Mücadeleyi sürdürme lafları ediyorum ben, o ise, “burası bizim yurdumuz değil ki, burası bizi öldürmek isteyenlerin yurdu!” diyerek sürekli yineliyor...
Hâlâ da öyle değil mi?
Gayya kuyusu: Karmaşık işlerin döndüğü yer veya çok çapraşık durum, gayya
Kullanımı:
Yalnızlığın ve dışlanmışlığın gayya kuyusuna düşen düşen bu güzel adamın yazdıkları, hala tezahüratlardan ve yuhalanmalardan azade, insanlık durumunu anlatmaya devam ediyor.
Didem Madak bence çok kaliteli bir şair, özgün bir dili var yerine göre.
Sylvia Plath kendisi baştan başa incelenmeye değer bir kadın. Kadının toplumsal yeri, anneliğin kişi üzerindeki etkileri, kadının anneliğinin kişiyi ne kadar sınırlandırdığı konusundaki tartışmalar açısından paralel bir örnek
Oportünist: Fr. opportuniste fırsatçı. Duruma göre davranan, içinde bulunduğu şartları değerlendirmeyi bilen kimse.
Kullanımı:
Hiçbir şeyi hak etmiyorlar oportünist tavırlarıyla.
Kozmopolit:
1. Çeşitli uluslardan kimseleri barındıran, içinde bulunduran.
2. Ulusal özelliklerini yitirmiş kimse.
Kullanımı:
Buyurgan, yasakçı, ataerkil toplumun yatışmak bilmez gizli şiddeti, sadece on yılda bir sıkıyönetim dönemlerinde değil, sivil yönetimlerde de insan ilişkilerinin tüm alanlarını kaplamış, yurttaşların tümünü hasta etmiş, cehenneme çevirmiştir yaşamı. Hele Tezer gibi kozmopolit kültür sahibi insanlarınkini.