1890’ da Japonya yazılı bir anayasayı kabul eden ilk Asya ülkesi oldu. Seçilmiş bir parlemento ve bağımsız bir yargıyla anayasal bir monarşi kurdu. Bu değişiklikler Japonya’ nın Asya’da Sanayi Devrimi’nden en çok faydalanan ülke olmasında belirleyici faktörlerdi.
Sayfa 286Kitabı okudu
New Statesman and Nation'ın yayımcısı, Parlemento üyesi Richard Crossman bana dönerek, Hammett'in [tutuklu yazar] yardımına bir tek aydının bile koşmamasının yüzkarası sayılacağını, aynı olay Londra'da geçse, kendisinin yanısıra bir sürü insanın başkaldırma hakkını kullanacaklarını, onun inancına katılmasalar bile inanç hakkına saygı göstereceklerini söyledi.
Sayfa 146 - Can YayınlarıKitabı okudu
Anna Arkadyevna okuyor ve anlıyordu, ama okumak, yani başka insanların hayatlarından betimlemeleri izlemek hoşuna gitmiyordu. Kendisi bizzat yaşamak istiyordu. Roman kahramanının bir hastaya baktığını mı okudu, hastanın odasında sessiz adımlarla dolaşmak istiyordu; bir parlemento üyesinin konuşma yaptığını mı okudu, bu konuşmayı kendisi yapmak istiyordu; Lady Mary’in atına atlayıp sürünün peşinden gittiğini ve gelinini kızdırıp, cesaretiyle herkesi kendisine hayran bıraktığını mı okudu, bunu kendisi yapmak istiyordu.
Sayfa 133Kitabı okudu
III•
“ Sizin aranızdan kaçınız şerefli, vicdanlı tüccarlardır? Sizin aranızda şerefli aşçılar, vicdanlı duvarcılar, inşaat ustaları, demirciler var mı? Hangi mesleğin temsilcileri uygun düşer size? Avukatlarınızı, parlemento üyelerinizi, gazetecilerinizi; bunları, ülkenin tuzu saymak mümkün mü? Eğer kendi aranızda şerefli domuz çobanları bulup çıkaramuyorsanız, aranızda kilisenin çobanlarına olmadığına neden şaşıyorsunuz ki? kiliseniz, kendinizsiniz. rahipleriniz de kendinizsiniz. sizin hamurunuzdan pişirildi onlar.”
Remzi KitabeviKitabı okudu
"İnsan hiçbir şeye taraf tutmamalı Bay Kelvil. Taraf olmak dürüstlüğün ilk adımıdır ve hemen ardından ciddiyet gelir, sonunda da ademoğlu sıkıcı biri olup çıkar. Bununla birlikte Avam Kamerası aslında pek az zarar veriyor. Parlemento kararıyla insanları iyi insan yapamazsınız - bu da bir şey."
Sayfa 13Kitabı okudu
Mr. Jaggers’ın odasında bir kitaplık vardı; kitap sırtlarından gördüğüm kadarıyla bunlar, kanıtlar, ceza hukuku, suçluların yaşam öyküleri, duruşmalar, parlemento kararları ve buna benzer konularla ilgili kitaplardı.
Sayfa 305 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
İslâm parlemento yoluyla gerçekleşecek ve mecliste İslâm hükmedecek. Cihadın ise tamamı ölüm, afet, kovuşturma, soruşturma ve takibata alınmadır(!) ve böylece taviz verme çalışmaları başlamıştır.
Sayfa 33 - Küresel KitapKitabı okudu
Temsili demokrasilerde seçilen meclisle halk özgür olduğuna inanmaktadır. Bu vahim bir hatadır. Halk sadece parlemento üyelerini seçerken özgürdür (bu da şüphelidir), üyeler seçilir seçilmez halk onların köleleri haline gelir ve bir hiç olur.
Sayfa 115Kitabı okudu
Kürt Kürt olamıyor yoksa Cumhurbaşkanı bile olur.
Gerçi her dönem parlemento da "Kürt kökenli" milletvekili bulunmuş olsa da, bu hiç bir zaman Kürt kimliğinin politik olarak temsil edildiği anlamına gelmemiştir. Başka bir ifadeyle, Kürtler Kürt olarak değil; ancak Türk -veya Türk gibi- olarak temsil edilme şansına sahip olmuşlardır.
Sayfa 127Kitabı okudu
Asimilasyon, hem bir insanlık suçudur hem de gayri ahlaki bir yaklaşımdır. Bir ülkede sırf bazı toplum kesimlerini parlemento dışında tutmak amacıyla seçim barajlarını oluşturmak ahlakla bağdaşmaz.
Sayfa 23
Tesadüfün adamı bir siyasî harekette, yahut Parlemento çatıları altında, sadece harç olmaya mahkûmdur. Ve harç gibi kullanılır: İyi harç veya fena harç!
Sayfa 22
…okuyor ve anlıyordu, ama okumak, yani başka insanların hayatlarından betimlemeleri izlemek hoşuna gitmiyordu. Kendisi bizzat yaşamak istiyordu. Roman kahramanının bir hastaya baktığını mı okudu, hastanın odasında sessiz adımlarla dolaşmak istiyordu; bir parlemento üyesinin konuşma yaptığını mı okudu, bu konuşmayı kendisi yapmak istiyordu; Lady Mary’nin atına atlayıp sürünün peşinden gittiğini ve gelinini kızdırıp, cesaretiyle herkesi kendisine hayran bıraktığını mı okudu, bunu kendisi yapmayı istiyordu. Ama yapacak bir şey yoktu ve küçük ellerini kağıt keseceğinin kaygan yüzeyinde gezdirerek kendini daha çok okumaya veriyordu.
Sayfa 133 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Giray Cabagi: 3 mayıs 1882'de Çeçenistan'ın Nasır-Kort yöresinde doğar, Lise tahsilini Viladikafkas şehrinde yaptıktan sonra Petersburg ve Riga üniversitelerinde öğrenimini tamamlar, ziraat mühendisi olarak Petersburg Tarım Bakanlığında görev alır.
Üniversite sıralarında yayın yoluyla milletine hizmete çalışır. Prens Ubtomsky'in Petesburgskya-Bodomosti gazetesinde Çeçenistan'daki Rus görevlerinin baskılarından söz eder. 1918'de kurulan Kuzey Kafkasya Cumhuriyeti'nin önce Maliye Vekili, daha sonra Parlemento Başkanı olur. 1919'da General Denikin'e yenilen Wassan-Giray Polonya'ya geçer. Buradaki gazete ve dergilerle Rus zulmünden söz eden yazılar yazar. 1938' de Polonya yayın ateşesi olarak Türkiye'ye gelir ve Il. Dünya Savaşına kadar kalır. Bu savaşı fırsat bilerek görevinden ayrılır ve Almanya'ya gider. Alman görüşünün de kendi ideallerine uymadığını anlayınca önce Berlin'de gazete çıkarır, sonra 1949 da Türkiye'ye döner. Çeşitli Avrupa gazetelerine Kafkasya hakkında yazılar gönderir. 1961'de İstanbul'da vefat eder.
Hamas hareketi 2006 yılında parlemento seçimlerini kazandıktan sonra elde ettiği ivmenin ardından Filistin Hükümetini kurmasıyla dünyaya açılma arayışına girmiştir,bu süreçte Filistin halkının direniş hakkına bağlı kalarak İsrail rejimini tanımama konusunda istikrarlı bir tutum sergilemiştir. Hareketin uluslarası ilişkiler yaklaşımını etkileyen bu temel tercihine ilave olarak dünyada yaşanan büyük gelişmelerde önemli roller oynamıştır.
Akıllı telefon mabil bir parlemento değil, bir boyun eğdirme aygıtıdır. Akıllı telefonlar, özel konuların sürekli başkalarına sunulduğu mobil vitrinler olarak hizmet ettiğinden, kamusal alanın parçalanıp dağılmasını hızlandırır. Sorumlu/erginlesmiş [mündige] vatandaşlar yerine tüketim ve iletişim zombileri yaratır.
