Harry Potter...
Dünyayı kasıp kavuran o meşhur seri.
Ve yıllar sonra gelen böyle bir katkı.
Katkı mı gerçekten?
Bunun cevabını vermek size düşer...
Şunu söylemek istiyorum: Mükemmel olan şeylere ek yapmak öyle zordur ki... Birincisi muhteşem olan filmlerin genelinde ikinci sevilmez mesela, bir kitabı tutan yazarın diğer kitaplarında "nokta
#27324883
Bu incelememde yazan her şey, buradaki için de geçerlidir. Hatta başlangıç kısmı budur. Yeni bir şekilde deneyemezdim. Denemezdim. Düşündüm. Çok düşündüm ve düşünmeye devam edeceğim. Ancak size söyleyemem. İstesem de yapamam. Birazdan okuyacaklarınızın ne olduğunu ben de bilmiyorum. Gerçeğe yakın değillerse
Tanrı'nın varlığını bile büyük bir cesaretle sorgulayın; çünkü, eğer varsa, gözleri kör eden korkuya bağlılıktan ziyade akla bağlılığı daha çok onaylamak zorundadır.
THOMAS JEFFERSON
______
Jose Saramago, Portekizli 1998 Nobel Edebiyat Ödülü sahibi dünyaca ünlü bir yazardır. Körlük romanıyla tanıdığımız Saramago’nun farklı yazım stili,
Rüzgarın Adı. Kvothe ile tanışmadıysanız tanışın diyorum. SPOİLER İÇERECEKTİR. LÜTFEN ONA GÖRE OKUYUN!
Bir hancı var, KOTE. Hikaye onun tarafından aktarılırken iki farklı zamanda okuyoruz. Birisi yerleşik hayata geçen KOTE, diğeri çocuk KVOTHE. Hancı Kote elini eteğini her şeyden çekmiş, bana dokunmayan yılan bin yaşasın modunda kendisini lanetli
Cehennemdesiniz Gülümseyin!
Gözünüzü bir açtınız kusmuk çukurları, atık traş bıçağı yığınları, hamam böceği çukurları, kürtaj kalıntısı atık yığınları, bok göletleri, yeni ölmüş insan eti kokusuna karışmış kimyasal bir morg kokusu.
Tam karşınızda tarih boyunca isimlerini mitoloji tarihi kitaplarında duymuş olduğunuz, rönesans tablolarından
Sayfa sayısı az lakin bana göre yüzlerce sayfa sayısına bedel bu 94 sayfalık eseri yorumlamaya nerden, nasıl başlayacağıma bir türlü karar verememekle beraber beni son derece etkileyen giriş satırları ile başlamaya karar vermiş bulunmaktayım.
Çirkinim. Korkutan bir çirkinlik bu. Bana acı veren bu itirafla başlamak istiyorum öyküme.
Bu giriş
Mustafa... Yıllardan beri kitaplığımda duran, bir türlü okumaya fırsat bulamadığım, Atatürk'e ilişkin bir araştırma yazısı. Araştırma yazısı dediğime bakmayın, bu kitabın belgeseli bile yapıldı. Hatta belgeseli izlenme rekorları kırarak kitabının önüne geçti.
Can Dündar ile ilgili de birkaç şey söylemeden kitabın incelemesine geçmek istemiyorum
Kitabı bana hediye eden arkadaşım şu notu düşmüştü. “Kalbinizde yeşil bir ağaç bulundurun; belki şarkı söyleyen bir kuş gelip konar.”
Bu kitap gerçekten böyle oldu. Adeta kalbimde yeşil bir ağaç etkisi oluşturan ve dallarına gelip kuşların konduğu bir romana döndü. Evet, Kara Sis çok başarılı bir roman ve belki her şeyden önce bunu söylemem
Notre Dame'ın Kamburu (orijinal ismi: Notre Dame de Paris), Victor Hugo'nun 1831 yılında yayınlanan ve Fransa’da krallık döneminin karanlık günlerinden kesitler sunan romanıdır. Romanın tamamlanması yaklaşık 6 ay sürmüştür. Okunması gereken evrenselleşmiş ve dünya klasiklerinin başyapıtlardandır. Notre Dame'ın Kamburu, Hugo'nun en parlak
Moby Dick'in ismini duymayan yoktur belki de. Çocukken okuduğumuz o minik ufak kitaplar arasında kapağında 'balina' resmi olan kitap Moby Dick idi, değil mi? Sizi bilmem ama ben bu eseri küçükken okuduysam bile şu anda anımsayamıyorum. Moby Dick kimilerine göre bir serüven romanı. Kimilerine göre de bir deliliğin, takıntının diğer bir adı. Ishmael