Her eser kadim sanat yapısına konulan yeni bir tuğladır. Bu tuğlanın mevcut yapıya bir şeyler katabilmesi için, en az bütünleşmeye çalıştığı yapı kadar kuvvetli ve saf olması gerekir. Bu gerçekleşmediği takdirde, er geç bütünün ahenginden kopup düşmesi kaçınılmaz olur. Saflık yeni bir ateşle, kuvvet gelenekle elde edilir. Saman alevi değil, zaman alevi olmalı.
Sayfa 172 - Şule Yayınları Ağustos 2019Kitabı okudu
Romantik bir kitap olarak başlama izlenimi verse de toplumcu gerçekçi eleştirileri durumları da içinde barındıran bir kitap olarak her ikisini içinde barındırıyor. Bireyi, kişinin kafasının içindeki duyguları anlatan kitaplar benim için her zaman daha etkileyici olmuştur. Toplumdan, dünyadan bir şeyler bulunduran her eser benim için biraz değer
Ne yazik ki geç tanıştığım bir yazar oldu Hermann Hesse bundan dolayı kendime kızgın ve bu duruma üzgünüm fakat defarlaca okuyacağım bir yazar oldugundan artik son son derece eminim.
Uzunca bir süre etkisinde kalacaginiz bir eser olduğundan şüpheniz olmasin.Hani bazen güzel ve anlamlı bulduğumuz yerlerin altını çizeriz ya ben bu kitabın
Düşüncelerinizle barışık olmadığınız zaman konuşursunuz...
Yüreğinizin yalnızlığında barınamaz olunca da dudaklarınızda yaşarsınız; bir oyalanma ve eğlence olur ses.
İnancımızı kaybettik ve yaşamın amacını merak ederek etrafta dolanmaya başladık. Eğer sanat, arzuların boş yere dışa vurulmasından başka bir şey değilse, eğer din, sadece kendini kandırmaca ise, neye yarardı yaşamak? İnanç, bize her zaman her şeyin yanıtını vermişti. Ama hepsi de Freud ve Darwin'le birlikte lavabodan akıp gitti. Biz kaybolmuş bir halktık, hâlâ da öyleyiz.
Ahlakın Güzelleşmesinde Yeni Tarz: İmam Nursi Modeli
I. PSİKOLOJİNİN BUGÜNÜ
İnsan ruhunun derinliklerini ve zenginliğini tanıma çabası insanın yaradılışından beri vardır ve var olmaya devam edecektir. Psikiyatri ve psikoloji insanı ele alan diğer bilim dallarından farklı olarak ruh ve beden ilişkisinin getirdiği çelişkiye çözüm aramak
Kitabı daha rafta görüp satın almadan beynimde " evet, alman gereken kitap bu, nasıl olur da bunca iyi şeyler duyduğun Mario Mazzanti' nin kitaplarını okumamış olabilirsin?" diye kendime kızdım. Üç kitabını aldım. Bazı yazarlarda hangi kitabını önce okumam gerektiğini araştırırım ama Mazzanti de " Gördüğüne Asla İnanma "
"Reddettim" ve "Kabul Ettim"ler seni avam olmaktan ve anlayışsızlıktan kurtarmaz, toplumu da tanımalısın diyor, merhum Ali Şeriati...
Kitabın muhtevasına değinmeden önce akıllardan hiç eksilmemiş olan Ali Şeriati'ye dair bazı soruların cevabına değinmeyi borç bilirim kendime... Uzun süreden beri devam eden, sürgünlerle ve
İnsanlar bazen değişimi talep ederler. Neredeyse hiçbir zaman sanat talep etmezler. Neticede sanat, zorunlulukla ve zamanın kendisiyle şüpheli bir ilişki içindedir.
Sanat, ancak sevgiyle kuşatılırsa ışıldayabilir. Zenginlerin zamanının, eğitimlilerin ise parasının olmadığı bir dünyada sanat ancak sararıp solmaya mahkumdur. Fakat hiçbir zaman bu ödünç alınmış ihtişama boyun eğmez.
Zevk almak, çevreye ışık saçmaktır. Tüm dünyayı dert edinip düzeltmeye çalışmanın bir yararı yok; sanat olsun, ne olursa olsun, bir şey karşısında sevinç duyduğunuz zaman, dünyayı düzeltiyorsunuz demektir.
"O bizi dünyanın kötü şekilde hayal kırıklığına uğrattığı, normalde bizi ayakta tutan duygularımızın yanılsamalarına yenilip içine düştüğümüz karanlıkları çok iyi anlayan bir arkadaşa ihtiyacımız olduğu zamanlarda yönelebileceğimiz, onları dağıtacak az sayıdaki filozoftan biridir."
Bundan tam 205 yıl önce bugün dünyaya gelen Søren
Sanat yapıtları böylece sonsuzluğu çağrıştıran bir teşhirde sergilenirken, belli “dönem”leri (örneğin geç-modern gibi) algılayabilmemize rağmen zaman yoktur. Bu sonsuzluk duygusu galeri mekanına bir tür arafvari statü kazandırır; orada olmak için sanki önce ölmüş olmak gerekir. Gerçekten de orada burada duran sıradan bir nesne, hatta insanın kendi bedeni bile sanki bir fazlalıktır burada, davetsiz misafir gibidir. Gözler ve zihin girebilir de mekanı işgal eden beden olmasa da olur sanki, adeta incelenmek için orada duran kinestetik bir manken gibidir.