Hayatına farklı güzellikler katmalı insan
Bir düş kurmalı, diğerlerinden farklı
Bir konu tartışmalı, kazananı olmayan
Bir bakış bulmalı, hor görmeyen
İncinmeyen, incitmeyen…
15.12.2017
Bu kitapta, çocukluk dönemindeki cinsel istismarın psikolojik sonuçları ve bu sonuçların tedavi edilmesi üzerine odaklanılmaktadır.
Sigmund Freud , cinsel istismarın çocuklar üzerindeki etkilerini incelerken, aynı zamanda kendi teorilerine de atıfta bulunur. Ona göre, çocukluk döneminde yaşanan cinsel istismar, çocukların ruh sağlığı üzerinde kalıcı bir etki bırakabilir ve bu etkiler yetişkinlik döneminde de kendini gösterebilir.
Özellikle yazıldığı dönemde çok tartışmalı bir konu olan cinsel istismarın ele alınması nedeniyle büyük yankı uyandırdı. Kitapta ele alınan konular, o dönemde çok az kişi tarafından ele alınıyordu ve Freud'un çalışması, bu konunun daha geniş bir kitle tarafından tartışılmasına öncülük etti.
Ancak, günümüzde
Sigmund Freud'un cinsel istismar teorileri ve yöntemleri çok eleştirilmekte ve çeşitli tartışmalara konu olmaktadır. Bazı eleştirmenler, Freud'un cinsel istismarın tüm psikolojik sorunların kökeni olduğunu iddia etmesinin yanıltıcı ve hatta zararlı olduğunu savunuyorlar. Ayrıca, Freud'un cinsel istismarın tedavisinde kullandığı yöntemlerin de etkililiği hakkında çeşitli eleştiriler bulunmaktadır.
Sonuç olarak,
Yazar, hukukçu ve gazeteci olan Eric Berkowitz bu kitabında cinselliğin sınırlanışını kayıtlı tarihten yirminci yüzyıla kadar, günümüze ulaşmış davaların belgeleriyle din, sosyal statü, coğrafi etkiler ve bunun gibi faktörler çerçevesinde tarihsel olarak ele almış. Kitabın dili oldukça sade. Yazarın gazeteci olmasının bunda büyük etkisi olduğunu
Çalkantılı bir dönemde çalkantılı bir ruh haline sahip olan karakter Bardamu ve onun dünyası… Bu dünyayla tanışmak benim için zorlayıcı olduğu kadar güzel bir deneyim de oldu.
Kitabın her bir bölümüne yepyeni bir felsefik bakış açısı diyebiliriz çünkü kitap boyunca anlatıcı okura belirli konular hakkında fikirlerini ve dönemin özelliklerine
“Roma’nın güneşi battı.”
Shakespere ve Eseri Hakkında:
William Shakespeare… Onu her incelemede uzun uzun anlatmaya gerek yok. İngiliz edebiyatının en büyük isimlerinden biri olmasının yanı sıra, dünya edebiyatı da ona çok şey borçlu. Antik Yunan’dan devraldığı tragedya sanatı bayrağını gururla ve büyük bir başarıyla taşıyan Shakespeare’in her
Son zamanlarda yeniden hortlatılan ve gündemimizi sıkça meşgul etmeye başlayan idam (ölüm cezası) konusuna ilişkin bir hukukçu bakış açısıyla bir şeyler yazmak istedim. Öncelikle bu yazı çoğunlukla hukuki ve sıkıcı bilgiler içerecek olup konuyla ilgili olan kişilere hitap edecektir. Yazının içeriğini dikkatlice okuduğunuzda birçok hukuki ve siyasi
Küçük denilebilecek yaşlarda okuduğum bir kitaptı ancak sitede takip ettiğim kıymetli okurlardan bir kaç kişi okuyup inceleme yazında tekrardan okumak istedim. Ülkemizde maalesef her şey olması zor olduğu gibi "aydın.." olmak da çok zor ve tartışmalı bir konu olagelmiştir. Tarihsel süreç içerisinde çok büyük savaşlar ve türlü sıkıntılarla boğuşup hayatını bu sıkıntılarla devam ettirmek zorunda kalmış olan ülkemizde ne toplumsal gelişim o okuduğumuz metodolojilere uygun gelişti ne de tam anlamıyla bir aydın sınıfı gelişti. Herhangi bir konuda eleştiri getirmek ve suçlamak çok kolayken aynı konuda alternatif çözüm önerileri getirmek ve doğruyu yaparak ve yaşayarak göstermek, örnek olmak ne yazık ki kültürümüzde çok yer edinememiştir. İlk okuduğum yıllardan kitapla ilgili aklımda kalan metaforları hiç unutmamıştım ve bu seferde teyit etmiş oldum "İçerisinde yaşadığı toplumun gerçeklerinden kopmak..." ve "Fildişi kulelerde yaşamak...". Hangi dönemde olursa olsun hepimiz için gerçekliğini koruyan kavramlar olarak karşımızda durmaktadır. Özellikle bu tarz platformlar aracılığı ile daha fazla okuyup daha fazla fikirlerimizi başkalarının fikirleri ile kaynaştırarak aramızda ki uçurumları azalttığımız ve birbirimize tahammül sınırlarımızı geliştirdiğimiz zamanlar dilerim. Herkese iyi okumalar..
Kısa ve dolu kitap. Benim okuduğum Can Yayınları'nın bastığı basımdı. 152 sayfadan oluşuyor. Bunun yaklaşık 30 sayfası resim. Dolayısıyla bir günde okunabilecek bir kitap. Fakat kısa olması, resimli olması sizi yanıltmasın 500 sayfalık bir çok kitaptan daha değerli bir kitap. Bu yönüyle kesinlikle bir çocuk kitabı değil.
Kitap şekil olarak bir
Öykü ve romanlarıyla tanıdığımız ünlü Amerikalı yazar Mark Twain, uzun bir ara verdikten sonra yazmış olduğu İnsan Nedir? adındaki bu felsefe ve düşünce kitabıyla bizleri şaşkınlığa uğratıyor. Belirli bir zümre için sadece 250 adet basılmış olan bu önemli kitabı okuma şansına eriştiğimiz için şanslı olduğumuzu düşünüyorum. Okudukça neden sınırlı
Çavdar Tarlasında Çocuklar... Edebiyat dünyasını ikiye bölen, tartışmalı meşhur eser...
Okuduğum yorumlar sonucunda tereddütte kaldığım, ama okumadan da fikir sahibi olamayacağımı düşündüğümden başlamaya karar verdiğim eser oldu.
Çavdar Tarlasında Çocuklar, Holden adlı bir gencin hikâyesi... Gelir seviyesi yüksek ailelerin çocuklarının okuduğu Pencey adlı bir lisede okuyan Holden okuldan atılır ve eve dönene kadar üç günlük süre zarfında başindan geçenlerin anlatılmasıyla macera başlar... Holden, yaşının tüm özelliklerini taşıyan bir genç aslında. İyi bir ailesi olmasına rağmen her yaptıkları ona batan, zeki olmasına rağmen aykırı olmak adına ders çalışmayan, güçlü olduğunu ispat etmek adına kavga eden, aslında bir yanı hep kırılgan olan, büyümek için koşan, bir an durduğunda çocuk olduğunu anımsayan biri o...
Küçük yaşta lösemiden ölen kardeşinin acısını hep içinde taşıyan, on yaşindaki kızkardeşine hayran, aklına estiği gibi davranan, kendi içinde kendiyle kavgalı, kim olduğunu bulmaya çalışan bir çocuk Holden.
Büyükler gibi davranmaya çalışırken, donmuş göldeki ördeklerin nereye gittiğini merak ederek çocuk olduğunu kanıtlayan bir çocuk Holden...
İç monologlara yoğun bir şekilde yer verilen, 'rezil', 'hödük' gibi kelimelerin bolca geçtiği eseri ben çok sevdim. Tanışmanızı isterim Holden'in hikâyesiyle... Büyüdüğünde nasıl bir birey olurdun acaba Holden? Çocuğun da senin fikirlerine sahip olur muydu? Insanlar ve hayat düşündüğün gibi kötümüydü?.. Bunları merak ettim eserin sonunda... Sevgiyle...
''Kişinin içinde yaşadığı topluma karşı duyduğu hoşnutsuzluğun neden olduğu daha iyi yaşam arzusudur ütopya.''*
Utopia, Thomas More'un kendi ''ideal devlet''ini oluşturduğu, içinde birçok tartışmalı konu barındıran, yeni bir türe ismini veren, önemli bir kitaptır. Utopia'da More, hem kendi
William Shakespeare'in ünlü oyunu "Hırçın Kız", çalkantılı bir aşk hikayesini anlatırken cinsiyet rolleri, aile bağları ve toplumsal normlar gibi konuları ele alır. Ancak, bazı eleştirmenler tarafından Shakespeare'in eseri, çağdaş bakış açılarıyla çatışan ve bazı sorunlu mesajları içeren bir oyun olarak