Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
-"CENNET'TEN KOVULMADIĞIN GİBİ, CEHENNEM'E DE SÜRÜLMEYECEKSİN.YER, GÖK VE İKİSİ ARASINDAKİLER.TÜM BU YATIRIM SENDEN BİR GÜNAHKÂR YARATMAK İÇİN DEĞİLDİ". -[ LEVH-İ MAHFUZ/ BURAK ÖZDEMİR ]-
256 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
“Hiçbir ütopya, toplumun bütün bireylerine sonsuza dek tatmin sağlayamaz. Maddi şartları iyileşen insanlık, gözünü daha yükseklere diker, bir zamanlar rüyasında bile göremeyeceği güç ve mülke burun kıvırmaya başlar. Dış dünya onlara her şeyi sunmuş olsa olsa bile, insanların akıllarındaki sorular ve kalplerindeki özlem susmak bilmez.” Aslında
Çocukluğun Sonu
Çocukluğun SonuArthur C. Clarke · İthaki Yayınları · 20213,435 okunma
Reklam
Marksist eskatoloji aslında Hıristiyan doktrinini taklit ediyordu. Başlangıçta özel mülkiyetin, sınıfların, sömürünün ve yabancılaşmanın olmadığı mükemmel bir dünya, Cennet Bahçesi vardı. Sonra günah, özel mülkiyetin keşfi ve sömürücülerin yaratılışı bunu izlemişti. İnsanlık Cennet'ten kovulmuş, eşitsizliği ve yokluğu yaşamaya mahkum edilmişti. Sonra insanlar bir dizi üretim biçimini denemiş, kölecilikten feodalizme, daha sonra kapitalizme geçerken hep çözümü aramış ama bulamamıştı. Ve nihayet kurtuluş mesajıyla gerçek peygamber, Bilimin hakikatini vazeden Karl Marx gelecekti. Onlara kurtuluş sözü verecek, ama dikkate alınmayacaktı; onu yalnızca en yakın müritleri duyacaklar ve hakikati geleceğe taşıyacaklardı. Ama sonunda, seçilmiş din önderleri, parti liderleri gerçek inancın taşıyıcısı olan proletaryanın doğru yolu görmesini sağlayacak ve daha mükemmel bir dünyayı yaratmak üzere bir araya geleceklerdi. Korkunç bir son kavgayla devrim kapitalizme, yabancılaşmaya, sömürüye ve eşitsizliğe son verecekti. Bundan sonra, yeryüzü mükemmel olacağı ve hakiki inançlılar kurtulacağı için bu tarihin de sonu anlamına gelecekti.
Sayfa 366Kitabı okudu
136 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 saatte okudu
Hitomi Hirosuke'nun Suni Cenneti Hitomi Hirosuke, hikayeler yazan orta halli bir yaşamı olan garip bir yazardır. Günlerden bir gün zengin ortaokul arkadaşının ölüm haberini alır. Karun kadar zengin olan bu arkadaşı, kaderin cilvesine bakın ki Hitomiye ikizi kadar benzemektedir. Hikâyelerinde ve ütopyalarında yaşattığı cennetini yapması için önüne garip bir fırsat gelmiştir. Hitomi, ölmüş olan arkadaşının yerini alarak kendi suni cennetini yapmak için işe koyulur. Ama nasıl bir cennet.. cenneti yapmak için evvela bir ada satın alır. Bu ada, kuş uçmaz kervan geçmez, gemilerin uğramak istemediği bir adadır. Hitomi bu adayı, optik illüzyonlarla doldurur. Bulutlara yükselen merdivenler, deniz kızları, dev fanuslarla çevrili alanlar, günlerce eğlenen çıplak insanlar. Hitomi, bu dünyayı yaratmak için gerektiğinde elini kana bular, gerektiğinde ise parasıyla çoğu kişiyi susturur. Onun rahata ermesi ve kendi içindeki tatmin duygusunu tamamlaması için bu emelinin yerine gelmesi gerekir ki bunu da zaten başarır. Edgar Allan Poe hikayeleri tadında güzel bir kitaptı. Rampo'ya zaten Uzakdoğu’nun Poe’su deniyormuş. Bence de bu lakabı fazlasıyla hak ediyor. Hikayedeki o gerilim tellerini, gizemini, heyecanını hissediyorsunuz. Merak uyandıran bir anlatım ve olay örgüsüne sahip. Polisiye ve gizem temalı bu karanlık hikâye'yi gerçekten başarılı buldum. Bu türlere ilgisi olan okurlara tavsiye ederim.
Panorama Adası’nın Tuhaf Hikâyesi
Panorama Adası’nın Tuhaf HikâyesiEdogawa Rampo · İthaki Yayınları · 2023121 okunma
Toplumsal Bilinç
"Toplumsal bilinç bütünlüğü sağlamak ve bundan oluşan aynı frekansta devinen enerji yaratmak dünyayı niyet ettiğimiz cennet ortamina çevirir."
Sayfa 202 - Şira yayınlarıKitabı okuyor
118 syf.
8/10 puan verdi
·
6 saatte okudu
Rusya sadece yabancı devletlerin değil, şair ve yazarların da bir şekilde dikkatini çekmeyi başarabilmiş bir ülke. Almanya, Rusya ve Japonya gibi ülkelerin en önemli ortak özelliği nedir? Cevap çok basit: Hepsinin de dünya savaşlarında çok büyük kayıplar vermeleri, yerle bir olmaları. “Bir Gün Yine Allı Turnam” Erdal Öz’ün Rusya ziyaretinden
Bir Gün Yine Allı Turnam
Bir Gün Yine Allı TurnamErdal Öz · Can Yayınları · 200653 okunma
Reklam
256 syf.
9/10 puan verdi
Bu kitap, iklim ve çevre konusunda okuyabileceğimiz en gerçekçi ve yol gösterici kitaplardan. Bill Gates hayal kurmak, yeryüzünde cennet ütopyaları yaratmak yerine, yıllarca bilim insanları, uzmanlar ve aktivistlerle işbirliği içerisinde edindiği deneyimi okurlarla paylaşıp dünyayı iklim felaketinden koruyacak senaryolar üzerinde durmayı yeğliyor. Gates, ancak siyasal alanın, teknolojinin ve piyasanın eşzamanlı olarak ve uyum içerisinde "yeşil"e yöneldiği bir durumda iyimser olabileceğimizi savunuyor. Bir iş insanının pratik ve akılcı bakışının sunduğu rakamlar, istatistikler ve oranlar sayesinde dünyanın içinde bulunduğu durumu bütün çıplaklığıyla yorumlayabiliyor; her evden, her sanayi tesisinden, gündelik hayattaki her faaliyetten iklim felaketine ne tür katkılar sunulduğuna dair büyük resmi görebiliyoruz...
İklim Felaketini Nasıl Önleriz
İklim Felaketini Nasıl ÖnlerizBill Gates · Doğan Kitap · 202168 okunma
"Ey Cabir! Şüphesiz Allâh-u Teâlâ varlık- ları yaratmadan önce senin peygamberinin nurunu Kendi (emriyle vasıtasız olarak yarattığı özel) nurundan yaratmıştır. O nur kudretle, Allâh-u Teâlâ'nın dilediği yerlerde dolaşmaya başlamıştır. O vakit ne Levh, ne Kalem, ne cennet, ne cehen- nem, ne melek, ne gök, ne yer, ne güneş, ne ay, ne cin, ne de insan yoktu! Allâh-u Teâlâ mahlûkatı yaratmak iste- yince, o nuru dört parçaya ayırdı; birinci parçadan Kalem'i, ikincisinden Levh'i, üçüncüsünden Arş'ı yarattı. Sonra dördüncü parçayı da dört parçaya ayırdı; birinci parçadan Arş'ı taşıyan melekleri, ikincisinden Kürsî'yi, üçüncüsünden ise geri kalan melekleri halketti Sonra dördüncü parçayı da dört cüze ayırdı; birincisinden gökleri, ikincisinden yerleri, üçüncü- sünden de cennet ve cehennemi var etti, sonra dördüncü parçayı dört cüze ayırarak; birincisinden müminlerin gözlerinin nurunu yarattı, ikincisinden kalplerinin nuru olan; Allah'ı bilmeyi, üçüncü- sünden de ünsiyetlerinin nuru olan tevhidi ki, o da: La ilahe illallah Muhammedü'r-Rasûlüllâh'(a inan- maları)dır!".
_Her şey algıdır. Herhangi bir şeyi itici ya da çekici kılan tamamen senin zihnindir. Karar veren faktör sensin. _Zihin, aldatıcıdır. Gerçekte ikilem yoktur. Gerçekte sorun yoktur. Hiç olmamıştır, hiç olmayacaktır. Zihinde sorunlar vardır ve sen gerçekliğe zihnin aracılığıyla bakarsın. Böylece gerçeklik sorunlu olur. _Sağlıksız bir zihinle ne
Çünkü meselâ, bu gözümüz önünde bir parmak kadar asmanın üzüm çubuğunda, yirmi salkım var ve her salkımda, şekerli şurub tulumbacıklarından yüzer tane var. Ve her tanenin yüzüne incecik ve güzel ve latif ve renkli bir mahfazayı giydirmek ve nâzik ve yumuşak kalbinde, kuvve-i hâfızası ve programı ve tarihçe-i hayatı hükmünde olan sert kabuklu, ceviz içli çekirdekleri koymak ve karnında "cennet helvası" gibi bir tatlıyı ve âb-ı kevser gibi bir balı yapmak ve bütün zemin yüzünde, hadsiz emsâlinde aynı dikkat, aynı hikmet, aynı hârika-i sanatı, aynı zamanda, aynı tarzda yaratmak, elbette bedâhetle gösterir ki: Bu işi yapan bütün kâinatın Hâlıkıdır ve nihayetsiz bir kudreti ve hadsiz bir hikmeti iktiza eden şu fiil, ancak O'nun fiilidir. Âyet-ül Kübra - 111
Reklam
Önce şu ağzınıza yapışmış "biz" lafından ve siz olmayanlara kullandığınız "siz" hakaretinden bir kurtulun hele. Ben dediğiniz şeyi yaratmak uzun sürebilir ama önce kimlikten sıyrılıp kişiliğe, kişilikten de kendiliğe hicret edin. Vicdanlarınızın etrafına kırmızı, sarı, yeşil yuvarlaklar çizin ve kırmızıdan içeriye kırk yıllık eşinizi bile sokmayın. Orası sizsiniz. Oraya -iyi niyetli bile olsa- ayak basan sizi işgal eder. Cennet ve cehennem biletleri de teker kontenjanlı, biliyorsunuz. Tıpkı ölürken olduğu gibi, Yapayalnız doğarız!
_Hayat, sürprizlerle dolu bir kumardır ve hayatın ne olduğunu sadece kumarbazlar bilir. _Eğer cesur değilsen samimi olamazsın, sevemezsin, güvenemezsin, gerçeğin peşine düşemezsin. O yüzden önce cesaret gelir. Ve diğer her şey onu izler. _Risk al. Belirsizlik deme; merak de. Güvencesizlik deme; özgürlük de. Bu güvencesizlik, hayatın
"Dua etmeyi ve boşuna göğsüne yumruk atmayı bırak! Yapmanı istediğim tek şey, dünyaya çıkıp hayatının tadını çıkarmandır. Eğlenmeni, şarkı söylemeni ve senin için yaptığım her şeyin tadını çıkarmanı istiyorum. Kendi inşa ettiğin tapınaklara gitmeyi de bırak. Oraların benim evim olduğunu söylüyorsun! Benim evim dağlarda, ormanlarda,
_Yaşam, ufacık şeylerden, küçük mutluluklardan oluşuyor. Hiçbir şey büyük ve kutsal değil. O yüzden sözde büyük olan şeylere ilgi duyarsan yaşamı ıskalarsın. Yaşam bir bardak çayı yudumlamak, bir dostla sohbet etmek, sabah yürüyüşe çıkmaktır, ama illa belli bir yere doğru değil, amaçsız, son belirlemeden hareket etmektir. Böylece herhangi bir
608 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.