Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Osmanlı devletini mağlup eden müttefik devletler, İsviçre'de Lozan antlaşmasında İslambol'u tekrar Mustafa Kemal'e vermek için ona dört şartı kabullendirdiler. Müttefiklerin ileri sürdükleri dört şart ise şunlardı: 1 - Hilafet kaldırılacak, 2 - İslâmî şiarlara ve kadınların örtünmesine karşı savaşılacak 3 - Hilafetin tekrar ihyası için bütün çalışmalara karşı savaş açılacak, 4 - Şeriat kaldırıp yerine Batılı ülkelerin kanunları getirilecek. Maalesef Mustafa Kemal bu şartları kabullendi. Ondan sonra ona Türkiye'yi teslim ettiler. O da planı uygulamaya başladı, hilafeti kaldırıp cumhuriyeti ilan etti, köpeklerini sokaklara saldı, iffetli kadınların elbiselerini yırttı, erkeklerin İslâmî kıyafetlerini yasakladı, öyle ki caddelerde takke giyenler bile mahkemelere sevk edildi.
Sayfa 701 - buruc
304 syf.
7/10 puan verdi
Herkesle empati yapa yapa kendimizi unuttuk
Kitap bir psikoterapist tarafından yazılmasına rağmen akademik bir eser değil. Tamamen yazarım kendi deneyimlerine dayalı yorumlardan ibaret. Bir akademik inceleme sonucu yazılmış eser bekliyorsanız yanılırsınız. Yazım dili de gayet basit. Benim gibi alan alan dışı okuyucular da rahatlıkla okuyabilir. Terapist, kliniğini kadınların cinsel
Divanımdaki Erkekler
Divanımdaki ErkeklerBrandy Engler · Ayrıntı Yayınları · 2021717 okunma
Reklam
517 syf.
9/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Su damlasından okyanus olan kardeşimiz.
Türkiye'de en çok önerilen kitaplardan biri. Makamına hak ettiğini düşünüyorum. İlk başta "Abartmayın, ne yükselttiniz kitabı?" demiştim. En sonunda "Tamam, kesinlikle okuyorum artık." dedirttiler. Evet, minik Martin'imiz. Bir bilgi birikimi olmayan Martin'imiz. Ama sorun bakalım, Martin o zaman mutlu muydu?
Martin Eden
Martin EdenJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202390,3bin okunma
112 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Suçu Toplum Hazırlar, Suçlu İşler.
l 1982'de Nobel edebiyat ödülünü alan eser, yazarın ülkemizde en çok okunan eseri ve benim de bu nedenle kendisiyle tanışma kitabım oldu. Yazarın çocukluğunu geçirdiği kasabada yıllar önce yaşanmış bir namus cinayetini anlatmaktadır. Gabriel Garcia Marguez, 23 yıl sonra yaşadığı kasabaya gelir ve olayın şahitleri ile konuşmalarından yola
Kırmızı Pazartesi
Kırmızı PazartesiGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 202177,5bin okunma
...Köyde romana benzeyen bir vaka cereyan ediyordu. Orada bir genç dul kadın evlenmek üzereydi. Nişanlısı Hasan adında Erzurum’dan gelmiş bir gençti. Çiftlikte çalışıyordu. Ben, bu dul kadını çok hayrete değer bir şahsiyet diye düşünüyordum. Anlaşıldığına göre, ev yakan, erkeklerin kalbini parçalayan bir kadındı. Bir yıl önce bir adamı
Bazen erkeklerin ve kadınların yüreklerini kıpırdatan, kederlerini hafifleten, sözlerden ziyade başkalarının yaşadıklarıdır. Bu yüzden, zamanında buna tanıklık etmiş bir kişinin anlattıklarında teselli bulmuş biri olarak, kendini teselli edemeyenler için talihsizliklerimin doğurduğu acıları yazmaya karar verdim. Böylece dertlerinizin benimkilerin yanında hiç kaldığını ya da önemsiz olduğunu keşfedebilir ve bu sayede onlara daha kolay katlanırsınız.
Reklam
112 syf.
8/10 puan verdi
·
28 saatte okudu
Feministler Koşun
Ve feministlerin ağzının suyu aka aka okuyup, naralar aatcağı bir kitabın daha sonuna geldik. Bu dünya üzerinde hangi ülkede veya yerde kadın el üstünde tutulmuş ki? Yok öyle bir yer. Cennet inancı olanlar bile bilir, KADININ ORADA BİLE YERİ YOK! Biz kadınlar her zaman ikinci hatta üçüncü sınıf vatandaşız. Ve bunu kadınlardan daha çok erkekler
Sıfır Noktasındaki Kadın
Sıfır Noktasındaki KadınNevâl El-Seddavi · Metis Yayınları · 201613,3bin okunma
518 syf.
9/10 puan verdi
Anne kızın bir kitaba aşık oldu
Zekice kurgulanmış karakterlerin her biri ustalıkla oluşturulmuş hikayelerin hastasıyım arkadaşlar... Biby'i yayınladığı zamandan beri güncel olarak takip ediyorum ve yeniden okuyunca her şeyiyle bayıldığım bir kitap olduğunu bir kez daha hatırladım. Dikkat bu yorumda methiyeler düzülecektir. Babasını kelimeleriyle öldürdüğünü sanan
Bazı İnsanlar Böyle Yaşar
Bazı İnsanlar Böyle YaşarFiliz Puluç · İndigo Kitap · 2023192 okunma
''Toplumsal tarihçiler, aşırı yoksulluk ya da güçsüzlük du­rumlarında bile, kadınların ve erkeklerin geçmişte kendileri­ni ezen güce meydan okumak, ya da psikolojik olarak üstüne çıkmak için stratejiler bularak özgürlük alanları yarattıklarını göstermiştir.''
35 yaş altı erkeklerde en sık rastlanan ölüm nedeni intihardır. Her yıl 10 ila 20 milyon insan intihara kalkışır ve bunların yaklaşık 1 milyonu hayatını kaybeder. Dünya genelinde erkeklerin intihar oranı kadınlara kıyasla üç kat fazladır. Her beş insandan biri hayatının bir döneminde depresyona girer. Dünyanın hemen her yerinde antidepresan kullanımı artıyor. Hayatlarının bir döneminde depresyondan ciddi derecede mustarip olan kadınların sayısı erkeklerden iki kat fazladır.
Reklam
"Hiçbir şeyi, kendimi erkeklere beğendirmek için öğrenmedim. Hiçbir zaman erkeklerin önünde kızarmadım ve onlardan bir iltifat beklemedim. Bu hal beni müthiş bir yalnızlığa mahkûm etti."
Solon yine eski Yunan’da bir kanun koyucu (MÖ 640- 558). Adam, kadın bedeninin ticari mal haline gelmesinin kısa sürede büyük boyutlara ulaşması sonucu ilk genelevi açmak zorunda kalmış. Çünkü hem erkeklerin evli kadınlara ve genç kızlara saldırmadan seks dürtülerini giderebilmele­rini sağlamak istemiş, hem de hayat kadınlarının korunması gerektiğine inanmış. Toplum için gerekli oldukları açık bir gerçek olmasına rağmen fahişeler yüzyıllardır parmakla gös­terilmiş, her zaman her yerde dışlanmış, hep bir yerlere ka­ patılmışlar. Bu örnek, ikiyüzlülüğün her toplumda çok eskiden beri var olduğunun ilkel bir göstergesidir.
Kadınların genellikle çok sakin olmaları beklenir fakat erkekler gibi kadınlar da hissederler; becerilerini geliştirmek için uygulamaya ve çabaları için bir alana, erkek kardeşleri kadar ihtiyaç duyarlar; çok katı bir sınırlandırmanın, çok mutlak bir durağanlığın sıkıntısını, aynı erkeklerin çekeceği gibi çekerler ve onların muhallebi yapıp çorap örmekle, piyano çalıp çanta süslemekle yetinmeleri gerektiğini söylemek onlardan daha çok ayrıcalığa sahip yoldaşlarının dar görüşlülüğüdür.
Erkeklerin katlanmakta böylesine zorlandıkları dünyanın umursamazlığı, kadının durumunda umursamazlık değil, düşmanlıktı. Dünya kadına, erkeklere dediği gibi "Yazmayı seçersen yaz, benim için fark etmez." demedi. Dünya kahkahalara boğularak şunu dedi: "Yazmak mı? Senin yazmandan ne çıkar?"
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.