Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Halit

Halit
@halithamza
Ata Üni
2000
429 okur puanı
Eylül 2021 tarihinde katıldı
Mükemmel ötesi
Size Hayat Bilgisi dersleri verdim sevgili çocuklar, ama hayatın gerçek bilgisini, siz, kendiniz, burda iki sınır arasında, bu dağ başındaki köyünüzden uzak kentlere gittiğinizde, askerliğinizde öğreneceksiniz. Unutmayın ki, kitaplarda yazılanlar, okullarda öğretilenler her zaman doğru değildir. Benim için doğru olan, sizin için gerekli değildir. Eğer öğrettiklerimin çoğu böyleyse, bağışlayın beni. Çünkü ben başka bir yerden geliyorum yavrularım ve gördüğünüz gibi, karların erimesiyle de gidiyorum işte. Nereye gittiğimi kesin olarak bilmiyorsam da gidiyorum. Burda kalacak olan sizlersiniz. Burda yaşayacak olan sizlersiniz. Sizler, karın üstünde yalınayak yürüyüp ölmeyenlerdensiniz. Biz, bir kış boyu, yufka ekmek, otlu peynir, bulgur pilavı yiyip çay içerek yaşayamayız. Bizim meyvelerimiz, sebzelerimiz, etlerimiz vardır. Bütün bunları aradaki ayrımı göstermek için söylüyorum çocuklarım , beni yanlış anlamayın.Yalan söylemek günahtır, yalan söylemek insana yakışmaz, demedim. Beni yanlış anlamayın, yalan da söylenir. Benim size bütün bir kış söylediklerimin büyük bir çoğunluğu da yalandı. Ama şimdi söyleyeceklerim gerçek: Yavrularım, insanlar üç aylık bebekken, nedeni bilinmeyen hastalıklardan ölmeden de yaşayabilirler. Cüzzam, trahom bir alınyazısı değildir. Hiçbir şey alınyazısı değildir, yavrularım. Bu kadar. Benim söyleyeceğim gerçek de bu kadar işte. Hadi bakalım, dersimiz bitti dağılın.
Reklam
Sen bu karanlık ömrümün içine bir sevinç ışığı gibi, kurumaya yüz tutan ekinlere can veren bir nisan yağmuru gibi birdenbire geldin.
Anla beni. Sıradan bir dünya gibi değilim. Deliliğim var, başka bir boyutta yaşıyorum ve ruhu olmayan şeyler için zamanım yok.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Çok saftım bir zamanlar İnandım kandırıldım. Vatanıma, karıma, vazifeme, Amirlerime dostlarıma Köpek gibi sadıktım. Belki bundan ötürü Köpek yerine sayıldım Yetmişime bir yaş kala Teşhisimi koydular Tam uyanacaktım Bütün saçma şarkıyı Bir baştan sona çizip Kendi şarkıma başlayacaktım Müsaade etmediler Bana deli dediler Ben şimdi geceleri Bütün şehir uyurken Gözümü hiç kırpmıyorum. Mırıl mırıl, mırıl mırıl koza ören bir ipek böceği gibi yeni bir plak dolduruyorum, ama bu seferki sahibinin sesi değil vicadinin öz sesi.
Reklam
Zindan iki hece Mehmetim lafta! Baba katiliyle baban bir safta! Birde geri adam boynunda yafta... Halimi düşünüp yanma Mehmed' im! Kavuşmak mı? ... Belki... Daha ölmedim! Avlu... Bir uzun yol... Tuğla döşeli, Kırmızı tuğlalar altı köşeli. Bu yolda tutuktur hapse düşeli... Git vegel... yüz adım... Bin yıllık konak. Ne ayak dayanır buna, ne
Seni bir daha görmeyecek de olsam bana aitsin sen.
Yalnızlık, gece ayazında sabaha kadar beklemek gibidir. Isınmak için güneşin doğmasını beklersin ama, o güneş hiçbir zaman doğmaz. Yalnızlık, bulmadığın sevgiyi başka yerlerde aramak gibidir. Ne yaparsan yap onu bulamayacağını bilirsin, ama yine de denemekten vazgeçemezsin. Onun boşluğunu hep başka şeylerle doldurmaya çalışırsın. Yalnızlık, aynı havayı soluyup da bir türlü yan yana olamamak gibidir. Bazen her nefeste onun kokusunu duymak istersin ama yapamazsın. Aldığın her nefes ciğerini acıtmaya başlar. Yalnızlık dediğin, eski bir sandalyenin gıcırdamasıdır yalnızlık.
Nasıl da almış aklımı, Sürmüş, filiz vermiş içimde sevdan.
Bekliyorum seni, akşamsız günler ardından çıkıp gelecekmişsin gibi..
Reklam
Varlığı büyük boşlukları dolduracak mahiyette birşey değildi; fakat yokluğu müthişti!
Bu dünyada birinin diğerini anlaması o kadar kolay bir şey değil.
Fakat neyi aldatabilirdim, kime anlatabilirdim? İnsan neyi anlatabilir? İnsan insana, insanlara hangi derdini anlatabilir? Yıldızlar birbiriyle konuşabilir, insan insanla konuşamaz.
"Acaba iyi bir şey olacak mı? Hayır! dedim kendime. İyi şeyler birdenbire olur; bu kadar bekletmez insanı. Sürüncemede kalan heyecanlardan ancak kötü şeyler çıkar. Ya da hiç bir şey çıkmaz.” O güzel günleri göreceğiz umuduyla her gün bekliyoruz o güzel insanı da bekliyoruz...
Tanrının şaheserleri mi yoksa Şeytan’ın kötü bir şakası mı olduğumuzu artık bilmiyoruz. Biz, insancıklar: Her şeyin yok edicisiyiz.
158 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.