Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Kadın işgücü ucuz: "İşçi yevmiyesi gayet mütahavvil (değişken) olup 1913'te 4 ila 17,5 ve 1915'de 4 ila 19,6 kuruş arasında tehalüf ediyor (inip çıkıyor). 1913'te 7 şubede gündelik 10 kuruştan aşağı bulunuyor ki, bunlarda şekercilik, konservecilik, senayii nesciye (dokuma), sigara kâğıdı fabrikaları gibi en çok kadın işçi istihdam eden müessesattır. Tütün şubesinin de bu meyanda bulunması lâzımdır." "Herhalde en az yevmiye en çok kadın işçi kullanan ipek ve tütün fabrikalarında tediye olunuyor." (a.b.ç.) (a.k., s.23)
Sayfa 49 - Köxüz YayınlarıKitabı okudu
Ch. Comte: "Bazı işçiler de bina inşasında kullanılıyor; kimi taş çıkarıyor kimi taş taşıyor, kimi taşa biçim veriyor kimi onu yerine yerleştiriyor. Her biri elinden geçen parçaya belli bir değer katıyor; emeğinin ürünü olan bu değer onun mülküdür. Yaratır yaratmaz bu değer toprak sahibine satıyor ve o da bunun karşılığını yevmiye ve yiyecek
Sayfa 119 - 120Kitabı okudu
Reklam
"İlk buluşmaları, haliyle Tahir'in mahalle hudutlarının birkaç sokak dışındaki tek göz evinde gerçekleşti. Sabahın körüydü. Tahir fırına hasta olduğunu söylemişti, Funda ise annesine açıköğretim lisesi sınavlarına gireceğini. Tahir yalan söylemişti, Funda ise doğru. O yüzden Tahir sadece bir günlük yevmiye, Funda ise lise diplomasını kaybetti..."
Otomobil önünde on beş dakika bekleyen bir mankenin aldığı ücreti, o otomobilin fabrikasında çalışan bir işçinin iki yüz kırk ayda alması içler acısıdır. Çim sahada krampon içerisinde doksan dakika terleyen bir çift ayağa verilen primle pamuk tarlasında kara lastik içinde doksan gün terleyen bir çift ayağa verilen yevmiye arasından binlerce yılın emeği geçer. (...) Malın servet'in belirli kişilerin elinde toplandığı her düzen Ebu lehep düzenidir.
Gelirin her zaman iki bileşenden oluştuğunu hatırlatmakta yarar var: Bir yanda emek geliri (yevmiye, ücret, ikramiye, ücret dışı emek gelirleri vs. ve emekle ilişkilendirilen, hukuki biçimi ne olursa olsun her türlü hakediş); diğer yanda sermaye geliri (kira, kâr payı, faiz, kâr, artı değer, gayrimaddi hak ödemeleri -royalties- vs. ve toprak, gayrimenkul, finansal ürünler, endüstriyel donanım vs. cinsinden ve yine hukuki biçimi ne olursa olsun sahip olunan sermayeden elde edilen gelirler).
Yediğimiz Hamsinin kilosu 10 TL. Hamsiyi Mangal yapmaktan yediğimiz Soruşturmanın cezası 3 Yevmiye=385 TL. "Bir daha görevde hamsi yersem. Gözüm kör olsun"
Reklam
Murat Uyurkulak
_ Kaç yaşındasın sen... _16 abi... _kaç para alıyorsun burdan ? _Yevmiye 25 lira abi... _Kaç saat çalışıyorsun günde? _ 12,15,18... gününe göre değişiyo abi... _ Peki bu meyhaneye kaç yaşın üzerindekiler girebiliyo? _ 18 abi... _ Yani senin yaşındakileri kapıdan sokmazlar demi ? _ Sokmayız abi... Komünistin cenazesini kaldırınca komünist damarı kabarmıştı hocanın belliydi...Bize döndü. ......Görüyorsunuz de mi? İçki içmek için 18' den büyük olacaksın, ama üç kuruşa on sekiz saat komilik yapmaya gelince yaşı yok...
Boşaltma işlemi için bir buçuk frank gibi iyi bir yevmiye alan dok işçileri, işlerini devrettiklerine elli sent veriyor, böylelikle kıllarını kımıldatmadan bir franklık komisyonu cebe indiriyorlardı.
Sayfa 219 - Can Yayınları - Kasım - 2010Kitabı okudu
"... Esir düşen Bizans askerleri, görülmemiş bir olay olarak, günde 6 akça gibi yüksekçe bir yevmiye ile şehrin imarında çalıştırıldı. İnşaat bitince bu askerler, biriktirdikleri parayla hürriyetlerini satın aldılar. Fatih, mağlûplara böylesine şefkatli davranmıştı. "
Sayfa 56 - Ötüken Neşriyat
Adalet sadece bir kadın ismi olmamalı
Otomobil önünde on beş dakika bekleyen bir mankenin aldığı ücreti, o otomobilin fabrikasında çalışan bir işçinin iki yüz kırk ayda alması içler acısıdır. Çim sahada krampon içerisinde doksan dakika terleyen bir çift ayağa verilen primle, pamuk tarlasında kara lastik içinde doksan gün terleyen bir çift ayağa verilen yevmiye arasından binlerce yılın emeği geçer.
Sayfa 15 - mgv
Reklam
Fatih Sultan Mehmed Han'ın vakfiyesinde ise, Müslümanların nazarlarının, çirkin bir manzarayla rahatsız olmaması için şu hizmet düşünülmüştü; "Gayr-i menkûlatımla elde edilecek gelirle; İstanbul'un her sokağına ikişer kişi tâyin eyledim. Bunlar ki, ellerindeki bir kap içerisinde kireç tozu ve kömür külü olduğu hâlde günün belirli saatlerinde bu sokakları gezerler. Bu sokaklara tükürenlerin, tükürükleri üzerine bu tozu dökerler ki, yevmiye 20'şer akçe alsunlar.
Lağımcı
Kendisine bir ekmek kapısı arayan bu eski zangoç tünel kazma işinde maharetli olduğunu düşündüğünden dokuz akçe yevmiye ile lağımcı ocağına yazıldı. Birçok kale muhasarasına katılıp yerin altından surların dibine doğru lağım kazmayı, barutu ateşleyecek fitili hesaplamayı, tünelin çökmemesi için nerelere payanda konması gerektiğini öğrendi.
En dramatik örnek olarak, Hindistan'ın ham pamuğunun 6.800 milden daha uzun bir mesafe kat ederek Bombay'dan Lancashire fabrikalarına ihraç edilmesini, orada, Bombay'daki fabrika işçilerine göre dört ile beş kat daha fazla yevmiye alan işçiler tarafından kumaşa dönüştürülmesini ve o kumaşın 6.800 mil yolu geri kat edip Bombay'da aynı ham pamuğu üreten ziraatçılara satılmasını gösterebiliriz.
Sayfa 348 - İstanbul Bilgi ÜniversitesiKitabı okudu
Hizmet ve yevmiye degiştokuşunda işçinin ortağı olmayan patron onun düşmanıdır.
339 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.