Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
On yedi yaşındayken Baudelaire ya da Walt Whitman' ın her şiirini okuduğum gibi en önemlilerini de ezbere biliyordum ve bütün hayatım boyunca bu okul ve üniversite yıllarımda olduğu kadar çok ve yoğun kitap okuduğumu sanmıyorum.
Herkesinki gibi, benim hayatım da roman.Hep, ne olduğunu bilmediğim büyük eksiğinin yakında tamamlanacağını umduğum bir roman
Reklam
Dinle genç kız, senle tanışmadan önce mutluydum. …Evet, mutluydum, en azından öyle sanıyordum. Temiz bir insandım, ruhum berrak bir aydınlıkla doluydu. Hiç kimse başını benim kadar gururla ve ışıklar saçarak kaldıramazdı. Papazlar iffetlilik, bilginler bilim konusunda bana danışırlardı. Evet, bilim benim herşeyimdi, o kız kardeşimdi ve bir kız kardeş bana yetiyordu. Yaşım ilerledikçe aklıma başka düşünceler gelmeye başladı. Bir kadın yanımdan geçtiğinde birçok kez tüm bedenim sarsıldı. Delişmen bir yeniyetme olarak hayatım boyunca üstesinden geleceğimi sandığım erkek cinselliğinin ve kanının gücü, benim gibi bir sefili mihrabın soğuk taşlarına bağlayan o demirden iman zincirini şiddetle koparmaya çalışmıştı. Ama oruçlar, dualar, bilimsel çalışmalar, manastırın çileleri ruhumun bedenime yeniden hakim olmasını sağladı. Zaten zihnimdeki manevi bulutların bilimin heybeti karşısında dağılıp gitmesi için bir kitabın sayfalarını açmam yeterliydi.
Karanlık sözler yazıyorum hayatım hakkında. öyle yoruldum ki yoruldum dünyayı tanımaktan saçlarım çok yoruldu gençlik uykularımda acılar çekebilecek yaşa geldiğim zaman acıyla uğraşacak yerlerimi yokettim. Ve şimdi birçok sayfasını atlayarak bitirdiğim kitabın başından başlayabilirim.
Yazdığım hikaye benden çok sevdiğim insanların hayatına aittir. Fakat ben de onların arasında yaşıyorum ve kendi hayatım, onların hikayesiyle başlıyor.
Sayfa 15 - Can yayınlarıKitabı okuyor
Bazı insanlar böyle yaşar
Hayatım ne kadar zor olursa olsun şikayet bile edemiyorum. Her şeyi olduğu gibi kabul ediyorum. Üzerine düşünmüyorum artık hiçbir şeyin; çünkü ancak böyle yaşayabiliyorum. Olsun. Bazı insanlar böyle yaşar.
Sayfa 14 - İndigo YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Benim servetim, kitaplarım diyordu o . Kitaplarım, yani hayatım.
Bir gün uyandım ve hayatım bombok oldu, hepsi bu.
Sen geldiğinden beri hayatım güzelleşti.
Sayfa 428
"Sen her şeyi daha güzel kılıyorsun,"dedim ona."Hayatımı.Sen varken hayatım daha iyi."
Reklam
Tanrı gel bana, hiçbir şeyim ben, tozdan daha azım ve her gün, her gece seni bekliyorum, yardım et bana, sadece bir hayatım var ve bu hayat kayıp gidiyor parmaklarımın arasından ve sakince ölüme doğru yol alıyor ve ben hiçbir şey yapamıyorum ve yapabildiğim tek şey her geçen dakikayla tükenişimi izlemek, dünyada yalnızım, beni seven insanlar tanımıyorlar beni, tanıyanlar korkuyorlar benden ve küçük ve zavallıyım, birkaç yıl sonra var olduğumu bilmeyeceğim, yaşamak için çok az şeyim kaldı ve yine de yaşamak için kalan şeylerim dokunulmamış kalacaklar ve kifayetsiz, neden acımıyorsun bana? hiçbir şey olmayan bana, ihtiyacım olanı ver bana.
Sayfa 169
“Krallığıma hoş geldin Roya. Seni tüm hayatım boyunca aradım, eksikliğini duyduğum o his, o kişi sendin.”
Sayfa 278 - İndigo Yayınları
"Ülkemi terk etmeseydim nasıl bir hayatım olurdu? Daha zor, daha yoksul sanırım ama daha az yalnız, daha az parçalanmış, mutlu belki de. Emin olduğum bir şey varsa, o da yine yazacak olduğumdur, nerede ve hangi dilde olursa olsun."
Kendimizin dışına çıkma arzusu:
Başkayı bir bilsem, bilsem ki başkası da var, bu olanlardan başka türlü olabilecek de var, sanki ben de başkalaşırım gibi geliyor. Her başka beni ilke taşıdı, her başkalık aynılığın bildik lezzetini yüzüme üfledi, hele kokusu, uzaktan gelen kokusu ile yine yine, yine o geliyor, benim hayatım geliyor dediğim hep o geldi. Hep hayatım geldi. Halbuki ben hep öbürü gelsin, gelsin artık istedim.
Gördüm ki: Ömrüm koşarak gidiyor, âhirete yakınlaşmış. Hayatım dahi tazyikat altında sönmeye yüz tutmuş. Halbuki Hayy ismine dair risalede izah edilen hayatın mühim vazifeleri ve büyük meziyetleri ve kıymetdar faideleri böyle çabuk sönmeye değil, belki uzun yaşamağa lâyıktır, diye müteellimane düşündüm. Yine üstadım olan حَسْبُنَا اللّٰهُ وَنِعْمَ الْوَكٖيلُ âyetine müracaat ettim. Dedi: "Sana hayatı veren Hayy-u Kayyum'a göre hayata bak!" Ben de baktım, gördüm ki: Hayatımın bana bakması bir ise, Zât-ı Hayy-u Kayyum'a bakması yüzdür; ve bana ait neticesi bir ise, Hâlık'ıma ait bindir. Şu halde marzî-i İlahî dairesinde bir an yaşaması kâfidir, uzun zaman istemez.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.