Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
_İsa havarilerine, öleceğini ve 3 gün sonra dirileceğini söyledi. Onlar inanmadı. Bir bulut yaklaştı ve Tanrı: Oğlumu dinleyin dedi. _İsa, 2 körü iyileştirdi. Sonra isa'ya içine cin girmiş birisini getirdiler. İsa cini kovunca adam sevinçten göbek attı. _İnsanların size nasıl davranmasını istiyorsanız, siz de onlara öyle davranın. _Kim
Kan Yüzüğü
Adam , otelin salonuna girdi. Salonda ikişer üçer kişi oturuyorlardı. Tek başına oturan kız, kendisine mektup yazıp bugün burada buluşmak üzere söz veren kız olmalıydı. Kız, arkası kapıya dönük oturmuştu. Adam kızı görüyordu. Adamın ilk gözüne çarpan, kızın saçlarıyla ayakkabıları oldu. Kauçuk tabanlı, bej derili spor ayakkabı ve koyu sarı saçlar…
Reklam
ONİKİNCİ NOTA: Ey bu Notaları dinleyen dostlarım! Biliniz ki; ben hilaf-ı âdet olarak, gizlemesi lâzım gelen Rabbime karşı kalbimin tazarru' ve niyaz ve münacatını bazan yazdığımın sebebi; ölüm, dilimi susturduğu zamanlarda, dilime bedel kitabımın söylemesinin kabulünü rahmet-i İlahiyeden rica etmektir. Evet kısa bir ömürde, hadsiz
Sevdiklerimiz, bir gecede, her şeyi bırakıp, bir ordu gibi, geçip gittiler ruhlar âlemine. Peki sıra bize geldiğinde ardımızda bırakacaklarımız neler acaba? Yarım kalacak olanlar neler? Yapmayı hep sonraya ertelediğimiz kaç işimiz berhava olacak? Gönlünü almayı murat ettiğimiz kaç kişinin kırık kalbi bizden sonra da sızlamaya devam edecek...
konuklar bir şeyleri alıp bir şeyleri bırakıp gittiler bütün sigara tablaları dolu fincanların 'kimi boş kimi yarım kiminde dudakların izi duvarlarda hala o içtenmiş gibi yankılanan çıngıraklı kahkahalar ve perdelerin kıvrımına gizlenip seyrediyorlar hâlâ bırakıp gittikleri kulaklarıyla
#omerhayyam
bir sır daha var, çözdüklerimizden başka! bir ışık daha var, bu ışıklardan başka. hiçbir yaptığınla yetinme, geç öteye: bir şey daha var bütün yaptıklarından başka niceleri geldi , neler istediler, sonunda dunyayi bırakip gittiler. sen hic gitmeyecek gibisin, degil mi? o gidenler de hep senin gibiydiler.. geçmis günü beyhude yere yâd etme, bir
Reklam
Rubai
"Leyla isteyen kişi Mecnun olmalı; Kendisinden de, dünyasından da geçmeli. Sevenlerin sofrasına çağrılınca Ben körüm, ben dilsizim demeli. Yarım somunun var mı? Bir ufak da evin? Kimselerin kulu kölesi değil misin? Kimsenin sırtından geçindiğin de yok ya? Keyfine bak: En hoş dünyası olan sensin. Niceleri geldi, neler istediler; Sonunda dünyayı bırakıp gittiler Sen hiç gitmeyecek gibisin, değil mi? O gidenler de hep senin gibiydiler."
Sayfa 220 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
Konuklar
Konuklar bir şeyleri alıp bir şeyleri bırakıp gittiler Bütün sigara tablaları dolu fincanların kimi boş kimi yarım kiminde dudakların izi
Dünya ne verdi sana? Hep dert, hep dert! Güzel canım da bir gün uçar elbet. Toprağında yeşillikler bitmeden Uzan yeşilliğe, gününü gün et. Dedim: Artık bilgiden yana eksiğim yok; Şu dünyanın sırrına ermişim az çok. Derken aklım geldi başıma, bir de baktım: Ömrüm gelip geçmiş, hiçbir şey bildiğim yok. Leyla isteyen kişi Mecnun olmalı; Kendisinden de, dünyasından da geçmeli. Sevenlerin sofrasına çağrılınca Ben körüm, ben dilsizim demeli. Yarım somunun var mı? Bir ufak da evin? Kimselerin kulu kölesi değil misin? Kimsenin sırtından geçindiğin de yok ya? Keyfine bak: En hoş dünyası olan sensin. Niceleri geldi, neler istediler; Sonunda dünyayı bırakıp gittiler; Sen hiç gitmeyecek gibisin, değil mi? O gidenler de hep senin gibiydiler.
ÖLÜME Gittiler Hiç Bilmeden ;
Konu komutanın yanında imza atmak olunca , kadınlar işlerini yarım bırakıp geliyorlardı . Kimi kadınlar hamurunun yarısı kabında beklerken, hamurlu elleriyle çekip gidiyorlardı. O ekmek tandırda yanıyor , kaptaki hamur taşıyor , ancak gidenler bir daha geri gelmiyordu ...
Sayfa 109 - Keşke hissedebilsek , anlayabilsek insanımızın çektiği acıları belki o zaman Bi nebze de olsa insanlığa dair Bi şeyler öğrenebilirdikKitabı okudu
Reklam
Apartmandan bozma köşk
Şirince'de resmi makamlara karşı verdiğim (bugün itibariyle) ondört yıllık amansız mücadeleyi Şirince Meydan Muharebelerinin Mufassal Tarihçesi⁵¹ adlı kitabımda hikaye ettim. Burada o konulara çok fazla girmeye gerek görmüyorum. Daha önce okumuş olanlardan özür dileyerek, Tarihçe'den bir bölüm aktarayım. Tam aktarma değil gerçi, epeyce
Sayfa 198 - Liberus Kitap / III. ŞİRİNCE / 51. Everest Yayınları, 2011.Kitabı okudu
Cebinden bir kâğıt parçası çıkarmaya çalışan adama doğru atıldı. Ayağı tabuta takıldı, yere düştü. Tabut, bu çarpmayla yerinden oynadı ve hemen yanındaki çukura yuvarlandı. Demek çukur varmış. Demek, Turgut’un düşündüğünün, bilmeden istediğinin tersine, hep dışarda, güneşin altında ve papatyaların arasında kalamayacaktı Selim. “Tabut ne kadar hafifmiş,” diye düşündü. “Yalancı herifler. Boş yere yarım bırakıp gittiler işi.” Ayağa kalktı.
Beden eğitimi fenaydı, voleybolsa en fenası. Beth topa bir türlü düzgün vuramıyordu. Ya topa sertçe şaplak atıyor ya da rasgele sektiriyordu. Bir keresinde parmağını o kadar kötü incitti ki hemen şişiverdi. Kızların çoğu kahkahalarla bağrışarak oynuyor ama Beth aynısını hiç beceremiyordu. ... Haksızlıktı bu. Sportmenlik Beth'i hiç
-Son...
"Hayatım boyunca imkânsız mutsuzluklar hazırladım kendime. Balıklarım suda boğuldu, kuşlarım ve uçarken vuruldu, hayat hep beklemediğim yerden mutsuz etti beni. En kırılmaz yerimden kırıldım. Hayatımı sırf sonunda ışık görüyorum diye yürüye yürüye bitirdiğim bir tünelde geçirdim sanki. Sonunda ışık var diye karanlıkta yürüdüm hayatım boyunca.
Sayfa 400 - indigo kitap, nehir erdemKitabı okudu
24 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.