Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Şahmerdan Hakkında

Şahmerdan konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.

Hakkında

İçindekiler; Şahmerdan Çelme Kaşıkadası’nda Mahpus Bir Define Arayıcısı Projektörcü Francala mı?, Ekmek mi? Paşazade Krallık Çöpçü Ahmet Köye Gönderilen Eşek Zemberek Alt Kamara Satılık Dünya Köy Hocasıyla Sığırtmaç Şeytan Minaresi Bekâr Beyaz Pantolon Bir Kadın “1953’te Sait Faik, ikinci Türk olarak, Amerika’daki Uluslararası Mark Twain Derneği’nin onur üyeliği payesini aldı. Bu kadarı küçük bir haber olarak gazetelerde çıktı çıkmasına ama, sanatçılar gazete sütunları için pek çekici konu değildi. Oysa bundan önceki Mark Twain üyeliği ilk Türk olarak Atatürk’e verilmişti. Şimdi ikinci Türk de Sait Faik oluyordu. Aradan yıllar geçti, bugüne kadar başka hiçbir Türk bu onura layık görülmedi.” Ara Güler (kitaptan, s.139) Sait Faik Abasıyanık 18 Kasım 1906’da Adapazarı’nda dünyaya geldi. İlköğrenimini Rehber-i Terakki Okulu’nda tamamladıktan sonra, 1925’te İlstanbul Erkek Lisesi’ne yazıldı. Aldığı disiplin cezası nedeniyle ortaöğrenimini Bursa Erkek Lisesi’nde tamamlamak zorunda kaldı (1928). Bir süre İstanbul Darülfünunu’nda (Üniversitesi) Türkoloji okudu (1928). Babası Mehmet Faik Bey’in isteğiyle iktisat öğrenimi için İsviçre’ye gitti. Lozan’dan kısa süre içinde ayrılarak Fransa’nın Grenoble şehrine geçti ve 1931-1935 yılları arasında Fransa’da kaldı. İstanbul’a dönünce kısa bir süre Halıcıoğlu Ermeni Yetim Mektebi’nde Türkçe öğretmenliği yaptı. Babasının ısrarıyla açtıkları toptancı tahıl dükkânını işletmeye başladı, fakat başarısızlıklarla sonuçlanan bu girişimin ardından sadece yazı yazarak geçinmeye karar verdi. Babasını 1939’da kaybetti ve annesi Makbule Hanım’la birlikte Burgazada’daki evlerinde yaşamaya başladı. İkinci Dünya Savaşı sırasında bir ay kadar Haber gazetesinde adliye muhabirliği yaptı (1942). “Modern edebiyata yaptığı hizmetlerden dolayı” Amerika’daki Mark Twain Derneği’ne onur üyesi seçildi (1953). 11 Mayıs 1954 tarihinde uzun süredir mücadele ettiği siroz hastalığına yenik düşerek hayatını kaybetti.
Tahmini Okuma Süresi: 4 sa. 18 dk.Sayfa Sayısı: 152Basım Tarihi: Ocak 2013Yayınevi: İş Bankası Kültür Yayınları
ISBN: 9786053607731Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Reklam

Kitap İstatistikleri

Kitabın okur profili

Kadın% 54.2
Erkek% 45.8
0-12 Yaş
13-17 Yaş
18-24 Yaş
25-34 Yaş
35-44 Yaş
45-54 Yaş
55-64 Yaş
65+ Yaş

Yazar Hakkında

Sait Faik Abasıyanık
Sait Faik AbasıyanıkYazar · 40 kitap
Sait Faik Abasıyanık ya da Sait Faik (18 Kasım, 22 Kasım ya da 23 Kasım 1906 -11 Mayıs 1954), Türk öykü, roman ve şiir yazarıdır. Türk hikâyeciliğinin önde gelen yazarlarından sayılan Abasıyanık, çağdaş hikâyeciliğe yaptığı katkılarla Türk edebiyatında bir dönüm noktası sayılır. Modern Türk hikâyeciliğinin öncülerinden olan Sait Faik, getirdiği yeniliklerle "kökü kendisinde olan" bir yazar olarak kabul edilir. Klasik öykü tekniğini yıkarak doğayı ve insanları basit, samimi, hem iyi hem kötü taraflarıyla oldukları gibi fakat şiirsel ve usta bir dille anlatmıştır. Bunu yaparken diğer çoğu Cumhuriyet sonrası sanatçısı gibi Batı'daki gelişmelere bağlı kalmamış, hiçbir edebî anlayışın etkisinde hareket etmemiş ve belli bir tarzın takipçisi olmamıştır. Toplumun problemlerine değil bireyin toplum içindeki sorunlarına yönelen yazar, öykülerinde çoğunlukla kendisinden yola çıkıp bireyler hakkında yazarak insan gerçeğini anlamaya çalışır. Çoğunlukla şehirli alt sınıfın hayatını yazan Abasıyanık, balıkçı, işsiz, kıraathane sahibi gibi karakterleri anlatır. İnsanların yaşama biçimlerini, isteklerini, tasalarını, korkularını ve sevinçlerini irdeleyerek, toplum meselelerinden çok "insanı ele alan sanatçılar" sınıfında yer alır. 1930'larda başladığı yazı hayatı boyunca "sorumlu avare", "gözlemci balıkçı", "çakırkeyf sirozlu", "küfürbaz şair", "müflis tacir", "züğürt yazar", "hamdolsun diyemeyen rantiye", "anadan doğma çevreci" gibi sıfatlarla anılan Abasıyanık'ın tüm yazdıkları bir şair duyarlılığı içermektedir. Hikâye, roman, şiir yazan, çeviriler ve röportajlar yapan sanatçı bütün bu türleri kendine özgü tarzı ile kaynaştırmıştır. Yazarın, anlık heyecanlarını yansıtan izlenimci ve fovist ressamların üslubunu anımsatan bir tarzı olduğu söylenmiştir. Kendi özgün dilini oluştururken André Gide, Comte de Lautréamont, Jean Genet gibi isimlerden etkilenen Abasıyanık, kendisinden sonra gelen Ferit Edgü, Adalet Ağaoğlu, Demir Özlü gibi pek çok yazara da öncülük etmiştir. Ölümünün ardından Burgaz Adası'ndaki evi müzeye dönüştürülen yazar adına her sene öykü ödülü de verilmektedir.