Büyük Okyanus'taki Samoa Adası'nda ilkel bir ortamda büyüyen Tuiavii isimli bir adamın gözünden günümüz modern insanını bambaşka bir bakış açısıyla anlatan bir kitap.
Tuiavii, modern Avrupalı insan modelini kendi bakış açısıyla bazen gereksiz bazen haklı bir biçimde eleştiriyor. "Düşünmek" terimini yanlış bir anlayışla değerlendirdiğini düşünüyorum. Tuiavii modern insanı sinema kültürü yüzünden gerçeklikten kopmaya çalışıp sahte bir dünyaya bağlı kalmakla suçlar fakat kendisi düşünmeyi bir hastalık olarak görmektedir. Bazen nadir de olsa belli konularda çok düşünmeyip zamana bırakmak gerekir fakat düşünmek çoğu yerde insanı yanılgılarından ve sahteliklerden kurtarır, bu durum bazen canını yakacak olsa da. Aynı şekilde "kitap" kavramını da yersiz bir şekilde eleştirdiğini düşünmekteyim, zaten kitabı okurken böyle bir eleştiriye rastlamak biraz gülünç oluyor. Buna rağmen her şey bir yana; Tuiavii'nin kapitalizm, insanlar arasında hırs çatışmaları, köylü ve kentli arasındaki hiyerarşi hakkındaki düşüncelerine bir noktada hak vermek lazım.
Günümüz modern insanı hakkında yazılan birçok eser olmasına rağmen bunu aşırı doğal ve ilkel bir çevrede yetişmiş bir adamın gözünden okumak farklı bir bakış açısı kazandırıyor. Çok vaktinizi almayacak 100 sayfalık ideal bir kitap.
Göğü Delen AdamErich Scheurmann · Ayrıntı Yayınları · 202013,9bin okunma
_Yaşam, ufacık şeylerden, küçük mutluluklardan oluşuyor. Hiçbir şey büyük ve kutsal değil. O yüzden sözde büyük olan şeylere ilgi duyarsan yaşamı ıskalarsın. Yaşam bir bardak çayı yudumlamak, bir dostla sohbet etmek, sabah yürüyüşe çıkmaktır, ama illa belli bir yere doğru değil, amaçsız, son belirlemeden hareket etmektir. Böylece herhangi bir
"Bir yüzyıl daha öğütülüp çalkalandı; olan bitenler insanların isteği doğrultusunda bulandırıldı - ne kadar eskiyse o kadar zengin ve anlamlı bulundu. Bazı hafızaların ürünü olan kitaplarda, dünyayı kateden en güzel zamandı - eski zamanlar, neşeli, tatlı ve basit zamanlar, sanki zaman genç ve korkusuzmuşcasına.
Yüzyılın sınırını düşe kalka
30 is loadingi hissederken mutlu olan var mı acaba, neyse ki kabre koşar adım gidiyoruz artık bundan sonrası. Artık düzeltemediğim şeyler için daha erken vakit var hallolur gibi cümleler kuramayacağım lügatten birden çıktı. 26 yılda yirmi altı şey öğrenmiş miyimdir acaba, sanmam. Sadece tek bir şey farkettim sanırım 6 yaşımdaki benle 26 olan ben
Merhum Üstad Sezai Karakoç’un 1966 yılında Varto’da meydana gelen şiddetli deprem münasebetiyle kaleme aldığı yazısı, ne kadar da güncel:
Üstad Sezai Karakoç’un yazdığı “Varto’da Deprem” başlıklı yazıyı önemine binaen olduğu gibi siz değerli okuyucularımla paylaşmak istiyorum.
Ölenler, sonsuzluğun üstünden eğilerek çocuklarının, annelerinin,
Sonunda bitirdim. Uzun zamandır okumak istediğim ama kendimi hazır hissetmediğim için bir türlü başlayamadığım bir kitaptı.
Karamazov Kardeşler çok derin bir kitap olduğu için incelemeye nereden başlamam gerektiğine karar vermekte epey zorlandım. Ancak öncelikle bu incelemenin bolca spoiler içereceğinden bahsederek başlayabilirim.
Rus edebiyatı her zaman ilgimi çekmiştir. Günümüze kadar bir çok harika eserler bırakılmıştır bize. Suç ve Ceza, Anna Karenina, Ölü Canlar, Karamazov Kardeşler, Savaş ve Barış ve benim favorim, en sevdiğim roman Oblomov... Suç ve Ceza da başlarken eserden tamamen emin okuduğum muazzam bir roman. Kesinlikle tavsiye ediyorum.10/10 Buraya Suç ve Ceza
İnsanlar neden evlenir?
Evli çiftlere bu soruyu sorsanız herkesin kendince bir cevabı vardır. Aşık olmuştur, çocuk yapmak istiyordur, psikolojik ya da ekonomik anlamda desteğe ihtiyacı vardır vs vs... Peki gerçekten bu saydıklarım evlenmek için yeterli sebepler midir?
Yazara göre evliliğin yasal tanımı "İki kişinin mal varlıklarını ortak bir
_Önerme (Görüş, düşünce, fikir)_
_Mantıkta, doğrulanabilir ya da yanlışlanabilir ifadelere denir. En az iki terimden oluşan, içinde en az bir yargı ve bir doğruluk değeri taşıyan cümlelerdir. Soru ve emir tümceleri önerme olamaz çünkü bir soru ve emir doğruluk ifade etmez. Önermeler bir yargı bildirmelidir.
_Önerme Türleri_
_1- Nitelik bakımından: