Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Her seferinde Hitleri gösterip kendilerini aklıyorlardı; hâlâ da öyle. Hitler sadece Yahudileri değil, farklı milletten insanları da katletti. Çingeneler, Polonyalılar, Slavlar, dindarlar, homoseksüeller, zihinsel özürlüler gibi farklı etnik, dini ve sosyal gruplar vardı. Hatta Avrupa'da farklı milletleri daha çok insan katletti. Fakat bunlar Yahudiler kadar ne çok anıldı ne de gündem edildi.
Sayfa 150Kitabı okudu
Siyasi Gündem ve Görüşü kişiyi işinden edip dengesini bozabilir.
Sefaret Müsteşarı Nail'i 10 Temmuz'dan sonra işinden atmışlardı. Nail de birkaç yıl inkılâba sövdü. Fakat "muhalif olduğuna" kimsenin telaş etmediğini görünce meşrutiyete dalkavukluk etmeye başladı: Artık gazetelere Fransa, İngiltere ihtilallerini yazıyor, 10 Temmuz'u yapanları çok beğeniyordu. İttihat ve Terakki nazırlarından ölenlerin cenazelerini Spor adımlarıyla teşyi ediyordu. Serkldoryan'da Adnan'a herkesten evvel ayağa kalkıyordu. Fakat yine de bir türlü memuriyet alamıyordu.
Reklam
Sosyal-duygusal lider, bir örgütlenme içindeki bireylerin ihtiyaçlarına duyarlı ve grup üyeliğinin pozitif niteliklerini destekleyen etkinliklere katılan kişileri tanımlar. Görev lideri ise gündem ve standart belirlemek, görevlendirme yapmak veya grubun amaçlarına ulaşması için bilgilendirici geribildirimler vermek gibi liderliğin daha resmi taraflarına odaklanır. İdeal olan, bir grup liderinin bu iki liderlik özelliğine birden sahip olmasıdır ancak genelde böylesi işler, bu özelliklerin bir veya birden fazlasında iyi olan birden fazla lider arasında paylaştırılır.
Sayfa 535Kitabı okudu
Gündemler içinde iç gündemini yitiren insan için özellikle bu çağda, bu zamanda türküler bizim ulu hatırlatıcılarımız olmalı. Çünkü hüzün en güncel, en acil iç gündem maddemizdir. Zaman değişir, mekân değişir, dünya bilmem kaçıncı turunu tamamlar, insanlar değişir ama bir türkünün kemiklerimizin iliklerine dek dokunan o ağır etkisi hiç değişmez. Eskimeyen bir yaranın sürekli kendini hatırlatan o eşsiz hatırası.
Sayfa 61 - Muhit
Reklam
Milletvekili hastalığı.
Tutulanlar için tadına varılamaz, korkunç surette zevkli bir hastalıktır. Evet, pek zevklidir. O kadar zevklidir ki, bir dakika bu hastalığa tutulduğunuzu düşünseniz artık tramvaylara, otobüslere, trenlere bedava binersiniz. Söylev üstüne söylev verirsiniz, gündem müzakere edersiniz, encümenlere girip çıkarsınız, bakanlarla merhabalaşır, kartvizitler gönderir, kartvizitler alırsınız. Hülasa bir dakika bir milletvekilinin yerine kendinizi koyar, rahat edersiniz. Artık bu hastalığın ismi anlaşıldı: Milletvekili hastalığı.
Romancılar eserlerinde soykırımı canları istediği gibi kullanıyorlar… Bunu yaparken de meselenin içini boşaltıyorlar. Soykırım, artık dikkat çekmenin ve çabuk başarıya ulaşmanın garantisi sayılan bir sıcak gündem maddesi olup moda haline geldi.
Savunma
-"Özgür Ballı şiiri misin, ne bu iç sıkıntısı?" diyen Sıddık Yurtsevere isterdim sen gülünce sahiden çiçeğe dursun içimde dursun, içim, ezilmişlerin yanına dizilmiş el yazısıyla etiketler pazarda abla almazsan sen kaybedersin, gerçeküstü konuşmalar maskeleri çenede sigaraları ağzında kafası başka yerde domates yirmi lira isterdim
Şayet feminist düşünürlerin tümü, kadınlar tarafından uygulanan ataerkil şiddeti kadına yönelik erkek şiddetiyle aynı kefeye koyarak buna öfke duyduğunu ifade etselerdi, kamuoyu da ataerkil şiddete dikkat çekme çabalarını erkek karşıtı bir gündem olarak değerlendirmez ve kolay kolay reddedemezdi.
Reklam
Önümüzdeki yüzyılda islamı, bir itikat sistemi, yani din olarak da, medeniyet olarak da, ölüm kalım savaşı beklemektedir. İslam, din ve medeniyet ola­rak islam bölgelerinde de, bu bölgelerin dışında da yeni atılımıyla, çağın birinci gündem maddesi ola­caktır.
Artık odada pek yaşamayan iki kişi, bir de ölü vardı. Kendilerinden “biz” diye bahsettiklerinde, bir su bardağından, sandalyeden ya da bahçedeki ağaçtan “bizim” diye söz ettiklerinde nicedir kendini kandıran üç kişi. O gündem beri caddelerde rastlıyorum babama, kanepedeki kadar yabancı bana. Her yerde tanıdım onu, mezarlığın önünde bile.
Sayfa 65 - Siren YayınlarıKitabı okudu
Bir ülke içinde vatandaşların sahip oldukları gelirler arasın­daki farklar gitgide açılıyor ve bir uçurum formuna bürünüyorsa toplumun bir bölümü istikametini kaybediyor demektir. Bir ül­kenin ülkü, geçmiş, dil, din ya da kültürel bağları kuvvetli ola­bilir. Ancak geliri düşük ve diğerlerinden çok az olan insanlar için gündem bambaşka olur. Geride bırakılmışlık duygusunu yenmek imkansız hale gelir. Gökhan Şen - İnsanlar Fikirleri Olduğu İçin Değil, Olmadığı İçin Endişe Duymalılar
Sayfa 24
Romanda gündem Victoria Çağı ise...
Kavramsal olarak çelişki ve çatışmalarla dolu olan Victoria dönemi; *Ailevi değerlerle saygıdeğer olma merakı ve bunun getirdiği ikiyüzlülük, *Toplumsal durumlardan ve bireysel koşullardan aptalcasına memnunluk, *Cinsel konularda yapay çekingenlik ve sevgisiz evliliklerin kutsal bulunması, *Dar kafalılık ve dinsel yobazlığa karşın Hristiyanlığın dibini oyan bilimsel araştırma ve gelişmeler, *Para ve madde severlik ve alt sınıfların ve parasızların saygın bulunmaması, *Plansız gelişen sanayileşme ve haksızlıklarla dolu çalışma şartları ve adaletsiz ekonomik düzen, *Sanata duyulan düşmanlık ve edebiyatın salt eğlence aracı olarak algılanması. Not: Mina Urgan, (2003). İngiliz edebiyatı tarihi.YKY
Sayfa 173 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.