Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Mahremim, canım, cananım, efendim!.. Seni ben nimete erişmeden, daha Allah’ın elçisi olmadığın zaman sevdim. Gözümde nurum, gönlümde sürurum idin. Bilesin ki dünyamı nurunla aydınlattığın her bir saniyeden bir asır kadar huzur duydum. Seninle geçen çeyrek yüzyıla şükürler olsun…
Sayfa 254 - Kapı YayınlarıKitabı okudu
VEYSEL EFENDİ - Tekrar tekrar af dilerim, efendim! Hanımımız biraz sinirlidir, geceleri uyuyamaz. ORHAN - Hasta mı yoksa? VEYSEL EFENDİ -Hayır efendim sinirli... ORHAN - Biraz da yüz bulmuş soyundan galiba, dilediğini istemeye alışık. VEYSEL EFENDİ - Öyle değil, efendim, dedim ya, içi rahatsız...
Reklam
Biz iyi müslüman olarak nasıl yaşamalıyız? "Aklımı kullanırım efendim!" Aklını öyle gelişigüzel kullanamazsın. Hintli de aklını kullanıyor, öküze tapıyor. Neden tapıyorsun bu öküze? "Canım ne mübarek hayvan, bak tarlaları sürüyor bereket sembolü!" Zavallı hayvan işte! Bir şey söylesen, yanında bir şey yapsan iki saat sonra başını çevirir. Bunun öyle tapılacak bir tarafı var mı? Anlatamazsın!
Sayfa 210Kitabı okudu
Belki de Sevgiliye hiç Ulaşmayacak bir Mektup ;(!)
UNUTMADIM Çenendeki çocukluktan kalma haylaz bıçak kesiğini, yokuş aşağı giderken uçabildiğini sanıp ellerini gökyüzüne açtığın bir bisiklet kazasından geriye kalan dizlerindeki yaralan, annenden hiç kopamamışsın gibi göbek deliğinde öylece bekleyen o kapkara beni unutmadım. Alnındaki çizgileri elinle yoklamanı, aynada kendini dalgın dalgın
Yoktun! Hiç olmadın belki de. Dönüyorum artık. Vazgeçtim bu oyundan. Halim yok yeniden yollara düşmeye. Bir ömrü rüya etmeye takatim yok. Kime ne söylesem canım efendim! Hasanım Ali, Hüseynim Ali, Hevesim Ali! Kalbini unutan insan neyi unutmaz ki!
Sayfa 99 - Everest Yay.Kitabı okudu
"Canım, şaka mı yapıyorsunuz, onları niçin sevmek zorundaymışım?" "İnsanlık bunu gerektirir, efendim, başka türlü olamaz, insan nasıl olur da sevilmez!
Sayfa 461 - Yapı Kredi Yayınları
Reklam
“Ben savaşı kaybettim, mağlup oldum. Bunu kabullendim efendim… Özür dilerim! Tek taraflı savaş olmuyor. Bana karşı soğuk bir duruş, gözlerinde yükselme duygusu var… Onun benden başka olan aşkının yansıması yüreğime vurdukça canım yanıyor… Onu görüyorum, dokunuyorum ama hissedemiyorum. Sesimi duyurup, derdimi anlatamıyorum.” Derince iç geçirdi. “Bunları ona teslim edecektim ama biliyorum, o kadar kuvvetli değilim. Bir kere daha yıkılırsam, doğrulamam!”
Şimdi ," efendi ,hanımefendi ,beyefendi , canım efendim , âh efendim , ay efendim " demek ve bir "efendilik etmek " gibi sözler ve söyleyişler Türkçe değilse , Türk milleti Anadolu ve Balkanlar Türkiye'sinde dokuz asırdır yaşamamış, bunların en az ikisinde dünyanın üç kıtasına ve bu kıtalarda yaşayan çeşitli milletlerin yurduna sahip ve hakim olup " efendilik" etmemiş demektir.
Canım Efendim
✓"Size, kendi içinizden öyle bir peygamber geldi ki, sizin sıkıntıya uğramanız ona pek ağır gelir. O size çok düşkün, mü'minlere çok şefkatli, çok merhametlidir. Ey Peygamber, eğer senden yüz çevirecek olurlarsa de ki: Allah bana yeter. Ondan başka ibadete lâyık hiçbir ilâh yoktur. Ben Ona tevekkül ettim. Yüce Arşın Rabbi de Odur." (Tevbe Sûresi, 9:128-129. ) ✓ "De ki: Vazifem karşılığında sizden bir ücret istemiyorum. Sizden istediğim, ancak akrabaya sevgi ve Ehl-i Beytime muhabbettir." (Şûrâ Sûresi, 42:23.)
Bana azap çektiren büyük bir sırrım var. Size itiraf etmem gerek. Sizi seviyorum. Sizi seviyorum canım efendim. Size garip ya da ilgisizmiş gibi davrandığımda bilin ki aslında o an yorgunum.
Sayfa 43 - Timaş yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Temmuz 972, Cuma Sevgili çocuklar, cânım efendim, İnsan kuş misâli, bir orda, bir burda. Bir sağlıkta, bir hastalıkta.
Sen devletli sultanım Muhammed'sin Efendim! Sen bu alemde canım Muhammed'sin Efendim! İlahi bir güneşsin, sana pervane alem, Sen Habib-i Zişanım Muhammed'sin Efendim! Aşkın ile bu kalbim duman duman tütmekte, Sen ateşi Suzanım Muhammed'sin Efendim!
Sayfa 126Kitabı okudu
İnsanların iç dünyasına ancak ayrıntıları bilerek girebileceğinizi bir öğrenebilsek. Canım bu kadar şeyi de bilmeye ne gerek var? diyerek hemen yorulmasak. Acaba bir gün insanımızı tanıyabilecek miyiz? Ne dersin?" "Efendim?" dedi delikanlı. "İnsanımız diyorum. Bizim insanımız. İthal malı insan değil, bizim insanımız; ithal malı bilim değil, bizim bilimimiz, ithal malı düşünce yerine bizim düşüncemiz. Biz daha çok bilim nakilciliğinden medet umduğumuz gibi, insan nakilciliğinden sonuç çıkarmaya çalışıyoruz. Şimdi Mustafa İnan'la uğraşacak yerde Newton'un hayatını okusaydık diye iç geçiriyoruz.
1.218 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.