Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
“Biz de Azerbaycan devleti olarak Hazar Denizini büyük havzaya çevireceğiz. O zaman Türkmenistan, Özbekistan, Kazakistan, Rusya, Gürcistan ve Türkiye, Hazar Havzasındaki bu birliğin üyesi olacaklardır. Bu meydana geldiğinde Kafkasya’nın kapısı Karadeniz vasıtasıyla Avrupa’ya açılacak. Yarın öyle bir zaman gelecek ki, Hazar vasıtasıyla bütün Turan’ın kapıları Avrupa’ya açılacak. Türk dünyasını aydınlık yarınlar bekliyor.”
Süpermen Türk Olsaydı
Kazak Türklerinin ata sporlarından biri, "Kartalla Avcılık". Daha yavruyken, kartalı alıp avcı olarak yetiştirirler ve steplerde avlanırlar. Senede bir defa büyük bir yarışmayla, birinci olan kartal seçilir. Bir belgeselde seyrettim. Yavru kartala ulaşmak ölümcül bir tecrübe. Yuvaya kadar çıkıp bir kartal yuvasına ulaşmak ve anne kartalın orada olmadığı anı beklemek.Bazen iki-üç günlerini alıyor ve o güçlükle yuvaya ulaştıklarında yuvada mutlaka iki yavru kartal oluyor. O kadar çabanın sonunda iki kartal yavrusunu da alabilirler, almıyorlar! "Bir yavru kartal, Kazakistan'da kartalların hep var olması için yuvada kalmalı" diye düşünüyorlar.Oysa öyle yoksul bir köylü ikinciyi de alıp satabilir.Kesinlikle yapmıyorlar.Yurt sevgisinin en güzel örneklerinden biri.
Sayfa 103 - Elma yy.Kitabı okudu
Reklam
Günümüz Türk cumhuriyetlerinde kullanılan alfabeler ve harf adetleri şöyledir: Türkiye, Kıbrıs / Latin 29 Azerbaycan / Latin 32 Özbekistan / Latin 29 Türkmenistan / Latin 38 Kazakistan / Kiril 42 Kırgızistan / Kiril 36
Sayfa 40 - Babıali Kültür YayıncılığıKitabı okudu
Süleyman Demirel
Bize öz Türkçe diye sunulan kelimeleri ben Orta Asya Türkçesinden alınmış kelimeler sanıyordum. Halbuki Özbekistan, Türkmenistan, Kazakistan, Kırgızistan devlet başkanlarını dinlediğim zaman gördüm ki, bizim dilimizden ayıkladığımız kelimeler Orta Asya Türklerinin bugün de kullandıkları kelimelerdir.
Amerika Hazar'ın doğusu ve Hazar'ın batısında iki proje yürütüyor. Hazar'ın doğusu Afganistan, Kırgızistan, Özbekistan, Kazakistan, bütün buralarda Hayber Geçidi ve aşağıya, oraların petrol ve doğalgaz meselesi artı İran'ın doğusunu kuşaklama, Çin'i batısından sarma, mükemmel bir operasyon. Bence bitti o iş. Şimdi ikinci, Hazar'ın batısı operasyonu, taa Kafkaslardan Umman Körfezi'ne kadar inen dikey bir coğrafyada petrolleri kontrol etmek. Bunun için de oradaki mahalli hükümetleri kontrol etmek. Bu, Amerika'nın ulusal çıkarları açısından doğal bir hadise. Bir yandan da petrolün tek hakimi olmak suretiyle Avrupa'da gelişen ABD karşıtı oluşan başka bir gücü de kontrol etmek.
Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan, Özbekistan' da da afyon ve marihuana ekimi yapıldığı BM raporlarıyla ifade edilmektedir. Bu, ürkütücü olmakla birlikte şaşırtıcı değildir; çünkü, Bolivya, Kolombiya gibi ülkeler ekonomilerini uyuşturucu ihraç ederek düzeltmişler; bazı Afrika ülkelerinde uyuşturucu Nijerya, Kamerun ve Senegal başta olmak üzere, sıkça başvurulan bir zenginleşme yolu haline gelmektedir. Uyuşturucudan gelen karaparanın aklanması, Kongo ve Zaire'de büyük ölçeklerde uygulanan bir işlemdir.
Reklam
Rüstem Hamzatbekov
Gaydar'ın babası Rüstem Hamzatbekov otuz sekiz yıl demiryollarında çalıştıktan sonra yorgun bir beden ve hâlâ unutamadığı karısının hediyesi olan kırık bir kalple emekli olmuş, Almatı’daki küçücük evine kapanmıştı. Gaydar'dan sonra iki çocuğu daha gitmişti Moskova’ya; abileri onlara göz kulak oluyordu. Yaşlı adam, Sovyetler Birliği dağılıp
Sayfa 232 - İmparatorun babasına dairKitabı okudu
"Şimdi nerelerdesiniz, hangi yollarda yürüyorsunuz? Artık bizde, bozkırda, bütün Kazakistan'ı aşan, Altay'lara ve Sibirya'ya kadar ulaşan yollar var! Nice cesur insanlar oralarda çalışıyor. Siz de mi o ülkelere gittiniz! Cemile'm! O geniş bozkırda, hiç ardına bakmadan yürüyüp gittin! Yoruldun mu, kendine olan inancını yitirdin mi? Öyleyse Danyar'a yaslan. Sana, aşk üstüne, vatan sevgisi üstüne, hayat üstüne türkülerini söylesin! Bozkır canlansın ve bütün renkleriyle oynamaya başlasın! Git Cemile, git! Hiç pişman olma, sen mutluluğu en sarp yollarda yürüyerek buldun!.."
Ötüken Yayıncılık
"Bu kitabın odak konusu olan Müslümanlar hakkındaki yaygın kanaat, Müslümanların büyük kısmının evrim teo- risine karşı olduğu ve bu teoriyi Allah inançlarıyla çelişkili gördükleri yönündedir. Fakat 2008-2012 yılları arasında, dünyanın dini konularda araştırmalar yapan en önemli kuruluşlarından biri olan Pew Research Center’ın Müslü- man kökenli nüfus arasında yaptırdığı ankette; 22 ülke- nin 13’ünün yarısının veya daha fazlasının, insan dahil türlerin zaman içerisinde evrimle oluştuklarına inandık- ları saptandı. Buna karşılık 4 ülkenin yarısının veya daha fazlasının, insan dahil türlerin en başından bugünkü şek- liyle var olduklarına inandıkları tespit edildi.36 Kazakistan %79, Lübnan %78, Filistin %67, Fas %63, Özbekistan %58 ile evrime en çok inanılan ülkeler oldular. Irak %67, Afga- nistan %62, Tacikistan %55, Endonezya %55, Türkiye %49 ile insan ve diğer türlerin en baştan bugünkü haliyle oluş- tuklarını söyleyip evrimi en çok reddeden ülkeler oldular. Müslümanların evrime inanma ortalamaları ise %53 oldu. (%47’nin bir bölümü iki şıktan birini işaretlemeyenlerdir.) Amerika’daki Hıristiyanların evrime inanma ortalamala- rının %46 olduğunu (aynı anket kuruluşunun tespitlerine göre) düşünürsek, bu oran beklentilerin çok üzerinde çık- mıştır diyebiliriz. (Bu arada Amerika’daki Müslümanların %45’i evrime inanarak, dünya genelindeki Müslümanla- rın %53 olan ortalamalarının altında kalmışlardır.) "
Cumhurbaşkanımıza Kazakistan tarafından hediye edilen beygir, özel uçakla Türkiye’ye getirildi. Özel uçağa, özel kafesiyle yüklenen beygir, özel veteriner ve özel seyisi eşliğinde seyahat etti, özel eskortla Veliefendi Hipodromu’na götürüldü. Ancak, özel uçakla onca yoldan gelen beygire büyük saygısızlık edildi... Çünkü, İstanbul’daki hipodromda değil, Cumhurbaşkanımızın arada bir okşaması için, Ankara’da bulunması gerekiyordu. Haaadi bakalım, özel kafesiyle, özel veterineri ve özel seyisiyle, özel beygir taşıma aracına yüklendi, özel eskortla, Atlı Spor Kulübü’ne götürüldü. Sarsıldı yani, yoruldu, business class beygir. E hal böyleyken... Dün, hurriyet.com.tr’de okuyorum. Beygiri “viaypi” getiren arkadaşlar, Hakkâri’de 8 şehit, 16 gazi verdiğimiz baskında, beline şarapnel yiyen onbaşı Erhan’ı otobüsle göndermişler evine... Ankara-Bursa yolundaki benzin istasyonunda inmiş otobüsten, topallayarak, sabahın köründe, beşte... Ayağında terlikle. Canlarını verdiler, karakolu vermediler, bunlar bırak uçak biletini, ayakkabı bile vermemişler çocuğa... Zaten, otobüs parasını da babası göndermiş, komşudan borç alarak. Şehitleri kamyonet kasasında gönderdiklerini görmüştük, bunu ilk kez görüyoruz. Ve, aslında şükrediyoruz... İstanbullu olsaydı, ak’bil bul, metrobüse bin git de diyebilirlerdi.
Sayfa 353 - Doğan KitapKitabı okudu
Reklam
Afganistan, Almanya, ABD, Andorra, Angola, Antigua ve Barbuda,  Arjantin, Arnavutluk, Avustralya, Avusturya, Azerbaycan, Bahama,  Bahreyn, Bangladeş, Barbados, Batı Sahra, Belçika, Belize, Benin,  Beyaz Rusya, Bhutan, Birleşik Arap Emirlikleri, Bolivya, Bosna Hersek,  Botsvana, Brezilya, Brunei, Bulgaristan, Burkina Faso, Brundi, Cape  Verde,
Biyografisi
Ali Çırak 1994, Kahramanmaraş doğumludur. Azerbaycan Bakü Devlet Üniversitesi, Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden mezun oldu. Kadim Türk Savaş Sanatları ve Türk Kılıç Sanatı uzmanıdır. 2014 yılında yazmayı başladığı Kutlar - Gök Tanrı’nın Mührü adlı ilk eseri için iki yıl boyunca Azerbaycan, İran, Gürcistan, Kazakistan, Kırgızistan, Türkmenistan’da bulunup araştırmalar yaptı ve orijin tarihî belgeler topladı. Bakü Devlet Üniversitesi’nde “Türk Döyüş Sənətləri, Silahları və Türk Ordusu (Türk Savaş Sanatları, Silahları ve Türk Ordusu)” adlı iki konferans vermiş olup, yine Azerbaycan’da düzenleyeceği üçüncü konferansının çalışmalarını yapmaktadır. Azerbaycan’daki “Türk Dünyası Gənç Tədqiqatçılar Dərnəyi (Türk Dünyası Genç Araştırmacılar Derneği)”nin kurucu üyelerindendir. Azerbaycan Devleti tarafından tüm tarih kurumlarında ve tarihî belgeler üzerinde özel araştırma yetkisi verilmiş en genç Türk’tür. Bakü Devlet Üniversitesi resmî dergisinde “Elli Yıllık Yeni Türk Gelişim Politikaları” ve “Qədimi Oğuzlarda Dövlətçilik Sistemi (Kadim Oğuzlarda Devletçilik Sistemi)” makaleleri yayımlanmıştır. Şimdilerde 2018 yılında yayımlanması planlanan Kutlar II (Altın Tüylü Kartal) adlı romanını yazmakta ve ağabeyi Malik Ejder Çırak ile birlikte yönetmenliğini ve senaristliğini üstlendiği tarihi belgesel f ilmin çekimlerini gerçekleştirmektedir. Yazar, İngilizce, Rusça, Azerice ve Tatarca bilmektedir.
762 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.