Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Eğer ben öldükten sonra yazmak isterlerse yaşam öykümü, Bundan daha kolayı yoktur. Yalnızca iki tarih konmalı: doğum günümle ölüm günüm. Bu ikisi arasındaki bütün günler benimdir.
‘’Birbirlerine bakarken duydukları sevinci, baş döndürücü tatlılığı kalemle anlatamayız. Sevmesini bilenlerin sevdikleri kişilerle birkaç gün ayrıldıktan sonra kavuştuklarında duyduklarını yazmak bizce insanoğlunun işi değildir. Bir uğraş, bir kavga,, bir gülünç masal, bir öç almanın hikâyesi yazılabilir. Fakat kaç kişi bu kadar sevdikten sonra sevdiğini tekrar bulabilir? Giden sevgili gelmez, gelse bile artık eski sıcaklığı soğumuştur. Böyle soğumayan aşkların kavuşması yazılamaz. Okuyucularıma Sabiha ile Otsukarcı buluştular, ağlaştılar, sevindiler, deyip kesiyorum. Bilenler bilmeyenlere anlatsın.’’
Reklam
‘’ Bizim gibi düşünmeyenlerin fikirlerine, kanaatlerine saygı gösteririz. Fakat samimi olmaları şartıyla...Büyük ülküleri, milli davaları gündelik ve aşağılık siyaset oyunlarına karıştıranların kanaati hürmete layık değildir. Çünkü bu kanaat esasen kanaat değildir. Duygunun, düşüncenin, vicdanın mahsulü değildir. Bu, menfaatin emrinde olanların emirle veya telkinle ortaya attığı bir iddiadır. Efendisinin buyruğu ile bugün bunu söyleyen adam, yarın onun tam zıddını söylemekten de çekinmez. Çünkü onun için mühim olan şey, fikir veya ülkü değildir. Milli menfaat veya yurt sevgisi hiç değildir. Onun için ehemmiyeti olan yalnız kendi şahsi menfaati, rahatı, zevkidir. Lüks apartman, bol para, otomobil, konfor ve daha diğer şeyler ancak efendinin emrini yapmakla sağlanmaktadır. O halde yapılacak şey malumdur: Yukarının arzusunu sezerek ona göre konuşmak, ona göre yazmak...’’
Tarihten İbret Almak Bundan 30-40 yıl önce Moskova’daki Devlet Tiyatrosu’nun duvarlarında birdenbire büyük çatlaklar oluştuğu görülmüş. Temelden çatıya kadar yükselen bu çatlaklarla bütün binanın ansızın yıkılıp içinde bulunanlarla çevredekilerin ezilme tehlikesi başgöstermiş. Binayı inceleyen mühendisler,çatlakların nedenlerini
Beyaz Zambaklar Ülkesinde 'Bir Milletin Uyanışı' - Hayat Yayınları 1998Kitabı okudu
Türk
"Türkler olmadan bir dünya tarihi yazmak mümkün değildir."
Reklam
“bizi bugün buraya getiren şey tarihtir. Tarih yazmak için olmasa hiçbirimiz bugün burada olmaz, Berlin’deki evde rahatça oturuyor olurduk. Biz burada tarihi düzeltiyoruz.”
Tarih
Tarih yazmak, yapmak kadar mühimdir. Yazan yapana sadık kalmazsa değişmeyen hakikat, insanlığı şaşırtacak bir mahiyet alır.
Sayfa 200 - M. Kemal Atatürk
Eğer ben öldükten sonra insanlar biyografimi yazmak isterlerse, işleri çok kolay. Yalnızca iki tarih onlara yeter; doğum tarihim ve ölüm tarihim. İkisinin arasında kalan bütün günler ise bana ait.
Klasik posta çağında insanlar yalnızca gerçekten söyleyecekleri önemli bir şey olduğunda mektup yazarlardı. Akıllarına gelen ilk şeyi yazmak yerine ne söylemek istediklerini ve bunu nasıl aktaracaklarını önceden dikkatli bir şekilde düşünürlerdi. Bunun sonucunda da aynı şekilde düşünülmüş bir cevap almayı beklerlerdi. Zaten çoğu insan ayda birkaç mektuptan fazlasını yazmıyordu ve gelen mektuplara da hemen cevap vermek gibi bir zorunluluk duyulmuyordu. Bense bir gün içinde düzinelerce e-posta alıyorum ve bunların hepsini hızlıca cevaplandırmam gerekiyor. Bu icatları yaparken zaman kazanacağımızı düşünüyorduk, ancak aslında günlerimizi daha endişeli ve kaygılı geçirmemize sebep olacak şekilde hayatlarımızın hızını normalin on katına çıkartmış olduk.
Sayfa 99
Reklam
"Şair olarak yazmak başka şey, tarihçi olarak yazmak başka. Şair, olayları oldukları gibi değil olmaları gerektiği gibi anlatabilir; tarihçi ise, olmaları gerektiği gibi değil, gerçeğe hiçbir şey eklemeden, çıkarmadan, oldukları gibi yazmak zorundadır."
Sayfa 469 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.