Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Erich Fromm Sevme Sanatı eserinde şunu diyor: “Çiçekleri sevdiğini söyleyen bir kadının çiçekleri sulamayı unuttuğunu görürsek, onun çiçek sevgisine inanmayız. Sevgi, sevdiğimiz şeyin büyümesi ve yaşaması için gösterdiğimiz etken (aktif) ilgidir. Bu etken ilginin bulunmadığı yerde sevgi de yoktur.” Kişinin aktif ilgisinin kaynağı sevgisinin
903 syf.
10/10 puan verdi
·
8 günde okudu
#27324883 Bu incelememde yazan her şey, buradaki için de geçerlidir. Hatta başlangıç kısmı budur. Yeni bir şekilde deneyemezdim. Denemezdim. Düşündüm. Çok düşündüm ve düşünmeye devam edeceğim. Ancak size söyleyemem. İstesem de yapamam. Birazdan okuyacaklarınızın ne olduğunu ben de bilmiyorum. Gerçeğe yakın değillerse
Ecinniler
EcinnilerFyodor Dostoyevski · Türkiye Kültür İş Bankası Yayınları · 20195,5bin okunma
Reklam
456 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
‘İfade dolu bir sessizliği’ anlatmak isteyen çok sesli bir kitap...
‘1K kutsal kitaplar serisi’nden Şibumi’nin incelemesi vesilesiyle herkese selamlar... Çok net hatırlıyorum, siteye ilk üye olduğumda ‘bu kitaba sahip olmayanları burada barındırmıyorlar herhalde’ diye bir kaygıya kapılmış, Ocak 2018’de hemen sipariş etmiştim kitabı. Ancak kitabı almak da yetmiyor tabii. https://1000kitap.com/Nordavind ‘nın
Şibumi
ŞibumiTrevanian · E Yayınları · 20228bin okunma
248 syf.
10/10 puan verdi
Bir Hukuk ve İnsanlık Çıkmazı: Dava
Yıllar önce Dönüşüm’deki o yumuşak inişten(!) sonra bu romanın bana yaşattığı hissiyat; insanın kendisini havasız, basık ve sıcak bir odaya kapatmasıyla aynı.Üstelik nefes almak için bir pencere arama çabalarınız da nafile bir uğraştan fazlası değil, pencereler ya ulaşamayacağınız kadar yüksekte, ya da yorucu bir dekor içinde kaybolup
Dava
DavaFranz Kafka · Can Yayınları · 202053,3bin okunma
•postmodernizm•
✨postmodernizm; modernizm sonrası olarak nitelendirilebilir. iddiaları çürütme ve yerine bir şey koymaması ile akıma uymayacak derecede bir tepkisizliği vardır. ✨modernizm, “ya o ya bu” diyordu. postmodermizm ise “hem o hem bu” der. modernitenin kabul etmediklerini de geri çağırır. -büyüler, gotik unsurlar vb. gibi- postmodernizm; modernitedeki
230 syf.
9/10 puan verdi
·
3 günde okudu
İsa'sız ve Güncesiz :Farklı Bir Gerçeklik Algısı
"Tanıklık" romanlarını sever misiniz? Tarihi dönemleri, bizzat döneme tanıklık eden bir yazarın kalemiyle ve edebiyatın zevkiyle okumayı sever misiniz? Buyurun o zaman! Size sıra dışı bir 12 Mart romanı... İsa'nın Güncesi: Basım yılı 1974. 12 Mart Muhtırası'nın üstünden birkaç sene geçmiş. Siyasi kargaşaları ve toplumsal
İsa'nın Güncesi
İsa'nın GüncesiMelih Cevdet Anday · Adam Yayıncılık · 1991271 okunma
Reklam
315 syf.
10/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Abşalom Abşalom! Yolculuğu
Beş gün boyunca Faulkner'in dünyasında gezindim. Yoruldum, zorlandım, yer yer boğuldum. Ama iyi ki de okumuşum. Edebi tatmin açısından muazzam bir romandı.
Döşeğimde Ölürken
Döşeğimde Ölürken
'i okurken de benzer izlenimler edinmiştim. Aslında önce yazarın öne çıkan eseri
Abşalom, Abşalom!
Abşalom, Abşalom!William Faulkner · Yapı Kredi Yayınları · 2016218 okunma
304 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
°•Aydaki Adam Tanpınar - Nazlı Eray•°
"Korkunç bir yalnızlık bu. Ama insan alışıyor. Ne tuhaf şey. Alışıyor ve yapayalnız yürümeye başlıyor şu karmakarışık yollarda..." Merhabalar... Büyülü gerçeklik akımının muhteşem temsilcisi ve fantastik kurgunun kraliçesi Nazlı Eray'ın kaleminden
Aydaki Adam Tanpınar
Aydaki Adam Tanpınar
kitabının kendimce incelemesi ile geldim. Gerçi, böyle harikulade bir
Aydaki Adam Tanpınar
Aydaki Adam TanpınarNazlı Eray · Doğan Kitap · 2014208 okunma
248 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Yazarın Simyacı'dan sonra okuduğum ilk kitabı. Zahiren bir eksiği, derdi yokmuş gibi gözüken genç bir kızın intihar girişimi sonrası yattığı klinikte başından geçenler etrafında delilik, velilik, Tanrı, adalet, ölüm ve yaşama dair felsefi sorgulamalar bolca karşımıza çıkıyor. Tanrı, elbette değiştirilmiş İncil'in aciz ve zalim tanrısı.
Veronika Ölmek İstiyor
Veronika Ölmek İstiyorPaulo Coelho · Can Yayınları · 201977,5bin okunma
204 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
24 saatte okudu
Heidegger'de Dasein'in Varlığı ve Zaman Felsefesi'
Heidegger, 20.yy’ın en büyük filozoflarından biriydi. 1930’larda Nazizm’le bir süre içli dışlı olduğu da doğrudur. Ama bu kadar önemli bir filozof olmasaydı, kimse kalkıp onun siyasi görüşlerinin ayrıntılarıyla ya da dini inançlarıyla bu kadar uğraşmazdı. Michael Inwood, söz konusu “Varlık ve Zaman” eserine bir yorum taşımış ve kesinlikle daha
Heidegger
HeideggerMichael Inwood · Dost Kitabevi · 201419 okunma
Reklam
238 syf.
8/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Descartes vs uzun ihsan efendi
Descartes felsefesinde insan kendi varoluşunu "düşünüyorum öyleyse varım" sözleriyle kanıtlarken diğer her şeye şüphe ile yaklaşıyor insan. İnsan kendinden emindir ama kendi dışında bütün olanlara ne demeli? İnsan düşlere dokunabilir mi? Bütün bunlar insanın düşünde mi vardı? Nihilizm felsefesinde ise gördüğümüz, dokunduğumuz hiçbir şey
Puslu Kıtalar Atlası
Puslu Kıtalar Atlasıİhsan Oktay Anar · İletişim Yayınları · 202048,3bin okunma
144 syf.
6/10 puan verdi
Basit gibi başlayan ve gitgide karmaşık hale gelen, bazı bölümleri alakasız gözükse de kitabın sonuna doğru parçaların birleştiği tuhaf bir roman. Şairane cümlelerle bezeli anlatımı olan fakat bir o kadar da cinselliğin dozunun ayarlanamadığı bir roman olmuş. Şiirsel anlatımın bolca yer aldığı anlatımda yazarın, düzyazının aksine şiirde daha yetenekli olduğu göze çarpıyor. Eksikleri olmasına rağmen anlatımı güzel sayılabilecek seviyede ama kurgudaki kopukluklar ve 'olmasa da olurdu' diyebileceğim detaylar var. Gerçeklik algısı üzerine okuyucuyu düşündürmeye yönelik kurgusu ile kitabın akılda bıraktırdığı soru işaretleri ve çözülmesi gereken bazı şeyleri okuyucuya bırakması artı birkaç değer. Yazarın tür olarak yeraltı edebiyatına yatkın bir eğilim gösterdiği kanaatindeyim. Yolun başında ve kendine has bir tarzı olan bir yazar fakat daha iyi şeyler yazacağına inanıyorum.
Kaybolan Düşler Senfonisi
Kaybolan Düşler Senfonisiİbrahim Yusuf Pala · Karina Yayınevi · 2017233 okunma
215 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
124 günde okudu
Simulacres et Simulation
Baudrillard, postmodern bir düşünür değil, mevcut kültürel durumun tespitini yapan, rasyonel bakış açısına sahip bir teorisyen. Kendisi de bunun açıklamasını defalarca yapmış olmasına rağmen bazı otoriterlerce bir türlü kabul görmemiştir. Bu yüzden de çok eleştirilmiştir. Baudrillard önce saf anlama ulaşmak bir insan için söz konusu olabilir mi? diye başlıyor söze. Yaşamakta olduğumuz dünya, sosyal medyadan tutun da büyük finans şirketlerine kadar imaj ve görüngülerden oluşmuştur. Kullandığımız tüm cihazlar, sosyal medya her an kamuoyunun algısını çeşitli imajlar ve simülasyonlarla manipüle ediyor. Filmler, trendler ve ticari markalar, bizi gerçeklikten uzaklaştırıyor. En önemlisi başarılı da oluyorlar. Gerçeği çarpıtmak için simülasyonları sürekli kullanıyorlar. Salt hakikati görsellerin kuşatıcı etkisiyle özne olmaktan çıkarıyorlar. Toplumsal ilişkilerin değişip dönüşmesiyle gerçeklik ve gerçekliğin nasıl evrimleştirildiğinden, iktidarların , gerçeğin üzerine bir sis perdesi çekerek hedeflerine ulaşmak için neler yaptığından ve yapabileceğinden detaylı bir incelemeyle bahseder. İnsanın aynadaki aksini belli bir düzleme yansıtma isteği, narsizim sonucu olarak hipergerçekliğin gerçeklik algısı haline getirilmesine kadar her şeyi bulabileceğiniz bir kitap. Doğru/haklı/gerçek/iyilik/ kötülük/ olduğuna dair algı despotluğu yapmadan önce muhakkak okunması gereken kitaplardan biri olduğunu düşünüyorum.
Şeytana Satılan Ruh ya da Kötülüğün Egemenliği
Şeytana Satılan Ruh ya da Kötülüğün EgemenliğiJean Baudrillard · Doğu Batı Yayınları · 2005159 okunma
Benzetmelerin Evrimi
* " Gerçekliği tarif etmek için kullanılan ilk benzetmeler resimlerdi. Bu anlamda resim gerçeklikten verilen ilk tavizdi.(Varan 1) Daha sonraları kullanım açısından daha pratik olsun diye bu resimlere de birer benzetme arandı ve yazı icat edildi.Bu ise gerçeklikten verilen ikinci taviz oldu.(Varan 2) Yazı zamanla insandaki soyut kavramları karşılayamadığı için yazının içinde de benzetmeler yani mecaz anlamlar icat edildi.Bu da üçüncü taviz.(Varan 3) Yani benzetmelere benzetme bulma güdüsü kişiyi her geçen gün gerçeğin kendisinden uzaklaştırdı.Bu haliyle insandaki gerçeklik algısı iç içe geçen matruşka bebekleri gibi katmanlı bir hal aldı..." ***
Sayfa 168
594 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.