Yazdıklarımı okuduktan sonra beni takip etmeyi bırakacak, tedavi olmamı önerecek ve engelleyecek okurlar olacaktır mümkün müdür? Evet hem de çok mümkün :)
Deliliğin aşamaları, rütbeleri dönem dönem değişen ünvanları vardır. İnanmıyor musunuz? Benim yaşadığım yıllarda karşılaştığım olaylara verdiğim tepkileri anlattığım zaman farklı yıllarda
İlkim iyikim....
İyi ki varsın her şeye rağmen iyi ki girdin hayatıma son kez içimde kalan her şeyi anlatacağım artık senden geriye içimde bir şey kalmasın diye...
Sen anlasanda anlamasanda ben anlatacağım. Bir ömür yanında olmadığım için üzgünüm zaten istemezsin ama yinede seni bu hale getirdiğim için üzgünüm ama ben de bittim bunu bil isterim,
İşte karşınızda, BookTok’un öve öve bitiremediği, çok sevdiğim birkaç yazarın müthiş yorumlar yaptığı o malum kitap!
Leigh Bardugo’dan Gölge ve Kemik. Yaşasın.
Şimdi böyle deyince çok güzel bir kitap okuyacakmışsınız gibi geliyor değil mi? Müthiş bir fantastik evren, inanılmaz derecede derin bir kurgu, düzgün karakterler vesaire vesaire…
y o k.
ö y l
Ve ##$##yazarSeolar:i8783...$$#$$
#84425877 incelemesinde demiştim ve tanışıklığım devam ediyor (:
Yine güzel bir kitap ve yine bir gecede biten şiirler...
Ali Lidar beyefendi benim son dönem şairlerinden en sevdiğim şair diyebilirim..
● yine geçti/ kış/ baharsız bir yaza hazırlıksız yakalandık/ zaten ne kadar hazır olabilir ki/ insan/ size de komik gelmiyor mu ölümün olduğu yerde/ zaman...
● ..."kendimden başka herkese tahammül ediyorum bazen/ kendimle beraber herkesten nefret etmeme rağmen..."
● ...demem o ki kafamıza çekecek bir battaniye oldukça/ gözlerimizi de yumarsak hiç doğmamış gibi sıkıca/belki bir süreliğine her şey yoluna girer...
● ...ne kadar güzel ihtimal o kadar hayal kırıklığı...
● hepiniz iyisiniz/ bir ben olamadım işte...
● ...şükür ki bitecek/ er ya da geç/ bu yaşamak hastalığı
● adın üç kere geçti saçma sapan bir filmde/ yalnız olsam ağlardım ama annem bakıyordu/ otoban dolusu gürültüyü sıkıştırıp beynime/ annem dedim, hadi çay koy da içelim.
● ...ben seni seviyorum tüm kızmalarıma inat/ tüm dünyaya söylüyorum ama sana söyleyemiyorum...
● ...Bir kitap ol deseydin/ Tutunamayanlar olurdum/ yine de uzatırdım elimi/ en sarhoş anımda dahi/ tut diye
● yaşadıklarımdan hayal ettiklerimi çıkardığımda/ geriye kocaman bir hayal kırıklığı kaldı...
● #102437589
● #102466398
Beğendiğiniz bir alıntıyı yorumlara yazarsanız sevinirim (:
Sağlıcakla ve şiirle kalın...
Ve iki rakip takımdan oluşan komite toplanır. Kimseden altta kalmamak için, gidilmiş bütün düğünler masaya yatırılır. Nerde yapıldığından tutun da, takı hasılatına, as kadronun neler giydiğine, gelinliği - damatlığına, kınası - bindallısı - çerezi - meşrubatına, gelin çiçeği - kuaförü - araba süsüne, bahşişi, düğün pastası, hatta balayısına kadar
Dicle Türküsünün Sesi
Mezopotamya’yım ben;
Damarlarım su ve nehir,
Hayatım kavga, mevzum kan,
Dilim edebi, sözüm ebedi.
Her zaman bir şairin, bir vakanüvisin sözünden çok
Gılgamış’ın dudaklarında bir zaman, kadim nehrin kenarında
-Aay artık özgür olmanın zamanı geldi! Üç yıldır çalışıyorum! Ayrı eve çıkıcam!
+He çık! çık! Kiralar olmuş dört bin… beş bin!
-O zaman Serkan’la çıkarız! Evleniriz belki!
+He… evlen… evlen… Bi düğün olmuş yüz bin… yüz elli bin!
-Düğün yapmadan evleniriz! Romantik akşam yemekleri hazırlarım!
+He… hazırla… hazırla… Kıyma olmuş yüz yirmi lira… prezervatif olmuş altmış lira…
-Çocuk falan da istiyorum aslında!
+He iste iste… Bebek maması olmuş anasının gözü… Bebek bezi arşa çıkmış!
-Of zaten depresyondayım biraz hayal kurayım dedim iyice çökerttin beni… Bi psikoloğa gitmem lazım!
+He git… git… Bi seans olmuş 600-700 lira!
-Oof of hiç bi b*k yapamıyoruz bari çay içelim!
+He iç iç… Çayın kilosu olmuş kırk lira… Mutfak tüpü olmuş 250 lira… Damacana suyu, şekeriydi derken…
=Kız bi çay keyfimiz vardı onu da boğazımıza dizdin… Sus atıcam pencereden kendimi!
SPOİLER İÇER(EREBİL)İR
Gel gidelim içelim,
Rey şarabından içelim!
Şimdi içmezsek onu,
Ya ne zaman içelim?
Mavi gündüzsefaları, sisli ve puslu karanlığa ışık tutan bir melek, iki mayısböceği, yaşlı ama çevik bir ihtiyar, majozist bir sis, kendini ararken dağılan, bulduğu koca bir kalabalık imgeler, simgeler. Uyku ile düşün karışımı bir
“Kontes: Ama niye bu kadar çok içiliyor?
Antonio: Bizi yabani hayvanlardan ayıran şey budur Madam; susamadığımız zaman içmek ve canımız istediği zaman sevişmek.”
Beaumarchais
Yer: Türkiye’de herhangi bir ev.
“Aç şu televizyonu da şu haberlere bir bakalım. Dünyada, ülkemizde neler olup bitmiş öğrenelim.”
“İyi akşamlar. Ana haber bülteni ile karşınızdayız. Bugün yine erkeğe şiddet haberleri ile gündem sarsıldı. İki erkek, karıları tarafından sokak ortasında vurularak öldürüldü. Erkeğe şiddet günden gü…”
“Kapat,
O halde,bir fincan çay içelim. Sessizlik olur, dışarıda esen rüzgar işitilir, sonbahar yaprakları hışırdar ve uçuşur,kedi sıcak bir ışık içinde uyur. Ve her yudumda zaman iyice yücelir.
Benim yazdığım bir hikaye.
Akvaryumdaki Balıklar
"Hala bir iş bulamadın mı," diye sordu erkek kardeşi. "Hayır," cevabını verdi. Kısa süreli sıkıntılı bir suskunluk oldu devrisine. Rekabet ölümcüldü ama sıkıntı tek taraflıydı. Beriki, hayatın olağan akışına uygun bir şekilde ve sanki kardeşinin keyifsizliğinden haz
Ne Ölüyüm Ne Sağım
Bir spoiler uyarısı vererek incelememe başlamak istiyorum. Ne yazık ki spoiler olmadan bu kitabı anlatmak çok güç. Gerçi bu kitap sonunda ne olacağından çok o noktaya nasıl gelindiği daha önemli olduğu için incelemeyi okumanızda sakınca olacağını düşünmüyorum.
Anayurt Oteli kolay bir kitap değil. İnce olmasına rağmen yavaş