Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Baş Dönmesi 1. ateşi hatırla, dedi. ağzı bir kül ocağı ağzımda. sonra o balmumu yalnızlık yeniden tanrı soluğundan uzak.
İstiklal Marşı’nın dramı budur. Sözle müzik birbirine oturmaz. Ben kendi payıma, ilkokul dörde gelene kadar “lardaaa yüzeen alsancaakk” bölümündeki “larda”nın ne olduğunu kavrayamamıştım... “Tüteeen en son ocak obe!” var bi de... Allahım Yarabbim “obe” ne? Sınıf arkadaşlarımla birlikte Japonca öğrenir gibi bakıyor, rahmetli öğretmenim de, “obe”nin aslında “o benim”in “obe”si olduğunu anlatmaya çalışıyordu. Çünkü... Güftesi 1921 senesinde, bestesi 1924 senesinde kabul edildi. Yani, 3 sene önce yazılan sözlere, 3 sene sonra müzikal gömlek dikildi. Marştan çok, acemaşiran makamında, bildiğin alaturka şarkı gibiydi. Haliyle, cuk oturmadı, pot yaptı... 6 sene vaziyet idare edildi. Baktılar ki olmadı, 1930 senesinde bestesi değiştirildi, bu hali kabul edildi. Anca bu kadar oldu. Zaten o nedenle, çık sokağa, sor, en az 40 milyon kişi “korkmaz sönmez” der... Halbuki, “korkmaz” diye bir kelime yoktur İstiklal Marşımızda. Türk halkı, sadedir. Marşımız, çetrefillidir. Oturmaması ondan.
Reklam
Teyyareci Vecihi Hürkuş'un meslek hayatındaki önemli olaylar: 1.Kafkas Cephesinde İlk Türk hava zaferi,1917 2.İstiklal Savaşında ilk hava zaferi,Alaşehir,15.8.1920 3.İstiklal Savaşının son uçuşu,Seydiköy Havaalanı,İzmir,14.9.1922 4.İlk Türk uçağı imalatı ''Vecihi K-VI'' ,Halkapınar,1924 5.İlk Türk uçağı imalatı ''Vecihi K-VI'' test uçuşu,Gaziemir,28 Ocak 1925 6.Türk Teyyare Cemiyeti (THK) kurucusu ve baş pilotu,1925 7.İlk Türk Sivil uçağı ''Vecihi-XIV'' Halk ve basına ilk uçuşu,16 Eylül 1930 8.Vecihi Sivil Teyyare Mektebi,21 Nisan 1932 9.Vecihi Faham Teyyare İnşa Fabrikası,23 Şubat 1932 10.Vecihi-XV uçaklarının imalatı,1933-34 11.Türk Hava Kurumu,Türk kuşu kurucusu,1935 12.İlk sivil hava yolu,Hürkuş Hava Yolları,1935 13.Hayatında 102 tipte uçakla 30.000 saatini havada geçiren ilk ve tek Türk pilotu
Ne oluyor, anlayamıyoruz. Ama bir şeyler, bir şeyler var ki kokuyor, çok fena kokuyor. Markopaşa, (6), 13 Ocak 1947
Sabahattin Ali 13 Ocak 1947'de 6.sayıda çıkan bir yazıda şöyle diyordu: 20 seneden beri petrol aranıyor, petrol bulunamıyor. On liralık makineler on milyona satın alınıp bir kenara atılıyor. Yabancı şirketlerin dalavereleri alıp yürüyor. İş gazetelere düşüyor. Bir şeyler açıklanıyor ama bir şeyler de saklanıyor.
Sayfa 173Kitabı okudu
Ocak 2004’te, Bostonlu Stephan Cowans, bir polis memurunu ateşli silahla yaralamaktan almış olduğu 45 yıl hapis cezasının 6,5 yılını çektikten sonra, yapılan bir DNA analizi sonucunda tahliye edildi. Su içtiği bardak üzerindeki parmak izinden ve yaralanan polis memurunun ifadesine dayanılarak mahkûm edilmişti, aynı bardak üzerindeki DNA analizi ile serbest kaldı. Olaylar üzerine, Boston Polisi Parmak İzi Birimi bir süre kapatıldı. Dava, dünya adalet tarihine, parmak iziyle mahkûm edilen bir sanığın, daha sonra DNA incelemesiyle suçsuz olduğunun kanıtlandığı ilk örnek olarak geçti.
Reklam
Ocak 6 Bekleyen Toprak Türkiye 2009 yılında, daha önce vatandaşlıktan çıkarılmış olan Nazım Hikmet’i vatandaşlığa geri aldı ve hem en sevilen hem de en nefret edilen şairinin Türk olduğunu kabul etti. O bu güzel haberi öğrenemedi: yarım yüzyıl önce ömrünün büyük kısmını geçirdiği sürgünde ölmüştü. Toprağı onu bekliyordu, ama kitapları yasaktı ve kendisi de. Sürgündeki dönmek istiyordu:   Giderayak işlerim var bitirilecek (...) Oldum yıldızlarla haşır neşir ama sayısı bir tamam sayılamadı. Kuyudan çektim suyu ama bardaklara konulamadı.   Asla dönmedi.
Efendiler, Köprülü Hamdi Bey adında kahraman bir arkadaşımız, Kuva'yı Milliye'den bir müfreze ile, 26/27 Ocak (''6) 1920 gecesi, sallarla Rumeli sahiline geçti. Akbaş cephaneliklerini ele geçirdi. Depo bekçileri olan Fransızları tutukladı ve haberleşme hatlarını kesti. Silahların hepsini cephanenin bir kısmını ve muhafız Fransız askerlerini de göz altında Lapseki'ye nakletti. Silahları ve cephaneyi Anadoluya gönderdikten sonra, Fransız erlerini iade etti.
Sayfa 350 - Siyah Beyaz yayınları - Aralık - 2016Kitabı okudu
İsmet Özel
"Simdi tekrar ne yapsam dedirtme bana Yarabbi Taşınacak suyu göster , kırılacak odunu Kaldı bu silinmez yaşamak suçu üzerimde Bileyim hangi suyun sakasıyım ya Rabbelalemin Tűtmesi gereken ocak nerede?"
Ocak 6 Bekleyen toprak Türkiye 2009 yılında, daha önce vatandaşlıktan çıkarılmış olan Nazım Hikmet'i vatandaşlığa geri aldı ve hem en sevilen hem de en nefret edilen şairinin Türk olduğunu kabul etti. O bu güzel haberi öğrenemedi: yarım yüzyıl önce ömrünün büyük kısmını geçirdiği sürgünde ölmüştü. Toprağı onu bekliyordu, ama kitapları yasaktı ve kendisi de. Sürgündeki dönmek istiyordu: Giderayak işlerim var bitirilecek. ... Oldum yıldızlarla haşır neşir ama sayısı bir tamam sayılamadı. Kuyudan çektim suyu ama bardaklara konulamadı. Asla dönmedi.
Sayfa 16 - Sel YayınlarıKitabı okudu
Reklam
6 Ocak Türkiye 2009 yılında, daha önce vatandaşlıktan çıkarılmış olan Nazım Hikmet’ i vatandaşlığa geri aldı ve hem en sevilen hem de en nefret edilen şairinin Türk olduğunu kabul etti.
818 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.