Popüler olan her şeyden uzak kaldığımı burda takriben 85-90 kez belirtmişimdir. Bundan mütevellit bu kitap çıkar çıkmaz okuyup aradan çıkarmak istedim. İncelemeye de kitabı alış hikayemle başlamak istedim.
Her zaman gitmiş olduğum sahafa gittim. Kitabı alırken orda bir baba bir oğul muydu yoksa bir dede bir torun muydu tam bilmiyorum; "Yeni
1000kitap'ta önceden düzenlediğim Proust etkinliğinden sonra ikinci kitap okuma etkinliğimi Tolstoy’un kitaplarını okumak isteyenler ile resmen başlatıyorum.
2021 yılını kendi adıma Tolstoy yılı ilan ettiğim için bu yolda benle birlikte onun kitaplarını okuyacak arkadaşlar çıkar ve bana eşlik etmek isterler diye 1 yıllık bir okuma etkinliği yapma
1900 lü yılların başında yayınlanmış olan bu kitap, Fransız yazarın o dönemdeki Fransız halkının yaşadığı sorunları temel alarak, bu sorunların hepsini tembellik ve iradeyle alakalı zeminlere oturtup, çözümüne ilişkin tezler sunmuştur. Kitabı okurken en çok içerlediğim nokta ise 1900 lü yılların Fransa'sında var olan yozlaşmaların, günümüz
Basitçe açıklayacağım.
Filistin 1900'lü yıllarda Hıristiyan, Yahudi ve Müslümanların ortak yaşadığı bir alandı.
Hıristiyanlar ve Yahudiler oldukça azınlıktı.
Nazi zulmünden kaçan Yahudiler, 1947'de Filistin'de yaşayan akrabalarının yanına gitti.
Bir yıl sonra sokak savaşları, eylemler olmaya başladı.
İsrail işgalci Yahudileri
Abdülhamid katiyen zalim değildi.
Adına ve hatırasına eklenen “Kızıl Sultan” lâkabı tarihin en büyük yalanı. Boğdurulup yok edilen devrimci talebeler masalı yalan, çuvallara dikilip Boğaz’ın sularına atılan saraylı kadınlar hikâyesi yalan! Tam tersine… Abdülhamid şiddetten nefret ederdi. Tahammül edemezdi kan akmasına, maddî eza duyardı. Nefret
ÜSTELİK TEHLİKELİ BİR ADAMMIŞIM! BİR HALK DÜŞMANIYMIŞIM!
Uzun kışlar biriktirmiş Kırgızistan platoları. Pek çok savaş görmüş bir halk, gidipte dönemeyen erler, yiğitler. Kıt kanaat geçimin perde arkasında ihtiyar bir adam. Kış dağların sırtından inmeye pek niyetli değil. Oysa kış baba sever imiş platoları, o halkı. Ancak savaş bereketi de alıp
Ay Sarayı Paul Auster'ın 1989'da yayınladığı 4'üncü (Farklı isimde çıkardığı bir kitabı daha vardı hatırlarsınız) kitabı. Hayatını anlattığı kitap dışında ,
Aziz Nesin'in doğumgünü 20 Aralık 1915. Bu yıl 107 yaşına basacak büyük yazar. Düşündüm ki bana okuma alışkanlığı kazandıran bu büyük aydın için bir okuma etkinliği yapalım. Şöyle aramızda. Aybaşında başlayalım, yılbaşında bitirelim. Böylece bir kez daha anmiş oluruz.
Katılmak isteyen olursa kitap ismiyle birlikte lütfen belirtsin...
1-
Sanşiro romanı ile sınırlı olmayıp, Soseki’nin hayatına, külliyatına ve fikriyatına dair pek çok mevzuyu kapsayacak şekilde yazarın romanlarında da umumiyetle odak noktası olan Doğu-Batı düalitesinin perspektifiyle değerlendirilip öyle ele
Bugün sizler ile Oscar Wilde'ın 1891 yılında yayımlanan felsefi romanı Dorian Gray'in Portresi’ni incelemek istiyorum. Biliyorum, içinizden: “Ya arkadaş, sen de yemiyor, içmiyor habire okuyor ve üstüne bir de inceleme yazıyorsun!” dediğinizi duyar gibi oluyorum. Ne yapayım, bunlar hep eskiye dair okuduklarıma olan paylaşım ya da incelemelerim
Hüseyin Rahmi Gürpınar'ın okuduğum bütün kitaplarını gerçekten çok seviyorum, normalde Gönül Ticareti'nin incelemesini yapmayı düşünmüyordum öykü kitabıdır, okurken keyif alırım geçerim diyordum ama asla öyle bir etki bırakmadı bende. Ya öykü kitabı dediğin şeyin içinde bir tane de olsa sıradan, beğenilmeyen bir öykü bulunur. İlk defa bu kadar kusursuzunu okudum.
İçindeki her bir öykü müthiş yazılmış. Genel olarak yazarımız kadın hakları, cinayet, yargılama ve gönül işleri üzerine yoğunlaşmış ve o kadar güzel bir şey ortaya çıkmış ki... Hüseyin Rahmi bütün kitaplarında 'medeniyet' kavramına ve bunun gerekliliğine değiniyor, bu kavramı kadın hakları ve cinayetleriyle harmanlıyor bu kitabında. Ve bir adam olarak yıl daha 1900 bile değilken bu tarz şeyleri yazması, anlatması ne kadar mükemmel bir yazara sahip olduğumuzu gösteriyor bize. Lütfen değerini bilelim, okuyalım, okutalım Hüseyin Rahmi Gürpınar'ın kitaplarını... İyi okumalar...
"Niçin bu cinayetler bu kadar sık oluyor? Çünkü katil hafif bir cezayla, yahut da cezasız kurtulacağından emindir."