Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
621 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Zor Kadın ürkasında büyük bir boşluk, damağımda nefis bir tat bırakarak bitti. Daha önce haftada iki gün paylaşımlarla okuduğum, sonrasında pdf’ini kaç defa okuduğumu unuttuğum bir kitabın bitmesine de bu kadar üzüleceğimi doğrusu hiç tahmin etmezdim. Aşka değer vermeyen bir adamın; kalbinin aşk ateşiyle sarıldığını bir türlü kabul etmediği, eski
Zor Kadın
Zor KadınFatih Murat Arsal · Ephesus Yayınları · 2015903 okunma
432 syf.
6/10 puan verdi
Tanrıça serisinin üçüncü kitabı , Işık Tanrıçası.Serinin ikinci kitabını pas geçmiştim.Benim gibi yapmayın , üçüncü kitabın başında ikinin sonuna dair çok bilgi vardı.Sırasıyla gidin , ne olur ne olmaz. Bu seferki tanrımız Apollo ve kadın karakterimiz Pamela Grey.Apollo , liri , kehanetleri , hekimliği ve , bu kitapta , yakışıklılığıyla ön
Işık Tanrıçası
Işık TanrıçasıP. C. Cast · Pegasus Yayıncılık · 2011734 okunma
Reklam
416 syf.
7/10 puan verdi
Anlatım tekniği olarak (bu tekniğin bir adı var mı bilmiyorum) tıpatıp Otostpçunun Galaksi Rehberi. Bu tekniği nasıl anlatsam, biraz alaycı, lakayıt, uçuk betimlemeler, tasvirler (aradığı kızla bu otobüste karşılaşma şansı, bir gökdelenin 38. katındaki lacivert hortumlu bir filin şekersiz kahve seviyor olabilme şansına eşitti), aslında olmaması gereken herşeyle dolu. Bu kadar savruk ve dağınık anlatım belli bir yerden sonra gerçekten yoruyor ve zaten kopuk kopuk kurulan kurguyu takip etmekte zorlanmaya başlıyorsunuz - ki bu nedenden ötürü Otostpçunun Galaksi Rehberi'ni daha sonra tamamlamak üzere yarım bırakmıştım. Öte yandan bence bir sürü klişe barındıran, klişe bir konusu var. İçinde aslında özlerinde hiç olmaması gereken bir piçlik barındıran iki semai varlık, yaşamak ne güzel şey diyen başka bir varlık, her şeyi önceden tahmin edenler vs. vs. Gaiman'ın bir Yıldız Tozu, hele ki bir Mezarlık Kitabı gibi kesinlikle değil. Eğer fantastik edebiyat tanrıları beni çarpmayacaksa ben okumasanız da olur diyorum.
Kıyamet Gösterisi
Kıyamet GösterisiNeil Gaiman · İthaki Yayınları · 2012637 okunma
424 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Kitap başlarda sıkıcı gelebilir. Sonrasındaysa elimden bırakamıyordum. Okuyacağım başka kitaplarım olmasaydı eğer tüm gün okuyabilirdim. Beni bu kadar etkileyen kitabın konusunu size de anlatmak istiyorum: Ölüm döşeğinde olan yaşlı kadın sırrını damadına son nefesinde açmak için yanına çağırıyor. Kadın damadına; Sovyet idaresinin eline
On İki Sandalye
On İki SandalyeYevgeni Petrov · Evrensel Basım Yayın · 2002169 okunma
288 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Yaşam ve ölüm arasındaki çizgi bazen çok incelebilir. Bu çizgide yaşanan hayatlar vardır. Can yıkıcı hayatlar. Emek emek büyütülen sevgiler vardır. Cesaret olmadan tek adım atılamayacak tehlikelerin içine sokar insanı. Acıya beklenmedik faturalar çıkarır. En umulmadık anda, renkler değişir. Küçücük bir yaşamın ardında kalan, insanın kendisinden
Mavi Saçlı Kız
Mavi Saçlı KızBurçak Çerezcioğlu · Yapı Kredi Yayınları · 201611,8bin okunma
261 syf.
7/10 puan verdi
Bir grup çocuğun bir adaya düşmesiyle başlıyor her şey. Başlangıçta her şey yolunda giderken hayatta kalma mücadelesi, zaman ilerledikçe umutların azalması; ego, hırs ve beraberinde kötü olan birçok şeyi getiriyor. Sorunları çözmede "yetişkinlerin" yöntemlerini örnek alan çocuklar dünyanın her yerinde yaşanan kaos ortamını oraya da taşıyorlar. Olaylara bu şekilde dışarıdan bakmak, izole bir ortamda "her şeyin başladığı" noktayı görmek bana şunu düşündürdü: ülkede, dünyada yaşanan savaşlar, açlık, ölüm, kaos, ortamı, korku dolu toplumlar... Tüm bu kötülüklerin kaynağı "insan", insan ve onun egosu, değişen güç dengeleri... Ve aklıma tek bir soru geliyor. Gerçekten gerek var mı bunca ölüme? Hiç yoktan...
Sineklerin Tanrısı
Sineklerin TanrısıWilliam Golding · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202080,1bin okunma
Reklam
463 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
"Geriye bakıp çocukluğumu anımsadığımda, nasıl hayatta kalabildiğime hâlâ şaşarım. " diyor Frank Mccourt... Ne kadar kötü çocukluk geçirebilir ki? Doğduğu günden beri çalışmayan baba, çocukları için endişelenen bir anneye sahip Frank Mccourt. Babası hiç çalışmaz, zar zor bir iş bulur 1 hafta çalışır, haftalığını alır ( çocuklar artık
Angela'nın Külleri
Angela'nın KülleriFrank Mccourt · Epsilon Yayınları · 20083,954 okunma
311 syf.
·
Puan vermedi
Milli Mücadele gerçekten de milli miydi? Yani bir ülke topyekün varını yoğunu ortaya mı koymuştu? bize inkılap tarihi derslerinden anlatılanlara bakılınca bu soruların cevabı "evet" gibi görünüyor ama vaziyet hiç de öyle değil! Sodom ve Gomorre'de İstanbul sosyetesinin kendi menfaatleri uğruna her şeyi yapabilecekleri gayet çarpıcı bir şekilde anlatılmış. Ne yazık ki Milli Mücadele bittiğinde bu güruh ayakta kalmayı başarmış ve ülke kaderinde söz sahibi olmuştur. Cephede dövüşenler ise köylerine geri dönmüş ve yönetilenler haline rücu etmişlerdir.
Sodom ve Gomore
Sodom ve GomoreYakup Kadri Karaosmanoğlu · İletişim Yayınları · 20154,832 okunma
164 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
“Kürk Mantolu Madonna” Hakkında Bazı Mülahazalar Okuduğum kitaplarda beni en çok cezbeden şey anlatıdan ziyade yazarın iç dünyasına duyduğum tecessüstür. Bu bağlamda biraz Sabahattin Ali'nin hayatına da değineceğim bilahare. Bir kapı daha aralanıyordu belleğimden içeri. Meçhul bir kuvvet çağırıyordu beni Raif Efendi'nin gizemli dünyasına. Kitabı
Kürk Mantolu Madonna
Kürk Mantolu MadonnaSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021313,9bin okunma
110 syf.
7/10 puan verdi
Çakır, kambur, yoksul bir arabacıdır. Anasız babasız büyümüştür hayatta hiç kimsesi yoktur. En büyük varlığı ve aşkı atlarıdır. Ev içinde değil de atlarıyla ahırda uyumayı seçer. Sevgiyle doludur Çakır, sadece atları değil insanları ve yaşayan her şeyi sever. "Çakır, ölüm döşeğinde. Gözleri yarı açık. Sanki ölürken aklına bir şeyler gelmiş (örneğin bana anlatacağı bir masal). Gülümsüyor. Bana mı? Anlatacağı masala mı? Yoksa birazdan ardında bırakacağı masala mı? Yoksa, soluğunu ensesinde duyduğu ölüme mi? Ölüme olmalı. Ölüme: "benimki gibi bir yaşam üzerinde senin ne hakkın olabilir ki?"
Eylülün Gölgesinde Bir Yazdı
Eylülün Gölgesinde Bir YazdıFerit Edgü · Sel Yayıncılık · 20171,245 okunma
Reklam
375 syf.
8/10 puan verdi
Aslında hiç de kötü bi' kitap sayılmaz ama benim gibi durgun kitapları sevmeyen kişiler için pek de çabuk biteceğini düşünmüyorum. Ama yine de içinde bazen ilgi çekici şeyler olabiliyor. Bazen çok güzel sözler karşınıza çıkıyor. Bazen anlattığı kısacık hikayelerle düşündürüyor. Kısaca aksiyon polisiyeciler biraz sıkılacaktır ama diğer türlü okunur
Denemeler
DenemelerMontaigne · Cem Yayınları · 199954,5bin okunma
464 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
~ Okurken Kitap Hırsızı ile mukayese etmemenizi öneririm. Tamamen ayrı konu, ayrı anlatım var karşınızda. 19 yaşlı, sıradan bir taksi şoförü olan Ed`in hayatı tesadüfen şahid olduğu banka soygunu sayesinde değişecektir... Ed`e bu olaydan sonra mesajlar gelmeğe başlar. Kart oyunlarının üzerinde çeşidli adresler vardır ve Ed bu adreslerde bulunan
Hiç Kimse Sıradan Değildir
Hiç Kimse Sıradan DeğildirMarkus Zusak · Martı Yayınları · 20205,5bin okunma
360 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
"Bana bir seferinde sokak adın olarak neden Day'i seçtiğini anlatmıştın. Her yeni sabahla birlikte her şey tekrar mümkündür, değil mi?" "Bazen güneş daha erken batar. Günler sonsuza kadar sürmez, bilirsin. Ama elimden gelen en iyi şekilde mücadele edeceğim. Sana bunun sözünü verebilirim." Dünden beri bekledim. Uyudum uyandım,
Şampiyon
ŞampiyonMarie Lu · Pegasus Yayınları · 20152,438 okunma
416 syf.
9/10 puan verdi
Tesadüfen çöp kutusunda bulduğum bir kitap, daha önce keşfedip okuyamadığım için kendime kızmıştım. Peyami Safa'nın psikolojik romanı. Ben çok beğenmiştim. Kitaptan size: "... Karşı karşıya oturup yalnız kaldığımız zaman, göz göze gelmekten çekindiğini de hissettim. Halinde anlamadığım bir huzursuzluk vardı. Sinemaya gittiğini ve filmi beğenmediğini söyledi. Mevzuyu anlattı. Canının sıkıntısından, rüyasından, beni aradığından hiç bahsetmedi. Benim böyle umulmadık bir zamanda kendisini ziyaretimin sebebini de merak ettiği halde, sormuyordu. Yüzüne dikkatle baktığımı hissettiği zaman sinirleniyor, yerinden kalkıp sigara veya mendil arama bahaneleriyle gözlerimden kurtulmaya çalışıyordu. “Yine karşıma bir mesele halinde çıkmak mı istiyor?” diye düşündüm. Bu, onun hiç değişmeyen koketrisidir(kendini beğenme). İki defa elini lüzumsuz yere boynuna götürmesinden anladığım şey hazindi. Saklamaya çalıştığı şeyi ilan etmiş oluyordu. Makyajın aciz kaldığı vücut bölgelerinden biri ve belki de birincisi üzerindeki hassasiyeti belliydi. Başının her parçasına yalan söylettiği halde boynunun gevezeliğine mani olamamanın azabı içindeydi. Yaşı oradaydı. Ellerinin üstü de, en iyi kremlerin yardımına rağmen, her şeyi söylüyordu. Nüfuz cüzdanı kadar açıktı. Ona ait her şeyi bildiğim halde, niçin benim karşımda kendi realitesine razı olmuyordu? Aramızdaki sıkıntılı hava ile mücadele etmektense gitmeyi düşündüm"
Yalnızız
YalnızızPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 201921,5bin okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.