Ona göre bir deha, kalabalıkta, toplumsal düşüncenin bir parçası olarak yaşayamaz. Dehalara yakışan, kendisine benzer şekilde münzevi olmalarıdır.
Sayfa 51Kitabı okudu
O zamandan beri, bir derviş gibi münzevi bir hayat yaşamaya başladım. Hâlâ zaman zaman insanların gözünde görünmez oluyorum. Sakin sakin yürürken biriyle çarpıştığımda, "Aha yine görünmez oldum," diyorum içimden.
Sayfa 19Kitabı okudu
Karganın biri bir parça yağ gibi görünen bir taşa doğru uçtu ve şöyle düşündü: Belki burada lezzetli bir şey vardır. Fakat karga orada lezzetli bir şey bulamayınca uçup gitti. Aynı o taşa yaklaşan karga gibi biz de -biz ayartıcılar- münzevi Gotama'yı terk ederiz, çünkü ondan duyduğumuz hoşnutluğu kaybetmişizdir.
Sayfa 9Kitabı okudu
İnzivada bir münzevi
"Ne alırdınız?"
Biraz yalnızlık ve biraz da sessizlik alayım. Getirirken dökmeyin, mutsuzluğum eksilir diyorum içimden.
"Sade bir kahve lütfen!"
"Ne mutlu o bilgeye ki," der Chi-Hing, "münzevi bir hayat sürdüğü vadide, zillerin sesini duymak hoşuna gider; tek başına, yatağında, uyanırken haykırır: Asla, yemin ederim, hissettiğim mutluluğu asla unutamam!"
Sayfa 60Kitabı okudu
Tanrı'ya hizmet etmekten anlaşılması gereken, Tanrı'nın yarattıklarının mutluluklarına katkı yapacak biçimde yapılan hizmetlerdir. Bu da kendimizi toplum dışına çıkarmak yoluyla bencilce ibadet ederek, münzevi bir hayat sürdürerek gerçekleştirilemez.
Münzevî'nin Cevâbı
Unutma: Tek bir önemli zaman vardır, o da şu an! En önemli an şu andır çünkü üzerinde gücümüzü kullanabileceğimiz tek andır. En önemli insan birlikte olduğun insandır çünkü hiç kimse bir başkasıyla bir ilişkisi olup olamayacağını bilemez. Ve en önemli iş de kişiye iyilik yapmaktır çünkü insan yeryüzüne sadece bu yüzden gönderilmiştir!
Sayfa 50 - Üç Soru Hikâyesinden
Mizaç olarak çileci ve münzevi bir hayat süren Hasan Sabbah, hükmettiği kalede çalgı çalmayı, içki içmeyi bile yasaklamıştı. Son derece katı bir eşitlikçi ve kuralcıydı. Kimseyi kayır maz, yakınlarını asla kollamaz; dostuna düşmanına aynı adaleti uygulardı. Oğlu Muhammed'i içki içti diye, Ustad Hüseyni'yi de ünlü davetçi Hüseyin Kaini cinayetine karıştığı için gözünü kırpmadan öldürdü.
Dostum! Ümit olmasa hayat ne olurdu? Kordan sıçrayan ve sönen bir kıvılcım!
Sayfa 29 - Doğubatı Yayınları
Sadece geri Dönmek durumunda kaldığınızda gideceğiniz bir Rotanız var mı
sorusu büyü bozumu etkisi yapacak.
Geldiğiniz yeri hatırlıyor musunuz diye cesur bir soru sormak yahut yüksek sesle tüm bunlar yaşadığınız macera sonunda kaybettiklerinize değer mi diye sarsıcı bir soruyu dillendirmek..
Kaybetmeyi göze aldığınız adresleri, terkettiğiniz ülkeyi pey akçesi olarak verdikleriniz karşısında elde etmeyi umduğunuz vaadler sahte çıktığında sığınacak bir limanınız, elinizde bir haritanız, geminizde bir pusulanız var mı?
Anlaşılan o ki, vadedilmiş hayatlara herkesten önce ikna olan, adres defterlerini bir bir yok eden, bir zamanlar hakikat adına konuşuyor gözüken o bilgeler baştan Tarık misali bir nefer gibi münzevi, görevini yapmışlığın hoşnutluğu içinde gösterişsiz ama onurlu olmayı hiç göze almamışlardı.
Ertelenmiş Yüzleşmeler Akif Emre - SAYFA 38-39Kitabı okuyor
Katolik kilisesinin ikonografi örneklerinde Meryem, hep ayağı ile yılanın başına basarken görülmektedir. Bu, şehvet duygularını içlerinde baskı altında tutmaları ve böylece erkekleri bu duygudan yoksun bırakmaları için genç kız ve kadınlara bir çağrı olarak yorumlanmaktadır. Bir kadının Meryem'e özenmesi, ancak kendi cinselliğini yok saymasıyla mümkün olabilirdi.
Hıristiyanlığın ilk dönemlerinde binlerce kadın bu yolu tutmuş, genellikle ev veya villalarına çekilerek münzevi bir hayat sürmüşlerdi. 400 yıl sonra, yaklaşık M.S. 800 yıllarında kilisenin Meryem'i resmi olarak Tanrı'nın annesi olarak tanıması üzerine, bu hareket kurumsallaşmış ve birden bütün Avrupa'da manastırlar, dinsel vakıflar yaygınlaşmıştı. Hıristiyanlığın yayılmasındaki kadın katkısı ve gücü, onların Kilise'nin yetkili organlarına katılmaları için yeterli olamamıştı. Tam tersine, kadınlar büyük manastırların dört duvarı içine kapatıldılar. Böylece tarihte ilk kez evliliğe ve anneliğe karşı kadınlar için kurumsal bir seçenek -yaşam boyu sürecek cinsel bir perhiz ve manastır yaşamının sayısız zorlukları ve sınırlamaları pahasına- yaratıldı. Ama binlerce kadın bu bedeli ödemeye hazırdılar.
Sayfa 115 - Cennetin Kraliçesinden İblis Kadına
Hayat, insanları, pek kısa süren hayali zevk anlarını çok pahalıya ödetir, ölümden sonra bir şey olmasa bile, yanılgılardan, ihanetlerden uzak, sakin ve münzevi bir ömür tek başına bir ödül sayılır.
2.kitap sayfa 86Kitabı okudu
Kur'an her zaman, toplum üzerinde baskı kuran, insanların iradelerine ipotek koyan ve onların bedensel ve zihinsel güçlerini zorbaların menfaati için kullanan kimseleri; fakirliği, açlığı, ve hastalığı dini zühtün gereği olarak göstermek suretiyle dini istismar eden zihniyeti ve ahiret adına insanları dünya hayatından ve toplumsal sorumluluktan alıkoyup münzevi bir hayat yaşamaya iten ve daha sonra da onların her şeyini temellük eden dini düşünce sahiplerini eleştirmektedir.
Dili onu biraz münzevi yapmıştı.İnsanlara pek güç meram anlatıyordu; yarım saat uğraşarak bir kelime çıkarabiliyor, etrafındakileri güldürmese bile sıkıyor, daha fazlada kendini sıkıyordu. Deniz ona mükemmel bir arkadaştı.
Sayfa 83 - Toptan kitap yayıneviKitabı okudu
Kırılgan kızlar ya terk edişin soylu dağında bir münzevi olur, ya da hayata bir yerinden katılır ve içlerinde zaman zaman nöbetler halinde dışarı vuran bir sızıyla yaşamayı sürdürürler. ‘Yaşamıyor gibi yaşamak’ sanatının ustasıdır onlar. Bir keşiş, yedi yüzyıldır mağarasında konaklayan bir bilgeyle karşılaşmış dağda. “Güzel insan” demiş ona, “neden şuraya bir ev yapıp da rahat etmiyorsun?” “Hayat çok kısa” diye cevap vermiş bilge, “yerleşmeye değmez.” Mağlupların bir bilgeliği vardır. Dünyanın mağlupları, dünyayı yerleşmeye değer bir yer olarak görmeyenlerdir.
Kırılgan kızlar işte biraz da bunun için kırılgandır.
Sayfa 41 - PdfKitabı okudu
