YouTube kitap kanalımda Japon edebiyatı hakkında daha detaylı bilgi edinebilirsiniz: ytbe.one/QbT0zmxxnoM
BRUH. Bu kitabı tek kelimeyle özetleyecek olsaydım kocaman bir BRUH derdim. Hatta bu kitabın gözünüzde daha iyi canlanabilmesi açısından küçük bir örnekle başlayayım. Livaneli'yi ve Elif Şafak'ı alın, ikisini bir Uzakdoğu
D. H. Lawrence, İngiliz yazar, romancı, kısa öykü yazarı, şair ve deneme yazarı. Modernist çalışmaları , cinselliği, canlılığı ve içgüdüyü savunurken modernite , sosyal yabancılaşma ve sanayileşme üzerine düşünür. Cinsellikle ve müstehcenlikle ilgili anlatım şeklinden dolayı birçok eseri sansürlenmiştir. Hatta öldüğü sırada, zevksiz, avangart ve
- Bence en ideal sevgili; eski sevgilileri ölmüş, arkadaşları ölmüş, ailesi ölmüş, kimi kimsesi olmayan sevgilidir. Hoş.. Böyle bir adamın seri katil olma ihtimali de fazla ama.
"Bu nasıl bir toplum, insan milyonların ortasında en derin yalnızlığı yaşıyor, hiç kimse farkına varmadan dayanılmaz kendini öldürme arzusuyla kahrolabiliyor?"
#83362711
"Bu toplum, toplum değildir....Vahşi hayvanların yaşadığı bir çöldür."
(Rousseau)
Polis müdürü olan Jacques Peuchet'in
Eğer gözümden kaçmadıysa, galiba tek bir metafor yoktu kitapta. Oysa günümüz yazarları için metafor okuru hipnotize etmek için başvurulan bir sihirdir. Altı hemen çizilir. Alegori, imge ve sembol peki? Gırla gitsin kullanılır yazarlarca. Mesela bizde H.A. Toptaş bayılır. Ben de. Bunlar peki, varlar mıydı bu eserde? Belki önemsiz birkaç tane.
POLİSİYENİN KRALİÇESİ AGATHA, POP'UN KRALI MICHAEL'DİR.
NE ALAKA?
Şimdi içinizde polisiye sevmeyen, onu edebi bir tür olarak görmeyen, zaman kaybı, çıtır çerez olarak gören bir kesim var. Biliyorum. Sizin birinizi bile bu yoldan döndürmeyi şu andan itibaren görev edinmiş bulunmaktayım. Michael içinse... Gönlümün Prensi. Onu sevmeyeniniz,
Kitabı elə indicə oxudum bitirdim. İndi isə naçizanə bir incələmə yazmaq niyyətindəyəm. Hər şeydən əvvəl bura bir böyük "MƏNCƏ" yazım, daha sonra kitaba keçid edim.
Buradakı bir neçə incələmələri oxudum. Umumi rəy kitabın sıxıcı olduğu, hətta bir az irəli gedənlərinki kitabın oxumaqdan nifrət belə etdirə biləcəyi yönündə idi. Qatılmamaq