Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
240 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
Mutluluk kavramına yeni bir yaklaşım: Mutlusuzluk. Mutluluk, sahip olduğumuz şeylerin kaybı ile oluşurken mutlusuzluk ise, sahip olmadığımız şeylere sahip olamamanın getirdiği olumsuz duygular ile oluşur. Sürekli mutlu olma çabası içerisinde olan insanın mutsuz olması kaçınılmazdır. Mutsuzluk doğanın bir gereğidir çünkü doğada her şey bir dönüşüm halindedir. Bunun yanında sahip olmadığı şeyler için mutsuzluk duygusunu yaşadığını zanneden bir insan aslında yanılıyordur çünkü bunun adı mutsuzluk değildir. Sahip olduğumuz şeylerin artık bizim için bir anlam ifade etmemesi de mutlusuzluğa örnek sayılabilir. Her şeyin en iyisine sahip olma isteği, bu şeylere sahip olduktan sonra insanın hevesini kaçırıp onu büyük bir buhrana sürükleyebilir. Burada önemli olan: Kişinin elindekilerin kıymetini bilerek ihtiyaç durumuna göre yeni bir şeylere sahip olma isteğini sorgulaması ve ona göre de en uygun kararı vermesidir. Olayların bizde oluşturduğu etkinin olumlu mu yoksa olumsuz mu olacağını bizim o olaylara olan bakış açımızın belirlediğini biliyoruz. Bu sebeple bakış açımızı ne kadar genişletebilirsek olaylara da o denli farklı bir perspektiften bakacak ve hem daha mutlu olurken hem de çok daha doğru kararlar verebileceğizdir. Kitabı, gereksiz ifadeler barındırmaması ve literatüre yeni ve özgün bir kavram getirmesi yönüyle beğendimi belirtmeliyim. Mutluluk kavramına farklı bir gözle bakmak ve bakış açınızı genişletmek isterseniz bu kitabı okuyabilirsiniz. Keyifli okumalar dilerim
Mutluluğu Kaybettiğin Yerde Arama
Mutluluğu Kaybettiğin Yerde AramaBeyhan Budak · Sahi Kitap · 20214,332 okunma
280 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
BÜYÜLÜ NİSAN-kitap yorumu
Çok çok beğendiğim bir eserin incelemesini yapaktan dolayı çok mutluyum. Uzun zamandır okuduğum en iyi eserlerden biriydi sanırım. Yazardan okuduğum ilk eser olmasına rağmen dili çok akıcı geldi ve sanki daha önceden tanıdığım bir yazarmış hissi verdi bana. Konusundan kısaca bahsedersem; Lotty: İnsanların garip karşılayabileceği hareketleri olan,
Büyülü Nisan
Büyülü NisanElizabeth Von Arnim · İş Bankası Kültür Yayınları · 2021511 okunma
Reklam
·
Puan vermedi
Mutlu Olma Sanatı
Mutlu Olma Sanatı
Arthur Schopenhauer
Arthur Schopenhauer
Eğer Schopenhaure'in düşüncesini temel özelliklerine indirgersek, dört ana nokta ortaya çıkar. İlk olarak, Schopenhauer dünyanın temelinde bir "irade" olduğuna inanır. Bu irade, insanların içgüdüleri, arzuları ve acılarıyla ilişkilendirilir. Ona göre, insanlar sürekli olarak tatminsizlik ve acıya sürüklenirler ve
Mutlu Olma Sanatı
Mutlu Olma SanatıArthur Schopenhauer · Can Yayınları · 202013,1bin okunma
144 syf.
9/10 puan verdi
Hayatta başarılı olamadınız mı? Bize gelin, ölümünüzü başaracaksınız!
!spoiler içerir! Bazen neşe en büyük intihardır; Bir kitaptan fazlasıydı şu an bitirdiğim bu şey içimde bir şeyler de Alan ile birlikte o oluktan aşağı düştü belki de bilmiyorum. Kitabın başından beri neşe saçan o muhteşem çocuk babasına, annesine ve kimi zaman ağabeyine rağmen neşe saçan o çocuk onları mutlu ettikten sonra kendini tamamlayarak belki de onun için hayatın zirvesi olan bir anda vazgeçti her şeyden. İntihar Dükkânı İntihar malzemeleri satılan, insanları ölüme sürükleyen ve bundan zevk alan bir iş yeriyken bir anda neşe saçan bir yere dönüyor. Yani aslında tek çare ölüm değildir diyor kitap en büyük düşmanımız belki de ölümü bu kadar düşünmektir oysa ona karşı düşünülecek bir sürü şey var. Hala nefes alabildiğimiz düşüncesi bir şekilde mutlu olma çabası hatta en büyük sıkıntımız şu sürekli mutlu olmak için yaşıyoruz oysa ki sürekli mutlu olursak zaten ilk mutsuzluğumuzda bunun geçmeyecek bir duygu olduğunu düşünüp yıkılacağız ve ölmek isteyeceğiz. Her duyguyu sevin; mutlu da olun mutsuz da iyi olmakla uğraşmayın bırakın iyilik güzellik sizin için tüm duyguların bir karışımı olsun ve ölüm kendiliğinden gelsin onun gelmesinden korkmayın ve siz ona gitmeyin.
İntihar Dükkanı
İntihar DükkanıJean Teule · Sel Yayıncılık · 20207,2bin okunma
413 syf.
8/10 puan verdi
·
16 günde okudu
Gün Olur Asra Bedel, C.Aytmatov
Sadece tek bir gün koskoca bir asra nasıl bedel olabilir? Bir asırda 36.500 gün bulunmaktadır. Peki, 1 gün = 36.500 gün (1 asır) demek de ne oluyor? Matematik kurallarını alt üst eden böylesi bir kurguyu
Cengiz Aytmatov
Cengiz Aytmatov
yazıyorsa bu elbette mümkün. Matematik Bilimi’nin yapamadığını sihirli bir dokunuşla ‘’Edebiyat’’ yapar. Edebiyat, tam da bu noktada
Gün Olur Asra Bedel
Gün Olur Asra BedelCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 202145,6bin okunma
Yalnızca öptüm…
Dudaklarım gerisin geriye çekildi; ağdalı bir sıvının ağır ağır örttüğü, korkunun biçim kazanıp ayağa kalktığı ve ‘hey bana bir şeyler söylemenin vakti geldi’ dediği zamanlarda bekledim seni; gözlerimi kapadım. Bekledim. Beklerken, özlemenin hangi geçitleri geçilmez kıldığını, hangi duyguların insanı hayata kazandırdığını, basite indirgenmiş
Reklam
_Derin acılar, insanı seçkinleştirip diğer insanlardan farklı kılar. _Wagner, çok derin acılar çeken biri – diğer müzisyenlerden üstün yanı da bu. Her alanda Wagner'e ve bestelediği müziğe hayranım. _Derin acılar çekmiş her insanın ruhsal iğrençliği ve gururu, bir kişinin ne kadar acı çektiği, neredeyse onun değer dizgesi içerisindeki yerini
Sadece öptüm
Dudaklarım gerisin geriye çekildi; ağdalı bir sıvının ağır ağır örttüğü, korkunun biçim kazanıp ayağa kalktığı ve ‘hey bana bir şeyler söylemenin vakti geldi’ dediği zamanlarda bekledim seni; gözlerimi kapadım. Bekledim. Beklerken, özlemenin hangi geçitleri geçilmez kıldığını, hangi duyguların insanı hayata kazandırdığını, basite indirgenmiş
64 syf.
·
Puan vermedi
Yorgunluk Toplumu
Yorgunluk Toplumu
Byung-Chul Han
Byung-Chul Han
Han'ın "Yorgunluk Toplumu" adlı eseri, günümüz toplumunun karmaşık ve hızlı tempolu yapısının bireyler üzerindeki etkilerini derinlemesine ele alır. Kitap, insanların yaşadığı sürekli stres, rekabet ve başarı baskısı gibi faktörlerin neden olduğu yorgunluğu incelerken, aynı zamanda geleneksel disiplin ve denetim
Yorgunluk Toplumu
Yorgunluk ToplumuByung-Chul Han · Açılım Kitap · 20151,026 okunma
Yeni Diyalektik
_Tanrı, ilk ateisttir. Ateistler _Tanrı, ilk masondur. Masonlar _Orospu çocuğu. Marques de Sade _Herkesin tanrısı kendine benzer. Yamyamların tanrısı bir yamyam; savaşçıların tanrısı bir savaşçı; hırsızların tanrısı hırsız; aşıklarınki de aşk tanrısı olacaktır. Ralph Emerson _Trakyalılara göre tanrı, sarışın ve mavi gözlüdür. Öküzlerin elleri
Reklam
_Küçük kılıbık adam. Korktuğun için bağırıyorsun. _Ben kim oluyorum ki kendi görüşüm olacakmış. reis ne derse o’dur. _Düşüncelerinin yanlış olup olmadığını sormadın kendine hiç? _20 yıllık olayları anımsayacak beynin yok, bu nedenle, iki bin yıl öncesinden aptalca dini sözlerini tekrar söylüyorsun. _Beni ahlaksızlıkla suçlarken doğrudan
Mutsuzluğumun kaynağı belkide sürekli mutlu olma çabası… İnsan bu sürekli mutlu olamazki hayatın amacı da bu değil zaten
160 syf.
·
Puan vermedi
Sisifos Söyleni
Sisifos Söyleni
Albert Camus
Albert Camus
Albert Camus, 20. yüzyılın en etkili düşünürlerinden biridir ve 2. Dünya Savaşı'nın acılarını bizzat yaşayan biridir. 1940 yılında yayınladığı "Sisifos Söylemi" adlı eserinde absürt kavramını ortaya atmıştır. Sisifos, Yunan mitolojisinde yer alan bir figürdür ve sonsuz bir cezaya mahkum edilmiştir. Sisifos, kayayı
Sisifos Söyleni
Sisifos SöyleniAlbert Camus · Can Yayınları · 20158,4bin okunma
Birey ve Toplum
İNSAN, doğanın ürkütücü gücüyle baş edebilmek için diğer insanlarla bir araya gelerek toplumları oluşturmuştur. Ancak, toplumlar geliştikçe insan da giderek doğadan kopmuş ve bunun yarattığı yalnızlığı giderebilecek yeni bir beraberlik bulamamıştır. İnsanın kısa bir süre için de olsa doğayla yeniden baş başa olması, onu eski bir dostla
_Mustafa Kemal, bir Türk’tü; Türk olmaktan gurur duyuyor; “Türkiye Türklerindir” parolasıyla yaşıyordu. Ne Tanrı’dan, ne bir kişiden ne de kurumdan çekinmeyen, tam bir devrimciydi. Onun için resmi ya da kutsal olan hiçbir şey yoktu. Türkiye’yi Padişah’ın ehliyetsizliğinden ve despotizminden olduğu kadar, yabancıların pençelerinden kurtarmakla
177 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.