Ve bitti...
Bir an hiç bitmeyecek sandım!
Öyle güzel iç içe hikayeler vardı ki her an bir başkasının içine düşebilirim diye düşündüm ama olmadı! Kayıp gitti ellerimden
Puslu Kıtalar Atlası...
Çok kitap inceledim bu uygulamada. Ama itiraf ediyorum en çok bu incelemeyi kafamda kurmakta zorlandım. Postmodernizm, iç içe anlatım, üst kurmaca...
Ne çok hikayeye
NE ÇIKAR ATEŞ BÖCEĞİ SANSALAR BİZİ...
Düşünüyorum da,
Sanırım en büyük korkumuz olduğumuz gibi görünmek.
Yumuşacık kalbimizin fark edilmesi,
Naif yönlerimizin keşfedilmesi,
Cesaretsizliğimizin anlaşılması,
Korkularımızın paylaşılması,
Sanki zarar göreceğimizin en büyük işareti.
Kabuklarımızın altında kendimizi saklamakta ne kadar da ustayız.
Ve
“ Kim olduğumu hiç merak etmiyordun. Adımı, adresimi sormadın: senin için yine sadece bir maceradan ibarettim, isimsiz olandım, unutuşların sisleri ardında iz bırakmadan kaybolan tutkulu bir zaman aralığıydım. “
YouTube kitap kanalımda Ruh Adam kitabını yorumladım: ytbe.one/iEphIbOlWp0
"Tutku istisnai bir duygudur, kıskançlık ise dünyadaki en istisnai tutkudur." Dostoyevski
Hayatımız boyunca istisnalaştırmak istediğimiz bir duyguya sahip olmak isteriz, yani tutkuya. Bu tutkuya ise kimimiz aşk adını koyar, kimimiz para kimimiz ise
Dosto, bu kitap ilk olarak 1866 da bir Rus Edebiyat Dergisi 12 parça halinde yazdı.
Fyodor Dostoyevski 10 yıllık Sibirya sürgününden sonra bu kitabı bitirdi. Dosto nun en büyük kitaplarından olan bu eser, aynı zamanda da Dünyanın En İyi Klasiklerinden biri olarak da sık sık anılır.
Kitap, aslında Raskolnikov adında karakter yapısı pek olarak oturmamış bir
Bazı kitaplar vardır, gece uyumanıza yardımcı olurlar. Yatağa girer, biraz okur ve göz kapaklarınızın ağır gelmeye başladığını hissedersiniz. Ama sakın bu kitapta denemeyin. Uykularınız kaçacaktır!
Alın size yaşadığınız hayatı dibine kadar sorgulatacak, bir değişimin başlangıcı olabilecek bir eser!
Kendimize bir şeyler itiraf ederek başlayalım
-Yıllar sonra ilk kez ha?
+Evet. Hâlâ inanamıyorum..
-Bu buluşma...
+Öyle..Hep hayaldi de, gerçek oldu.
-Neden sustun onca yıl?
+Susmadım ki..
-Ama bana söylemedin.
+Söyleyemezdim.
Herkese Merhabalar,
Bir süredir okuduğum yorumlar ve izlediğim videolarda bu kitaba karşı kendimde inanılmaz bir çekim hissederken buldum kendimi ve geçen hafta yatarken birden kalkıp sipariş verdim ve sabahına gelir gelmez okumaya başladım. Kitabı okumadan önce elbette ağır bir dram okuyacağımı bilerek başladım ama bu kadarını ummuyordum…
İlk
Efla hayatın akışında yolunu bulmaya çalışırken aslında kaybolan bir karakter oldu benim için.İnsan nedense okurken efla'ya kizamiyor.Her insan yaşadığı çevrede, yetiştiriliş tarzına göre bakabiliyor hayata ve bazen diyeceksiniz ki o kadar okumuş yolunu bulamamış...İnsan bakış açısını değiştirecek yön bulamıyorsa malesef diplamalarda fayda etmiyor.
Ve ef sen en güzel duygularınla, yüreğinle sevdin çok çabaladın ama bazı sevgiler malesef hak etmez yaptıklarını.
Ef bir asker ve izine geldiği bir tatilinde eflasını bularak yüreğini bırakır. Her ne kadar mesafeler olsada çabalar ef eflasına kavuşmak için her zor anında yanında olmaya çabalasa da efla'nın içinde yaşadığı hayat izin vermez çünkü efla için sevgi bir omuz değil omuzlar dır, doğrulukla çıkmaz sevdiğine, yalanlarla yol örer seven adama ve bilemez sevilmenin kıymetini ve bir gün başka omuzda hayat bulur ama o hayatın ona neler yaşayacağını zaman gosterirken efe yasattiklarinin bedelidir belkide...
Kitabı okurken yazarımızın kelimelerinin sizde bırakacağı etkiyi kitabı okumadan hissedebilmeniz mümkün değil.severek ve çok beğenerek okudum yazarımız la başka kitaplarında tekrar görüşebilmek dileğiyle
Lev Nikolayeviç Tolstoy " İvan İlyiç'in Ölümü " isimli eserinde, İvan İlyiç isimli kahramanın hazin öyküsüne değinerek, aslında insanoğlunun acınası ve dramatik yaşamını gözler önüne sermiştir. Kurguda ki kahramanın çocukluğundan başlayarak yaşamının son anına kadar, yaşanmışlıklara kısa betimlemelerle değinerek, nasıl da gerçek hayatta
YouTube kitap kanalımda Pal Sokağı Çocukları kitabını yorumladım: ytbe.one/0QsuJ9RyBtA
Daha dün Kitap Ağacı İzmit Kitap Buluşması'nda bir çocuğa "Büyüyünce ne olmak istiyorsun?" diye sordum. Bana "YouTuber" dedi. Burada bir sorun var. Bu incelemede bu sorunu çözmeye
Kapalı kapılar,inandır beni.
Son anahtarı çeviriyorum.
Gözlerim bağlı,ellerim çözülüyor.
Geç kaldım hikayeler için.
Denedim bu şeyden defalarca vazgeçmeyi
anlaşılan yine beceremedim.
Yazıp yaşamak yaşayıp yazmak.
Sıcağı sıcağına kurcaladığım ve birçok arkadaşımın kitabı okuyacağını bildiğim için, spoiler özelliği taşıyacak herhangi bir detay vermediğimi öncelikle belirtmek isterim.
Veba Geceleri, Orhan Pamuk'un 40 yıldır düşünüp, 5 yıldır yazdığı, son 1 yıldır da üzerinde düzenlemeler yaptığı son romanı. Yani birtakım çevrelerin ve o çevreye tabi
Değerli okurlar, daha kitabı okumaya başladığım ilk satırlarda ne hissettim bilmek ister misiniz? Neden bu zamana kadar okumadım, neden erteledim, diye hayıflandım kendi kendime.
Dostoyevski kişi ve yer tasvirlerinden tutunda kahramanlarının duygusal hislerini mükemmel bir şekilde yazıya dökebilen ayrıca okuru da konuya adapte edebilen ender