Herkese Merhabalar!
Beyaz Zambaklar ülkesinde kitabını henüz bitirdim ve bilgiler tazeyken söze hemen başlamak istedim zira kitabı okurken inceleme yapacağım anı sabırsızlıkla bekliyordum.
Kitap Grigoriy Petrov'un 1920'li yıllarda yazmış olduğu bir kitap ve kitapta Findanliya'nın kuruluşunu bataklıklar ülkesi bir ülkenin Beyaz zambaklar ülkesine
¶¶Nasıl olur da insanlar bu kadar yüzeysel ve sığ yaşar;hissetmekten, gerçek duygulardan uzak. Benim gördüğümü onlar neden göremiyor? ¶¶(Arka kapaktan)
Elif Doruk
Bir şiir kitabına inceleme yazmak hayli zor ve meşakkatli bir iştir. Böyle düşünürken bir şairin kaleminden kağıda düşen mısralara hayran olmamak elde değil.
Belirttiğim üzere erkenden
Ahh! Virginia... Neden bu kadar zor olmak zorunda bırakıldın sen. Neden?! Betimlemelerin nokta koymaya kıyamayışların beni o kadar zorladı ki, bu sefer yarım bırakmaya kıyamadım. Bazı paragrafları başa dönüp okumak zorunda kaldım. Hak verilmeli ki bir cümle bile paragrafla eş değerde :)) Aslında Deniz Feneri Virginia 'nın yaşadığı ailenin bir
“Aslında o kadar da önemli biri olmadığımızı anladığımızda neden üzülüyoruz ki?” diye sormuştu o gece. “Bunun temel bir aydınlanma anı olması gerekmez mi? Hepimizi önemli insanlar olduğumuza inandırdılar. Sonra da çekip gittiler.”
Asıl adı Jean Iris Murdoch, İrlandalı filozof yazardır. 20. yüzyılın en zeki ve üretken yazarları arasında sayılan Iris Murdoch Komünist Parti'ye girdi ve klasik Edebiyat diplomasını aldı ve 1940'lardan sonra Londra'ya yerleşip Ekonomi Bakanlığına çalıştı. Komünistlerin siyasi tutumlarından hayal kırıklığına uğrayarak partiden ayrıldı. II. Dünya
Öncelikle kitapta yazarın biyografisinin yer almamasına çok şaşırdım. Her yerde dillendirdiği gibi; Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden ikincilikle mezun olduğunu ve TUS’ta 7 kez derece yaptığını kitabında da belirtmesini beklerdim. 100’den fazla makalesi olduğunu ve AR-GE çalışmalarına yıllarını verdiğini de eklemeden geçmeyelim. Kendisiyle
Bir ulusu enkazdan alıp çağdaş medeniyet seviyesine çıkaran, en azından çıkarmaya çalışan, yüzde doksanindan fazlası işgal edilmiş bir ülkeyi örgütlereyek, kimsenin olmaz dediğini başarıp ülkesinin her bireyini kulluktan insanlık seviyesine çıkaran, iyi bir komutan, kurnaz bir politikacı olan, Mustafa Kemal Atatürk hakkında yerli, yabancı birçok
Bizler inançsız yaşayamayan küçük şeytanlarız ve dünyamız da tarih öncesinden bugüne müşterisi hiç eksik olmayan bir inanç pazarı. Hal böyleyken, dört bir yandan ruhumuzu ve eylemlerimizi kuşatan bir imanın içine doğan biz aciz kullar, nasıl düşünebilirdik ilahsız bir kozmos’u. Payımıza düşen neydi? Ya komşuların mabuduna inanacaktık kati suretle
Aslında o kadar da önemli biri olmadığımız ortaya çıktığında neden üzülüyoruz ki , bunu temel bir aydınlanma anı olarak ele alabilsek daha iyi olmaz mı?
Ahlat Ağacı