“…bazısı hiç konuşmadan saatlerce gözlerinin içine bakar; bazısı her şeyin maddileştiği bu para dünyasında, hiç kimsenin durup fark etmediği küçük inceliklerden ve güzelliklerden söz açar…”
“Kanâatimizce edebî güzellik ve inceliklerden mahrum bir başarı, maddî güzellikleri peşinden getirse de germek başarı değildir. Çünkü mâneviyattan uzak bir başarı kuru bir başarıdır.”
Psikanaliz kârlı bir mit. Kilisesi, rahipleri, ayinleri var. Şuuraltı, her istediğini kolayca elde eden mutlu azınlığın imtiyazı. Yığının bu gibi inceliklerden haberi yok.
Kendini, içinde mutlu mesut yaşadığını sandığın kozadan dışarı çıkartmadıkça fark edemezsin seni asıl tamamlayan şeyin, senin boşlukların olduğunu. Sen o boşlukları kapatmak için daha fazla tüketmeye, hızla koşmaya, inceliklerden uzaklaşmaya devam ettikçe içinde bulunduğun koza daha fazla sarıp sarmalayacak seni ve oradan dışarı çıkma ihtimalin de o kadar azalacak. Unutma, sorgulamaya başlamak için iyi zaman yoktur. İçinde ne olduğunu anlayamadığın kıpırtılar hissetmeye başladın mı, onları görmezden gelme. Üstlerine git o kıpırtıların. Uyan. Ve seni sarmalayan kozanın kalınlığına bakıp vazgeçme. Fark et; dışarıdan kırılırsan tükenirsin, içeriden kırarsan doğarsın. Sen de kır kendi kozanı, çık dışarı. Ardından da al umut bantlarını eline ve kopan parçalarını yeniden yapıştır kendi seçimlerinle. Bırak aralarda boşluklar olsun, umursama. Onlarla var olmaya çalış, tutun hayata.
Birisi bize yarasını gösteriyor, başımızı çeviriyoruz, gülüyoruz, uzaklaşıyoruz. Biz yalnızca kederden kaçmıyoruz ki, kederin ruhumuza işlediği tüm inceliklerden kaçıyoruz.
Sayfa 59 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
Şiir üniversite çalışma odalarından, şair odalarından çıkarak sokaklara inmelidir.
Bunu yapmak şiirin ona özgü inceliklerden, metafor zenginliğinden kopması demek değildir.
Tersine sokak, şiiri hem konu hem dil bakımından zenginleştirir.
Sayfa 5 - Ataol BEHRAMOĞLUKitabı okudu
Kimse, yaşamın “inceliklerden örülmüş bir ağ” olduğuna inanmıyordu!
Sayfa 21 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
okuntu
Mevsimlerden denizi, inceliklerden en çok geçmişi özlediniz.
Sevgiyi kavramanın ağırlığı başlayınca
bizim gibi kaçmadınız.
Belki biraz ağladınız; bir gözyașı izi boyunca kanadınız.
Akşamlar ve parklar arasında dünyaya en çok siz yaraştınız.
Sayfa 41
Biz yalnızca kederden kaçmıyoruz ki, kederin ruhumuza işlediği tüm inceliklerden kaçıyoruz. Gövdemizi de kalbimizi de küçümsemeyle hayranlığın çarmıhına gerdik.
Sayfa 59Kitabı okudu
... İlim, hikmet, Allahü Teâlâ'yı tanımak ve yarattıklarındaki akıllara durgunluk veren inceliklerden lezzet almaktır. Bu hepsinden üstündür. Çünkü hiçbir hayvanda bunlar yoktur. Hatta bunlar meleklerin sıfatıdır. Hattâ Allahü Teâlâ'nın sıfatlarındandır. Lezzeti bunlarda olan kimse kamildir. Bunlardan lezzet almayan nåkıstır, eksiktir. Hatta hastadır, helak olmuştur.
Sayfa 631Kitabı okudu
Gençliğimde kendimi gerçekleştirirken dünyadaki birçok şeyi de eleştirirdim. Dünyanın tüm sistemi ahlaksızlık üzerine kurulmuştu. Her yerde güçlüler, güçsüzleri eziyor diye düşünürdüm. Neredeyse herkesi de inceliklerden ve ahlaki prensiplerden yoksun ve kaba bulurdum. "Gökdelenlerden tükürdüm dünyaya'' o tiksintinin ifadesi. Gerçi dünyayı hala aynı şekilde görüyorum ama gençliğimdeki kızgınlığım artık yok. İnsanlara daha şefkatle yaklaşıyorum. 2016
Sayfa 184 - hep kitapKitabı okudu
Toplum giderek insan olmanın ruhunu yitiriyor. Merhamet bir taş kayıtsızlığına dönüyor. Bencil arzularımız ve acılarımız dışında, başka hayatlarla olan tüm bağlarımız kopuyor. Sevme yetimizi ellerimizle boğuyoruz. Sığınma duygumuzdan utanıyoruz. Yalnızca çıkarımızın olduğu ilişkiler hastalıklı bir haz veriyor. Birisi bize yarasını gösteriyor, başımızı çeviriyoruz, gülüyoruz, uzaklaşıyoruz. Biz yalnızca kederden kaçmıyoruz ki, kederin ruhumuza işlediği tüm inceliklerden kaçıyoruz. Gövdemizi de kalbimizi de küçümsemeyle hayranlığın çarmıhına gerdik. Başka bir yaşama biçimimiz kalmadı. Nasıl öğrendik, nereden öğrendik aklım almıyor; bir insanı en ince yerinden, içtenliğinden parçalamayı öğrendik.
Sayfa 59Kitabı okudu