NOT: Bu yazı yalnızca kitaba dair değildir. Uzun bir makale konusu, tez ya da kitap olabilecek "kadınların tarihi"ne dair kısa bir yazıdır. Yine de bir incelemeye göre uzundur. 10'dan fazla alıntıyla da yazıyı zenginleştirmeye çalıştım. Ve rahat okunması için konu başlıklarına ayırdım. Yalnızca kitapla ilgili kısımları merak edenler
Bir roman ne zaman bir sanat eserine dönüşür? Kahramanı Vergilius, yazarı Herman Broch ve çevirmeni Ahmet Cemal’in sözcüklerinin büyüsü birleşip, yüzyıllar ötesinden günümüze uzanan bambaşka bir var oluşa konuk ediyor bizi. Okuduğumuz salt bir kurgu olarak kalmıyor elbet. Şiir, sanat ve felsefenin iç içe geçtiği satırlar aktıkça, Vergilius’un ölüm
Öncelikle şunu kabul edelim ki: Ortaçağın, hele din konusunda dogmatik anlayışın içinde doğmuş olan Dante, Hıristiyan dininin tüm dinlerinin zirvesinde olduğuna inanan bir kişiydi. Bunu aklınızdan silmeyin ki ileride Cehennem'de kimlerin olduğunu duyduğunuzda küfür etmeyin.
O zaman Cehennem'de kimlerin olduğuna bir bakalım.
Sokrates, Platon,
Plutarkhos’un aktardığı bilgiye göre Euripides, M.Ö. 480’de, Perslerle Yunanlar arasındaki Salamis Deniz Savaşı’nın yapıldığı gün, Salamis Adası’nda doğmuştur. Okumaya çok meraklı olan Euripides’in dönemin en büyük kitaplıklarından birine sahip olduğu söylenir.
Ön Not: Bu kez "Komedya" kavramı üzerinden Antik Yunanistan topraklarına bir yolculuk gerçekleştiriyoruz. Bu sebeple yazı sadece kitaba dair değildir.
“Çünkü bir ‘komedya’ bile gösterebilir doğru olanı. Ben de söyleyeceğim zaten korkunç ama doğru olanları.”
- Aristophanes
1. Aristophanes Kimdir?
M.Ö. 450-444 yılları arasında doğduğu
Virginia Woolf’un “Şiir olmayan bir şey edebiyata niçin girsin. “ sözleriyle başlamak istiyorum bu şiirsel romanı anlatmaya .
Şiirsel roman demişken sahi nedir bu şiirsellik? Bizi böylesine büyüleyen , gerçekleri açıklamak yerine imâ eden , sezdiren düşsel bir duygu denizi mi?
Bir edebi eseri okurken beni en çok etkileyen şey işte bu duygu
Aristoteles “ şairin görevi gerçekten olan şeyi değil, olabilir olanı ifade etmektir” demişti. Yine Poetika’nın başka bir yerinde de şu cümle var: “şair... nesneleri nasıl olmaları lâzım geliyorsa, o şekilde tasvir etmelidir."
Değerli 1K Okurları!
Yaklaşık 1 ay önce bir etkinlik düzenlemiştik;
İslam Düşüncesi Üzerine Kitap İncelemelerİ.
Bu bağlamda İnceleme yapan arkadaşların iletilerini ayrı zaman dilimlerinde paylaştım.
Şu an hepsini bir araya getirdim ve sizlerle paylaşmak istiyorum tekrardan:)))
Öncelikle;
İnceleme zahmetinde bulunup da değerli vakitlerini
"Sevda peşinde koşmak, netice itibarıyla, pek zararlı bir iş."
-Alfred de Musset
1. Alfred de Musset Kimdir?
1810’da doğan Fransız yazar, 47 yıllık yaşamına birçok eser sığdırdı. Yalnızca 1 romanı olmasına rağmen, 21 oyun, 12 öykü ve 25 şiir kaleme aldı. 19. yüzyıl Fransız edebiyatının en önemli yazarları arasında yer alan Musset,
"... gerçek bir Şair idi, ve bilmeden Şeytan'ın mezhebindendi"
William Blake
Şair John Milton (1608-1674), İngiliz Edebiyatı'nın en önemli taşıyıcı sütunlarından biridir. Yunanca, Latince, İtalyanca dillerine hakim olan Milton, teoloji alanındaki çalışmalarıyla birlikte, eserlerini mitler ve dini öğeler üzerine kurmuştur. İngilizce’ye
“Güzel zamanların anısı bize ancak verebilir
Taze bir güç yeni kahramanlıklar için.”
1. Goethe Kimdir?
Alman yazar ve şair
Johann Wolfgang Von Goethe, 1749’da doğdu. Kültürlü bir ailede büyüyen Goethe, evlerindeki zengin kütüphaneden yararlandı ve küçük yaşlardan itibaren okumayı sürdürdü. Fransızca, Latince, Eski Yunanca gibi dilleri öğrendi ve eserleri orijinal
Şairin görevi meydana gelen şeyi değil, meydana gelmesi mümkün olan şeyi, yani olası veya zorunlu olmasından ötürü meydana gelmesi mümkün olan şeyi tasvir etmektir.
Şair ele aldığı hikaye veya olay örgülerinden çok onları ölçülü (vezinli) mısralar halinde dile getirdiğinden ötürü şairdir.
Çünkü şairi şair yapan eserindeki taklit unsurudur ...
Şair, konusunu herhangi bir gerçek tarihi olaydan almasıyla şair olmaktan çıkmaz.
Çünkü tarihi olaylar arasında bazıları aynı zamanda mümkün veya muhtemel oldukları için gerçekleşmişlerdir ve şair bu özelliklerinden dolayı onları ele alan kişidir.
Sayfa 380 - İstanbul Bilgi Üniversitesi YayınlarıKitabı okudu