Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Günaydın :)
… İnsanın ruhsal, yani kendine özgü olan içsel kültürü ihmal edilirse, bencillik ve açgözlülük en yaygın güçler olarak belirirler. Bu türlü bir davranış biçimi­ ne en uygun sistem ise, bencillik üzerine kurulmuş olan kapi­ talizmdir. .
168 syf.
8/10 puan verdi
Abartıldığı kadar var mı???
Masalların masalsı bir üslupla anlatıldığı, sonu baştan belli olan, insana dair çokça tespitin yer aldığı, güzel bir okuma deneyimi sunan fakat insanın acıma duygusuna fazlasıyla baskı uygulayarak samimiyetini yitirdiğini düşünmeme neden olan ve de kitapta aslında semboller aracılığıyla farklı şeyler ifade edildiği iddialarına rağmen yazarın bunu doğrulayan herhangi bir açıklaması olmadığından (belki ben görmemişimdir-bilmiyorumdur...) abartıldığını düşündüğüm bir eser... Aytmatov şüphesiz ki büyük bir yazar, bunun tespitini yapmak benim haddime bile değil fakat kitabı okurken klasik bir Güney Kore dizisi mantığı ile insanı gerçekten üzmek için çabalayan ve semboller üzerinden komünist sistem eleştirisi yapmak isterken komünist sistemin parçası olmuş bir yazar gördüm ve o yüzden okumaya değer ama abartmaya değmez diyorum aksine ikna edilmediğim sürece, şayet ikna edilir isem kitabı bir şaheser olarak niteleyebilirim.
Beyaz Gemi
Beyaz GemiCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 201870,4bin okunma
Reklam
«Körler işitme duyusunu keskinleştirir; sağır ve dilsizler işaretlerden oluşan bir sistem öğrenir. Engelleri telafi etmenin yolları var. Cücelerin bir engeli yok ama yine de onları normdışı bırakan santimlerin bir telafisi olmalı.»
Sayfa 134
"İnsanlar... " dedim fisıldayarak., Taşırlar insanları. Kundaktayken, tabuttayken. Hep taşıyacak birileri olur. Bazıları dostluktan bazıları cepteki paradan, bazları da içinde bulundukları sistem bir gün onlara da taşınma sırasının geleceğini söylediği için, taşırlar insanı..."
Siz elinizden geleni yapın. Karşı taraf ısrarla uykuda olmaya devam ediyorsa sistem zamanla sizi ayıracaktır zaten. O, kendisi gibi uyuyan birini bulacaktır.
Reklam
Sistem içine içine devamlı çöküyor. Yeryüzünde gördüğümüz her şeyin temelinde bir enkaz. Tüm medeniyetler kendilerinden önce yıkılmış başka medeniyetlerin üzerine kurulu. Geçmişin kaderi gelecekte mütemadiyen tekrarlanıyor. İnsanlar baştan beri yeni şehirlerini hep yıkılmış eski şehirlerin üzerine kuruyor. O yüzden en modern yapının bile hücrelerinde yıkılmış eski bir yapının izi var. Yara gibi. İnsan, o yaraların ıslaklığında yaşayan parazittir. Hayal kırıklıklarıyla geleceğe dair umutlarının birbirine göbekten bağlı olmasını umursamadan, yenenle yenilenin aynı şey olduğunu kaale almadan, çökmüş hayatların üzerine çöke çöke kurduğu yeni hayatları kutsamak için uydurduğu metinlere tapa tapa geldiği şu medeniyet noktasında, tarihin asalağı olarak var olmaktan başka seçeneği yoktur.
Mutsuzuz
Savaş çıkmaması için bir sistem bulmak, uygarlığımız için hayati bir gereksinimdir, ama insanlar yaşam yükü altında ezilip durmaktansa, birbirlerine yok etmeyi tercih edecek derecede mutsuz oldukları sürece, böyle bir sistem oluşturma olasılığı yoktur.
Sayfa 19
260 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
"Varlık zamanın özüdür." vs "Zaman varlığın özüdür."
Martin Heidegger
Martin Heidegger
'in 1927 yılında yazdığı Magnum Opusu '
Varlık ve Zaman
Varlık ve Zaman
'; filozofun nezdinde henüz miâdını doldurmamışken, onun ışığında
Immanuel Kant
Immanuel Kant
ve
Georg Wilhelm Friedrich Hegel
Georg Wilhelm Friedrich Hegel
felsefeleri hakkında kritiklerini ders notları olarak oluşturmaya başlamıştı. İşte bu kitap da Heidegger'in Hegel'in en meşhur -ama onu kapsayan
Mantık Bilimi (Büyük Mantık)
Mantık Bilimi (Büyük Mantık)
ve
Mantık Bilimi (Küçük Mantık)
Mantık Bilimi (Küçük Mantık)
eserleri kadar
Hegel’in Tinin Fenomenolojisi
Hegel’in Tinin FenomenolojisiMartin Heidegger · Alfa Yayınları · 202050 okunma
255 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Yedi
KİTAP TAVSİYEM "YAZAN & 7" ALINTILAR _Kendi tercihleri kendi yollarını döşer... _Hiçbir Şey sabit değildir... _Bir değil binden, sonsuzdan öte değil mi 'senden içre' olan cümlesi... _Kendimle kalabalıklığım doğruydu doğru olmasına ancak, bunca kalabalıklığa rağmen yine de yalnızdım... _Evrenlerin yapısında pek çok
Yazan & 7
Yazan & 7Ayla Kapan · Librum Kitap · 20231 okunma
Reklam
KİTAP TAVSİYEM "YAZAN & 7" ALINTILAR Kendi tercihleri kendi yollarını döşer... Hiçbir Şey sabit değildir... Bir değil binden, sonsuzdan öte değil mi 'senden içre' olan cümlesi... Kendimle kalabalıklığım doğruydu doğru olmasına ancak, bunca kalabalıklığa rağmen yine de yalnızdım... Evrenlerin yapısında pek çok 7'li
Bir erkeğin kaleminden ilginç bulduğum bir yazıyı sizlerle paylaşıyorum
Annelik kutsal mı? Annelik bir roldür ve bir Kadın tek bir rolden ibaret değildir. ● Tek role sıkıştırılan bir hayat, ● Gizli depresyonlar, ● İfade edilmemiş öfkeler, ● Aralıklı patlayan 30 40 yaş sendromları doğurur. Kutsallaştırdıkça; çocuk sahibi bir kadını kendisi olmaktan, kendi amaçlarını gerçekleştirmekten, varoluşunu
Sosyal medya şirketleri, kullanıcılarının her sayfada bıraktıkları bilgi izlerini kullanarak, analitik algoritmaları aracılığıyla tekinsiz bir şekilde bireylerin psikometrik portrelerini, zevklerini, sempatilerini ve kanılarını inşa edebiliyorlar. Böylece propaganda yalnızca demografik gruplara değil, aynı zamanda kişilere de tam uygun hale getiriliyor. Algoritmaların amaçladığı bilgi akışı, bizleri sevdiğimiz ya da sevebileceğimiz şeylerle buluşturmaktır. Kişisel zevke uygun ve hakikate kördür. İnternet ağı, tam da hakikatin önemsizleşmesinin eksiksiz taşıyıcısıdır çünkü yalana, dürüstlüğe ve ikisinin arasındaki farka kayıtsızdır (d'Ancona, 2017, s. 52) . Aksine, spekülatif iddiaları, düşleri, kuşkulu görselleri, dedikoduyu, komplo teorilerini, eğlendirmeyi, batıl inançları, skandalları, iftiraları içeren mesajların yayılmasını tüm bu içeriği çabucak ve ücretsiz bir şekilde çoğaltır ve muazzam bir hızla yayar. Sistem, bunlar arasından hangilerinin doğru olduğunu seçmek için herhangi bir çabaya girişmez (Williams B., 2004, s. 216) . Bununla ilgilenmez. Böylece hakikatin önemsizleşmesi çerçevesinde sahte haberlerin yayılması için kusursuz bir ortam oluşur. Zira yalanı açığa çıkaracak hakikatle yüzleşmeye gerek kalmamıştır. Kişi, yalan haberi, kendi görüş ve inançlarını desteklediği sürece doğru kabul eder ve kendisine ulaşan bu haberi, kendi balonuna sahip olan kişilerle paylaşır. Bu da dolaşımda milyarlarca sahte haberin muazzam bir hızla sosyal ağlarda, en ufak bir açığa çıkma riski bile olmaksızın, dörtnala ilerlemesini sağlar (Prego, 2017, s. 21).
Sayfa 51 - Karakarga YayınlarıKitabı okuyor
624 syf.
9/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Roma Nasıl Çöktü ?
Roma İmparatorluğu tarihin gördüğü en büyük imparatorluklardan biriydi. Hatta en önemlilerinden biriydi. Milattan önce kurulup milattan yüzyıllar sonra da varlığını sürdürmeye devam etti. Kurmuş olduğu sistem çağındaki ve sonraki çoğu devlete örnek teşkil etti ve başka devletleri sürekli bir şekilde etkilemeyi başardı. Peki nasıl oldu da bu büyük
Roma Nasıl Çöktü? Bir Süpergücün Ölümü
Roma Nasıl Çöktü? Bir Süpergücün ÖlümüAdrian Goldsworthy · Kronik Kitap · 202216 okunma
Emirle gelen idam kararları
Batı Avrupa’da sistemin siyasal bir u. zantısını oluşturan kominist partiler, sosyalist partiler,sistem için bir sakın ca taşımıyor.
Sayfa 51 - AykKitabı okuyor
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.