız eden ahlaksal, dinsel, siyasal konuları etkileyici bir söyleyişle dile getirmiştir. Gözlerinin keskinliği, ayrıntılara verdiği önem, karmakarışık yaşamından çıkardığı sağlam karakterleri ve roman kurgulamadaki ustalığıyla avrupa'da ve ülkesinde kendisinden sonra gelen yazarlar üzerinde etkili olmuştur. Bir ara sürgüne gönderilmiş, sürgünden sonra yeniden yazmaya başlamıştır; "karamazov kardeşler", "suç ve ceza" gibi en ünlü yapıtlarını kaleme almıştır.
Fyodor Dostoyevski
Fyodor DostoyevskiAnna Dostoyevski · Remzi Kitabevi · 200446 okunma
Reklam
Türkiye tarihinde sanayi medeniyetinin temelleri eskiye uzanır, çarpık ve yavaş gelişen bir sınaî yapı, her şeye rağmen teknolojik bilgi birikimi ve usta bir mühendislik temelleri üzerinde gelişmiştir
Dine olan borcunu sanat daha açık bir tarzda resim, plastik eserler ve müzik sayesinde ödüyordu. Rönesansın en büyük sanat eserlerinde hemen hemen istisnasız dini konular işlenmiştir. Dolayısıyla bu eserler Avrupa çapında bütün kiliselerde ana baba evinde gibi hüsnü kabul görmüşlerdir. İtalya veya Hollanda’da herhangi bir kilise var mı ki, aynı zamanda sanat galerisi olmasın? Michelangelo’nun resim ve heykelleri nevine münhasır bir şekilde Hıristiyanlığın devamını teşkil etmektedirler. Handel’in oratoryumları -bir nevi manevi operalar- gerçekten büyük bir dinî müziktir. (mesela “Saul”, “Samson”, “Messias” vb.)
Sayfa 133 - Yarın YayınlarıKitabı okudu
Biz Avrupa kadınlarından çok talihsisiz. Onların büyük üzüntülerini uyutacak bir çok teselli sığınakları var!
Sayfa 61 - Kurgan EdebiyatKitabı okudu
15. ve 16. asırlarda Avrupa'da "cadı" suçlamasıyla 1 milyon kadın yakılarak ya da işkence ile öldürüldü.
Reklam
263 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
İki kitap okudum Ayfer Tunç’dan arka arkaya, iki roman. Bu ilki – Kapak Kızı Şebnem’in hikayesi. Hayır, aslında Şebnem’in hikayesi diğer kitapta, bu sadece Kapak Kızı’nın etkileri üç ayrı insan üzerinde. İkinci kitaba daha sonra- kendi sayfasında tabii ki- gireceğim ama küçük bir karşılaştırma yapayım yaklaşık yirmi yıl arayla basılan bu iki
Kapak Kızı
Kapak KızıAyfer Tunç · Can Yayınları · 20147,4bin okunma
Gılgameş Destanı hakkında
“Bu kitap, Sümerlilerin bundan binlerce yıl önce yaşamış olan kahraman kralı Gılgameş'in serüvenlerini kapsayan bir öykü. Aslında bu öyküde olan konular, Gılgameş'in yaşadığı çağdan itibaren yüzyıllar boyunca ağızdan ağıza geçtikten sonra çivi yazısıyla destan halinde tabletlere yazılmış. Kazılardan çıkarılan bu tabletlerin kırıkları ve
Sayfa 16 - Ön Söz’denKitabı okudu
334 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Kristof Kolomb ve Martin Luther
Tarih derslerinde yüzeysel olarak gördüğümüz Rönesans ve Reform çağları ile ilgili son derece tatminkar ve mutfağın arkasında nelerin yaşandığına dair bilgilerin tüm çıplaklığı ile sizlere sunulduğu harika bir eser. Ülkemiz neden gelişmedi ve neden hiçbir zaman da gelişemeyecek sorusuna cevap bulabilirsiniz bu eserde. Tabii ki bulmak için
Rönesans ve Reform Çağı
Rönesans ve Reform ÇağıPreserved Smith · İş Bankası Kültür Yayınları · 200962 okunma
~~~son~~~
..."Avrupa hayranlığını bırakalım artık, aklımızı başımıza toplayalım. Burada her şey, bütün bu yurtdışınız... bütün bu Avrupa'niz... hepsi hayal bunların, yurtdışındaki biz Ruslar da hayalden başka 1şey değiliz... unutmayın bu dediğimi ileride görüp anlayacaksınız!"...
Reklam
Fetih devirlerinde Türk insanının düşünmesi için hiçbir sebep yoktur. Avrupa karanlıktadır ve kötek yediği için düşünmek mecburiyetindedir.
Aptallığın Tarihçesi
Ortaçağ'da(1232) kedilerden nefret eden Papa 9. Gregory kedilerin şeytan olduğunu söyleyerek onları lanetledi ve bu aptallık  75 milyon insanın ölümüne sebep oldu.Kedisi olan herkes cadı ilan edildi ve şeytanla işbirliği yapmıştır denilerek yakıldı. Bu fermanla birlikte milyonlarca kedi de katledildi.Avrupada birkaç aristokrat dışında hiçkimsenin kedisi kalmadı.Fakat doğanın intikamı acı oldu. Kırım'dan yola çıkan bir gemi, ambarında birkaç fareyle Italya'ya geldi.Farelerde veba vardı ve veba bütün Avrupa'ya bu fareler aracılığıyla hızla yayıldı.Fareleri avlayacak kedi kalmamıştı ve fareler avrupa kıtasında 75 milyon insanın ölmesine sebep oldu.75 milyon insan üç sene içerisinde öldü. Avrupa nüfusunun üçte biri papanın fermanıyla gelen cadı avına kurban gitti.Veba salgınını hala batıl inançlarla açıklamaya devam ettiler.
Allah, yeryüzünde temsilcini yaratmak istediğinde meleklere şöyle hitapeder: "Muhakkak, ben yeryüzünde (benim emirlerimi tebliğe ve infaza memur) bir vekil yaratacağım," (Kur'an 11; 30) İşte burada, İslam'da insana gösterilen büyük saygıya dikkat ediniz. Hatta Avrupa ve bilimsel devrim sonrası hümanizmi bile insana böyle yüce bir nitelik ve değer vermedi. İslami görüş noktasına göre en büyük, en yüce yarab-cı ve en üstün ve her şeyin hükümdarı olan Allah, meleklerle konuşurken, insanı Kendisinin yeryüzündeki vekili olarak gösteriyor. Bu hitapda aynı zamanda insanın görevi açıklanıyor: Allah'ın yeryüzündeki vekili olmak!... Melekler şöyle karşılık verdi: "Biz seni hamd ile teşbih ve seni takdis (ayıplardan, eş koşmaktan, eksikliklerden tenzih) edip dururken, (yerde) orada bozgunculuk edecek, kanlar dökecek kimse mi yaratacaksın?" (Kur'an 11; 30) Kıssadaki imajlar ve sembolik ifadeler bu noktadan sonra başlamaktadır. Meleklerin verdiği cevapla öyle görülüyor ki Hz. Adem (as)'den önce suç ve günah işleyip, fesatlıkta bulunan birileri vardı. Melekler, yeni bir insan yaratılırsa, onun da aynı şeyleri yapacağını, Allah'a söylemek istiyorlardı. Allah onlara şöyle cevap verdi: "Sizin bilemeyeceğinizi elbette ben bilirim. " (Kur'an 11; 30)
Osmanlı neden zayıfladı?
İmparatorluk günden güne zayıflamaktadır. Niçin saklamalı ? Onu bu hâle düşüren sebeplerin başında Avrupalılaşma zihniyeti gelir. Temellerini 3. Selim'in attığı bu zihniyeti 2. Mahmut son haddine vardirir. Babıaliye tavsiyemiz şudur: Hükümetinizi din kanunlarınıza saygı esası üzerine kurunuz. Devlet olarak varlığınızın temeli padişah ile Müslüman tebâ arasındaki en kuvvetli bağ din bağıdır . Zamana uyun çağın ihtiyaçlarını dikkate alın. İdarenizi düzene sokun. Islah edin. Ama yerine size hiç uymayacak olan müesseseleri koymak için eskileri yıkmayın. Avrupa medeniyetinden sizin kanun ve nizamlariniza uymayan kanunları almayın. Batı kanunlarının temeli Hristiyanlıktır . Türk kalınız. Tatbik edemeyeceğiniz kanunu çıkarmayın. Hak bellediğiniz yolda ilerleyin. Batının sözlerine kulak asmayın. Siz ilerlemeye bakın. Adalet ve bilgiyi elden bırakmayın. Avrupa'nın şartları başkadır Türkiye'nin şartları başka. Avrupa'nın temel kanunları Doğu'nun örf ve adetlerine taban tabana zıttır.
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.