Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Tannm yardım et bana... Sesiyle sanki beni uçurumun kenarından itiyor kadifeden zifiri karanlık gökyüzündeki bir yıldi2 ışığı gibi kınlıyorum. İçimden ışık kıvılcımlan geçiyor öyle güçlü öyle yoğun ve yakıcı ki. Artık rahatlamış bir tonla. Oh evet bebeğim işte bu diyerek beni yatıştınyor. Zorlukla nefes aldığımı fark ediyorum ve çığlıklarım
Sayfa 38
Frida
Bulutlu bir gece Bir kadın ağlıyor. Giyinmiş en parlak rengini Serpilmiş boylu boyunca Dudaklarında sessizlik, Kirpiklerinde gecenin loşluğu Dağınık saçları sarkmış omuzlarından Alabildiğince özgür Deniz kokuyor gözyaşları Şiirsel bir ıstırapla, Yıkıyor bedenini. Acı dolu yaşamı, Her şeyden bir iz… Akıtmış öfkesini. Bir kadın ağlıyor uzaklarda, Kelimelere düştü gözyaşları.
Sayfa 40
Reklam
“Denize düşen üç kardeşin bir Hawaii adasına sürüklendiği bir hikâye okumuştum. Bir söylence aslında, eski zamanlardan. Çocuktum okuduğumda, detayları tam olarak hatırlayamasam da şöyle bir şeydi: Üç erkek kardeş tekneyle balığa çıkıyor, fırtınaya yakalanıp sürükleniyorlar, tekneleri batınca uzun bir süre denizde yüzüp sonunda ıssız bir sahile
Doğan KitapKitabı okudu
‘Sessizliğe ille de bir anlam yüklemenin yükünden kurtarmıştım kendimi. Sessizlik yalnızca sessizlikti ve olabildiğince gerekliydi.’
Sayfa 125Kitabı okudu
Boğulurcasına Soluk soluğa Ne bir düş, ne bir düşünce Sessizlik alabildiğince...
Kızıl Dosya
Büyük Kuzey Amerika Kıtasının orta bölümünde, medeniyetin ilerleyişine karşı bir engel teşkil eden, kıraç ve soğuk bir çöl vardır. Sierra Nevada’dan Nebraska’ya, Yellowstone Nehrinden Colorado’ya ve oradan da güneye uzanan bölge, yalnızlığa terk edilmiş, sessiz ve vahşi bir bölgedir. Bu vahşi bölgede, doğanın bütün özellikleri görülmektedir.
Reklam
Mutlak sessizlik ve hiçlik... Hiçlik mi?
... Ne tam ölüydü, ne de tam diri. Varlıkla yokluk arasında bir yerde duruyordu. Onunkisi kesintisiz bir karanlıktı. Hiçbir düşünce ve duyum sızamazdı oraya. Rüyasız bir uyku, huzur dolu bir hiçlikti. Zihnindeki karmaşa olabildiğince kabarmış ve en sonunda yerini mutlak sessizliğe bırakmıştı. Peki nerdeydi bu adam şimdi? Bayılan insanlar nereye giderlerdi? ...
_En büyük ustalık, zayıf ve beceriksiz gözükmektir. _Aldatmaca sanatını en iyi bilen kazanır. Zaferin yegane ilacı sürpriz faktörüdür. Karşı tarafı iyi bilin ve bilinmez olun. Rüzgar gibi hızlı, orman gibi yoğun ol. Düşmanı yanıltacak yemler kullanın. Sinirlendirmeye çalışın. Güçlerini bölün. Kontrolünüzü yitirmiş gibi yapıp, vurun. Savaşta
_Işık bekliyor, fakat karanlığa sığınıyoruz. İncil _Karanlığa lanet etmektense, bir mum yakmalıyız. _Neyin doğru olduğu umurumuzda mı? Fark ediyor mu? _Gerçek bilgelik, sınırlarımızı bilmekte yatar _Can sıkıcı ve sevimsiz görünse de bilimsel yöntemin önemi, bilimsel bulgulardan çok daha büyüktür. _Edilgen taraf, baskın tarafın yanılsamalarına
(Norveç'te) alıcıya güven duyulana kadar daha garantili ödeme şekli olan akreditif veya peşin ödeme kullanılmakta devam eden ticari ilişkilerde ise daha çok açık hesap (mal mukabili) tercih edilmektedir. Doğayla iç içe yaşamalarından dolayı daha çok doğal ürünleri tercih etmektedirler. Ürün tercihlerinde doğal ürünlere odaklanan firmaların
Sayfa 229Kitabı okudu
Reklam
Kültürü etkileyen önemli parametrelerden biri de coğrafi koşullardır. Japonya volkanik kütlelerden oluşan dağlık yapıya sahip bir ada ülkesidir. Halen aktif olan 77 volkana sahiptir. Tokyo, dünyanın en önemli fay hatlarından birinin üzerinde kurulmuştur. Mevsim değişikliklerinin keskinliği, volkan patlamaları, depremler, tsunamiler ve benzeri
Sayfa 127Kitabı okudu
Tamaru, karşı taraftakinin sözlerini duymazdan gelerek konuşmasını sürdürdü: “Uşikava Bey bu adreste ve maalesef artık soluk almıyor. Göründüğü kadarıyla doğal ölüm değil. Cüzdanında Yeni Japonya Bilim ve Sanatı Geliştirme Cemiyeti, Sorumlu Müdür yazan kartvizitler var. Polis, o tipi bulacak olursa sizinle bağını er ya da geç anlayacaktır. Sizin
Sayfa 456Kitabı okudu
Duymak çok hassas bir süreçtir ve duyabilmek için dışarıdaki gürültüyü olabildiğince azaltmak gerekir. Dış etkenlerden soyutlandıktan sonra içimizde yankılanan sesi duyabilmek için beklemeli ve çok derinlerden gelen bu sesi mutlak sessizlik içinde dinlemeliyiz. Başka türlü de duyamayız zaten bu sesi. İşte bu nedenle tek başına yürünmelidir bu yol. İşte bu nedenle bazı zamanlarda her şeyden kendimizi arındırmalı ve içimizdeki denizin dalgalarını dinlemeye koyulmalıyız. Tek başınalık içimizdeki kalabalığın sesini duyabilmek için bir gerekliliktir. Manevi dünyamızın zenginliği azda bulunur ve ancak orada aranabilir içimizdeki çokluk.
78 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.