Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Evet, insan kendinde başlayıp kendinde biter, ötesi yoktur.
"Hayır" demesini bilmeyen kişi güçsüz kişidir. Hayır demesini bilmeyen kişinin "Evet"inin de anlamı yoktur.
Reklam
Çıkartılacak çok ders var; ama hangisi en doğrusu?
Hint bilgeliği de şöyle der: Kendisinden hastalık, yaşlılık ve ölümle ilgili tüm gerçeklerin gizlendiği Sakya Muni adındaki genç ve mutlu bir mihrace arabasıyla gezintiye çıktı ve dişsiz, ağzından salyalar akan, korkunç görünüşlü, yaşlı bir adam gördü. Kendisinden o yaşa kadar yaşlılıkla ilgili her şey gizlenmiş olan mihrace şaşırdı ve
Sayfa 43 - epub- Mutlu kişi henüz doğmamış olandır.Kitabı okudu
Evet Kur'an mu'cizedir. Zira misli yoktur.
Sayfa 62
Zamanımızda herkes kütleden sivrilerek bireysel bir hayat yaşamak peşinde…
"...Oysa kişiliğini belirtmek için kendini geliştirmeye çalışan insan, bu çabalamanın sonunda ruhsal bir yalnızlığa düşer. Böylece dolgun, dört başı mamur bir hayat yerine manevi bir intiharla yüz yüze gelir. Evet, yüzyılımızda herkesin tekliğe kaçması, kendi kabuğuna çekilmesi, varını yoğunu başkalarından kaçırması insanları sadece hemcinslerinden uzaklaştırmak, karşılarındakini de kendinden nefret ettirmek sonucunu veriyor. Biriktirdiği servetin miktarı arttıkça ‘Artık kudretliyim, hiçbir ihtiyacım kalmadı!’ diye düşünür. Çılgının, ne kadar çok biriktirse kendisini o ölçüde ölüme götüren bir iktidarsızlığa güttüğünden haberi yoktur, çünkü yalnız kendine güvenmeye alışmıştır o. Toplumda tek olarak sivrilmiş, ruhunu insanlara, insanların yakınlığına inanmamaya alıştırmıştır."
Evet, istek gereklidir; özgür olma isteğinin olmadığı yerde özgürlük de yoktur!
Reklam
"Kibirlenene karşı kibir göstermek sadakadır." Dünya ehli olanlar tevazudan anlamaz. Onlara anlayacağı dilden hitap etmelidir. Takva, vera ve tevazudan anlamayan kişi dünya ehlidir.Onlara tevazu göstermek karşısındakileri küçük düşürmelerine sebep olur. Netice olarak bu durum kişiyi zillete götürür. Allah'ın has kullarına ise zillet yaraşmaz, zillet görünümü vermek bile doğru olmaz. Ehl-i dünya olanlar genellikle para pul, makam mevki peşinde koşarak lüzumsuz işler yaparlar. Allahın has kullarının bunlara yalakalık yapmaları hiçbir şekilde hoş karşılanmaz. Zaten öyleleri de böyle bir zillete düşmezler. Tasavvuf kitaplarında hep kişinin toprak gibi mütevazı olması gereği vurgulanır. Şüphesiz Allah'tan başka büyük yoktur. Bunun bilinci içerisinde olmalıdır. Evet, bu çok doğru bir davranış biçimidir. Güzel ahlaklı olmanın da nişanıdır. Ancak karşısındaki insan inançsız ve mütekebbir bir kişi ise onun anlayışı kısırdır ve terstir. Öylelerine karşı ise anlayacağı tarzda hareket etmelidir. Tevazu göstereceğim derken zillete düşmemelidir. Şüphe götürmez bir gerçek şu ki, kendini bilmezlere anlayacakları dilden cevap verilmelidir.
Sayfa 75 - Acluni, Keşfü'l-Hafa, c.1, s.313Kitabı okudu
•Evet, madem Allah var ve ilmi ihata eder; elbette adem, idam, hiçlik, mahv, fenâ, hakikat noktasında ehl-i imanın dünyasında yoktur. "Kimin için Allah var, ona her şey var ve kimin için yoksa, her şey ona yoktur, hiçtir."
Sayfa 522 - Bediüzzaman Sait NursiKitabı okudu
Celladıma Gülümserken Çektirdiğim Son Resmin Arkasındaki Satırlar
Ben İsmet Özel, şair, kırk yaşında. Her şey ben yaşarken oldu, bunu bilsin insanlar ben yaşarken koptu tufan ben yaşarken yeni baştan yaratıldı kâinat her şeyi gördüm içim rahat gök yarıldı, çamura can verildi linç edilmem için artık bütün deliller elde kazandım nefretini fahişelerin lanet ediyor bana bakireler de. Sözlerim var köprüleri
Sayfa 231 - Tiyo YayınlarıKitabı okudu
“Yengeç Sepeti Sendromu”
“İlk olarak Filipinli yazar Ninotchka Rosca tarafından kullanılmış ‘Yengeç Sepeti Sendromunun’ şöyle bir hikâyesi var: Kumsalda yürüyen bir adam, avlanan balıkçıya yaklaştığında kova içerisindeki yakalanmış yengeçleri bir yengeç sepetinin içinde görür. Kovanın üstü açıktır, kapağı yoktur. Bu durum onu şaşırtır çünkü yengeçlerin kaçabileceğini düşünür. Balıkçıya sorduğunda, ‘Evet, tek bir yengeç olsaydı kesinlikle kaçardı. Ancak pek çok yengeç varsa, biri kaçmaya çalıştığında diğerleri onu yakalar, kaçamayacağından emin olur, geri kalanlar da aynı kaderi yaşarlar,’ yanıtını alır.. Tek bir yengeç kapaksız kovadan rahatlıkla çıkabilirken, sayı arttıkça kaçış imkânsızlaşır. Sonunda kimse kazanamaz.. Yengeç Sepeti Sendromu, ‘ben yapamıyorsam sen de yapamazsın, ben başaramıyorsam sen de başaramazsın,’ felsefesini güder. Hayatımızın her evresinde bizi aşağı çekenler olur. Bakın bu durumu Cenap Şahabettin ne güzel özetlemiş: ‘Haset, başkasının balını, kendi ağzına zehir etmektir.’ Hayatınızın direksiyonunu kimsenin eline vermeyin…”
Reklam
Evlilik hoş bir kelimedir, evet. Genç kızlar için bundan daha eğlenceli şey yoktur.
Sayfa 20 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 3. Basım, Ocak 2018.Kitabı okudu
"Evet, insan kendinde başlayıp kendinde biter, ötesi yoktur."
Sayfa 104 - Can YayınlarıKitabı okudu
+ Sanat da sanat! Ne olursa olsun gerçek ya! - Evet, gerçek! Fakat sanatın gerçekle bir ilgisi yoktur ki! + Doğru - Gerçeğe bağlı kalırsanız, ilerleyemezsiniz.
Sayfa 75 - Can YayınlarıKitabı okudu
Çanakkale müdafaası, Türk zabiti ve Mehmetçiğin başarısıdır
“Almanlar, Çanakkale müdafaasının başarısı kendilerine aitmiş gibi anlatmaya meylediyorlar. Fakat hayır, hiç alakası yoktur. Evet komuta ekibinde Liman von Sanders gibi bazı başarılı Alman generaller vardı ama sayıları oldukça azdı ve öyle etkili de değillerdi. Bu savunma başarısı hemen hemen tümüyle Türk zabitinin ve Mehmetçik’in başarısıdır. Kaldı ki gerçeği biliyorlar, buna rağmen bu sakat Alman teorisini yaydılar…”
Eğer bir kadın bir erkeği kabul edip etmeme konusunda şüphe ediyorsa kesinlikle onu reddetmesi gerektiğine inanırım. Eğer evet demekte tereddüt ediyorsa doğrudan hayır demesi gerekir. Evliliğe güven içinde adım atarken şüpheli duygulara, yarım gönüle yer yoktur.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.