Ve bitti!
Öyle bir ikilemdeyim ki şimdi...
Bir tarafım neden bu kadar geç kaldım diyor, bir tarafım nereden okudum seni!
Ben şimdi nasıl unuturum okuduklarımı ve nasıl devam ederim eskisi gibi!
Nereden başlayacağımı, nasıl başlayacağımı bilemiyorum. Okurken nasıl okuyacağımı da bilemedim. Dinlene dinlene okudum eseri. Daha iyisi gelmedi elimden.
Ömer Gezen' e ve tüm dostlara teşekkür ederim.Sizler de bu anlamlı harekete katılmak isterseniz #51007323
{Liste Güncellenecektir. Yoruma Siz de Sevdiğiniz İncelemeleri İliştirebilirsiniz.}
*Gülnaz Eliaçık
Bir matematik problemini farklı yollardan çözerek aynı sonuca ulaşan iki öğrenci gibi tamamen farklı (hem yaş hem hayat şartları olarak) iki insanın benzer duyguları yaşamasına ve hayatı algılama şekillerine tanık olmak, bir kitaptan daha fazla ne beklenebilir ki.. :) "meçhul bir nedenle uyumsuz olan her şeye karşı aşırı duyarlıyım. İşte tam olarak bu noktada durup-durup, soluk alarak ve her seferinde şimdi burada ne yapacağım diye diye okunacak enfes bir kitap.. :) Zeki olmak önemli ama zekayı kullanabilmek bundan daha önemli. Sonunda bu kadar naif biteceğini tahmin edemiyor insan, en fazla ne verebilirse onları bıraktı bende.. İçinde bolca kedilerin dolandığı, güldürdüğü ve saat yedide bitirilecek kitap. :) Muazzamsın.. :)
Kirpinin ZarafetiMuriel Barbery · Kırmızı Kedi Yayınları · 20207,4bin okunma
Beyaz Zambaklar Ülkesinde’yi incelemek, daha doğrusu ele almak istiyorum. Biliyorum, belki birçoğunuzun aklından, burada da herkes hep aynı yazarların eserlerini okuyor düşüncesi geçiyor
Dostoyevski'nin ilk kitabı olan İnsancıklar, Rus Edebiyatının ilk toplumsal romanı olarak kabul edilir. Bu eser acıklı bir mektuplaşma içeriğine sahiptir. Dostoyevski'nin diğer romanlarında olduğu gibi bu romanda da acıma duygusu bir hayli hissettirilmiştir.
İlk eser olmanın verdiği acemilikten oldukça uzak, akıcı ve etkileyici bir dile sahiptir.
Romanda yaşlı memur Makar Devuskin'in o romantik, sevgi dolu seslenişleri kitabı duygusal bir hale getirmiştir. Okurken dikkatimi en çok çeken ise "güvercinim" olmuştur. Yoksulluk teması tüm romana hakimdir.
Varvara ve Makar arasında geçen konuşmalarda yoksulluğun yaşamda ne gibi sorunları da beraberinde getirdiğini anlatmaktadır.
Dostoyevski burada aşkın en saf biçimini kağıda dökmüştür. Ama yaşamın getirdiği dış etkenler de sorun oluşturmuştur. İlk örneği Makar'ın yaşlı, Varvara'nın ise genç olmasıdır. Bir diğeri ise evlerinin yakın olduğu halde çok az görüşmeleri ve bunun sebebi insanların dedikoduları olmasıdır.
Yoksulluk ve dedikoduyla mücadele eden bu iki insan her ne kadar onlar karşısında kazanmaya gayret etselerde, hayat şartları onları kaybetmeye itiyordu...
İnsancıklarFyodor Dostoyevski · Can Yayınları · 202362,1bin okunma
Hani bazı kitaplar vardır okuduğunuz zaman suratınıza tokat yemiş gibi hissedersiniz. İşte ben şu an öyleyim. Kaç gündür suratıma tokat yemiş gibi dolaşıyorum. Yediğim lokmalar boğazıma düğümleniyor. Hüseyin'in, Fatma'nın, Sefer'in yokluktan yiyemediği için, bu dünyadan göçüp gittiği, o lokmalar boğazımdan bir türlü geçmiyor.
Kitap bitene kadar
Müthiş bir kitap okudum. 1932'de yazıldığına inanamıyor insan. Bugünü bile aşan bir distopya ile karşı karşıya kaldım.
Kitap, Londra Merkez Kuluçka ve Şartlandırma Merkezi'nde bir grup öğrencinin gezisiyle başlıyor. Burada birim müdürü öğrencilere nasıl insan üretimi yaptıklarını bölüm bölüm anlatıyor. İnsanlar istenilen şekilde üretiliyor,
‘1K kutsal kitaplar serisi’nden Şibumi’nin incelemesi vesilesiyle herkese selamlar...
Çok net hatırlıyorum, siteye ilk üye olduğumda ‘bu kitaba sahip olmayanları burada barındırmıyorlar herhalde’ diye bir kaygıya kapılmış, Ocak 2018’de hemen sipariş etmiştim kitabı. Ancak kitabı almak da yetmiyor tabii. https://1000kitap.com/Nordavind ‘nın
Shakespearein ustalık döneminin ilk eserlerinden olan Julius Caesar adının aksine aslında Brutusün tragedyasıdır.
Kitabımız tarihte en çok konuşulan suikastin arka planında olan olayları, Romalı bir grubunun (“optimates”) bu suikasti planlayışı ve Brutus'un gelgitlerini anlatıyor.#133603170
Kitap Brütüs anlatır