Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Evlenmeden önce ilim öğrenin...
Hz. Ömer (r.a) bu vecizesinde evlenme kişiyi ilimden alıkoyar, demek istiyor. Gerçekten çoluk, çocuk, geçim telaşı ilme engeldir. Aslında ilim öğrenme yaşı buluğa ermeden önce olmalıdır. 4-16 yaş arası eğitime en elverişli dönemdir. İyi bir programla 12 yıllık bir süre içerisinde üniversite mezunu olunabilir. Nitekim Birleşik Arap
Sayfa 65 - Ramazanoğlu, Mahmut Sami, Hz. Ömer'ul-Faruk (ra), Erkam Yay. Ist. 1983, s.146Kitabı okudu
Sen. Makinenin başındaki adam, atölyedeki adam. Yarın sana su boruları ve yemek kapları yapmayı bırakıp miğferler ve mitralyözler yapmanı emrederlerse, yapacağın bir tek şey var: HAYIR de! Sen. Tezgâhın ardındaki kız ve büroda çalışan kız. Yarın sana el bombalarını doldurmanı ve keskin nişancı tüfeklerine dürbün takmanı emrederlerse, yapacağın
Sayfa 36 - e-kitapKitabı okudu
Reklam
AKINCILAR ?..
*Gaza kim ettiler Allahu ekber Dediler her nefes Allahu ekber* Aşıkpaşazâde'nin, dillerinden bir nefes dahi Allahu Teâla'yı düşürmeyen ve onun uğrunda gazâdan başka bir iş düşünmeyen yiğit dilâverler diyerek övdüğü Osmanlı akıncıları, hafif süvari birliklerindendir. Temelinin Osman Gazi zamanında Köse Mihal tarafından atıldığı rivayet olunur. Uç
Sayfa 61 - Kartal Kanatlı YiğitlerKitabı okudu
Sen. Makinenin başındaki adam, atölyedeki adam. Yarın sana su boruları ve yemek kapları yapmayı bırakıp miğferler ve mitralyözler yapmanı emrederlerse, yapacağın bir tek şey var: HAYIR de! Sen. Tezgâhı ardındaki kız ve büroda çalışan kız. Yarın sana el bombalarını doldurmanı ve keskin nişancı tüfeklerine dürbün takmanı
-Neden bugün bir İmam-i Gazali, bir Muhyiddin-i Arabî çapında bir düşünür, bilgin ve dehadan Arap topraklarında eser yoktur? -Neden Mevlânâ, bir Fuzûlî, bir Şeyh Gâlib, bir Nef'î, bir Bâkî çapında olmasa bile onun eteklerine ulaşmış bir şair, bir ruh eğiticisi Türk ülkesinde boy göstermemektedir? -Hâfız’ın, Sâdî’nin, Attar'ın ülkesi İran'daki bu ölüm sessizliğinin sebebi nedir? -Bir İmam-ı Rabbâni yetiştirmiş bir Hindistan, neden bugün en çorak bir ruh iklimi halindedir? -Hatta son büyüklük hayalleri gibi görünüp çekilen İkbal'ler, Yahya Kemal'ler ayarında veya onlara yakın düşünür ve şairlerin nesli neden kesilmiştir?
Sayfa 103Kitabı okudu
Şiir bir konuşmadır, güzeli güzel, çirkini çirkindir. Şiir okumak ve yazmak haram değildir. Eğer içinde müstehcenlik ve Allah'a isyan ve kötü ahlakları ifşa, yalan ve iftira ve zalimleri medh-u sena yoksa. Resulullah, ensar soyundan gelen Sabit oğlu Hasan'a şiirleriyle küfretmemeyi emir buyurmuştur. Şairlerin medh-u senada aşırı gitmeleri her ne kadar yalansa da haram olan yalan sınıfına girmez. Şair Mütenebbi'nin, “Elinde ruhundan başka bir şeyi yoksa cömertlik için ruhunu verebilir, onu isteyen Allah'tan korksun" sözünde cömertliğin son derecesini vasfetmek için yaptığı mübalağa vardır. Resulullah bunun gibi şiirleri men etmemiştir. Resulullah, "Deve inlemeyi ve bağrışmayı bırakmadıkça Arap şiiri bırakmaz.” (Tirmizi) buyurmuştur.
Sayfa 128Kitabı okudu
Reklam
Arapların en önemli toplumsal kurumlarından biri aileydi. Batı'da bu konuda çeşitli ve farklı görüşler yaygın olduğuna göre, bu aile hukukuna kısaca göz atmak yerinde olacak. Kadınların Muhammed döneminde, daha sonraki dönemlere kıyasla çok daha gelişmiş bir sosyal konuma sahip olduklarını hemen başta söyleyelim. Daha sonraki dönemlerde kadınların aleyhine yönelen olumsuz gelişmede Türk ve İran etkisinin yanında, hareminde önemli bir rol oynadığı kesindir. Örneğin İslamiyet’in ilk yüzyıllarında kadınların peçe taktırma, onları kendi kocaları dışındaki erkeklerden tamamen uzak tutma adeti yoktu. Daha önce adı geçen Ebu Hanife gibi Arap bilginleri, kadınlara yargıçlık (kadılık) görevinin bile verilebileceği görüşünü savunmuşlardır. Ayrıca bilimsel alanlarda incelemeler yapan ve dersler veren kadınların var olduğunu biliyoruz. Kadınların çok özgür bir hayat sürebildikleri Kurtuba Sarayında birçok şair kadın yaşamaktaydı.
Ne Araplık, ne de Türklük kalacak aç gözünü! Dinle Peygamber-i zîşânın ilahî sözünü. Türk Arapsız yaşamaz. Kim ki? Yaşar? Der delidir! Arap’ın, Türk ise hem sağ gözü, hem sağ elidir. Her ne kadar Şair Mehmet Akif “Arapsız Yaşanmaz” şiirinde böyle diyorsa da, Neyzen Teyfik de şöyle diyor: Ulu Tanrım, bu Arap açmazı Türkü yendi. Tam bin üç yüz sene biçareye Müslim dendi. Aslı yok, astarı yok, esteri yok, kervanı var. Aklı yok, rehberi yok, varlığı yok, şeytanı var.
Sayfa 117Kitabı okudu
"İçimdeki hâceti bilmedesin, sen onu dilimle ifadeden münezzehsin" ^^Arap Şair Safiyyüddin el-Hillî
Sayfa 257 - Sükût Tesellisi
"Onun sesi kuvvetlice çöken gece gibidir Kuşların toplanıp göğe yükselmesi gibidir Ya da gümüş bir nehirde süzülen tekne gibi Yatağına dökülen deniz suyu gibi. Sesi, kalbime şifa getirir" Fransız Şair Paul Giraldy Umm Kulthum için yazmış.
Sayfa 56 - AvestaKitabı okudu
Reklam
Dilimiz
. Bakalım dilimizde neler görünür: Okuyup, anlamak yazmaktan güctür. Yazan düşünmeden yazsa da bile Okucu beş on gün gerek düşüne Ki anlasın bu söz Arap mı, Fars mı? O, ki kaldı manâ... Anlayan hanı
Hangi şairler mesela ?
Bizim şeriatçımız ise 20. yüzyılın ikinci yarısı içerisinde bile hâlâ Kuran’ı Türkçeye çevirtmenin kâfirlik olacağı kanısından kurtulamamıştır. Bu kör inanca saplı nice "milli şair" ve "yurtsever insan" diye bağrımıza bastığımız ve adlarına heykeller dikip okullar açtığımız kimseler, Türkçenin ve dolayısıyla Türklük benliğinin kundakçısı olmuşlardı.
Sayfa 367 - 1) TÜRK ŞERİATÇISININ TÜRKÇEYİ İHMAL GELENEĞİKitabı okudu
“Bir arap şair şöyle demiş, savaşta yenilen halkına: Ağlamayın, ağlamayın, acınız azalır!”
Beşar Bin Burd, âmâ Arap şair...
İnsanlar, kulağım bedevi kampındaki bir kıza âşık! Çünkü bazen kulak gözden önce âşık olur.
Şahname
Malum olduğu üzere İran'ın efsanelerle karışık kıymetli bir tarih kitabıdır. Denilebilir ki İslam harsına ve Arap istilasına karşı İran dilini batmaktan kurtaran bu eserdir. Firdevsi Şahnamesini yazmasaydı Farisi ortadan kaybolacaktı ve İranlılar kendi tarihlerini o da kısmen Yunanlı Heredottan, Ksenofondan okuyacaklardı. Evet bu bariz bir hakikattır. Şahname olmasaydı, bugün Suriye'de, Mısır'da, Fas ve Irak'ta olduğu gibi İran'da da Arapça konuşulacaktı. Milliyetperver şair, bu tehlikeyi tam zamanında sezdi, muazzam eserini yazdı, milletinin dilini ölümden kurtardı. Onu, bu yüksek hizmete sevk eden bir Türk Gazneli Sultan Mahmut'tur. Demek ki bugün İran, kendi dilini bir Türk'e medyumdur.
Sayfa 277Kitabı okudu
491 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.