Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Amerikan tipi temsili hükümet te genel anlayış, ülkeyi yönetecek zekâ, ahlak ve kültüre sahip bir insanın kendini oy dilenecek kadar alçaltmasına mani olmaktı. Yani kısaca ifade etmek gerekirse, Amerikan politikasında seçimi kazanabilen hiç kimse, kazanmaya layık değildi.
‘’Çocuk yaşlarımdan hayatımı çekip çeviren bu yüklerin zeka, bilgi ve ahlak bakımından kendilerine kayıtsız şartsız teslim olunabilecek yeterliği gösteremediklerini kavramıştım. Belki bütün çocuklar kavramıştır bunu. Büyükler mükemmel olmadıkları halde sözlerini geçirebiliyorlar. Bunu, ellerinde tuttukları büyük olma imtiyazını çocuklara karşı kullanarak yapabiliyorlar. Fakat çocukluğumuzda büyüklerle ilişkimiz bu kadarla kalmıyor, onlar aynı zamanda çocuklar için bir şeyler yapıyorlar. İşin garibi, bizim için yaptıkları şeyleri de büyük olma imtiyazını kullanarak yapabiliyorlar. Büyüklere itaatin haklı bir sebebi olamazdı, çünkü birçok şeyi anlayamıyorlar, birçok şeyi bilmiyorlar ve birçok şeyi doğru yapmıyorlardı. Büyüklere düşmanca davranmanın da haklı bir sebebi yoktu, çünkü çocuklara karşı yardımsever dostluk gösteren onlardı. Böyle bir bakış acısı ile çocukluğum boyunca ebeveynimi, öğretmenlerimi, diğer büyükleri kendilerine zararımın dokunmamasına özen gösterdiğim, ama benim hakkımda karar vermeye ehil olmayan varlıklar diye kabul ettim.Verilen desteğe karşılık severek hizmet, fakat asla itaat etmemek. Sonu itaate varacaksa sunulan yardımı reddetmek ve insanların sahip oldukları yerlerin değerini bilmek. Böylesi duyguların çocuk yaşta benliğimde nasıl kök saldığını bilmiyorum. Gerçi böyle olmasını açıklayacak yüzlerce olay var kafamda, ama onları hatırlayan benim ve benzeri olaylardan etkilenen bunca insan benimkine benzer sonuçlara varmamış olabilir. Neden böyledir, bilmiyorum. ‘’
Reklam
Köylüler, İşçiler ve İmalatçılar ... Snelman, bütün köylülerin, işçilerin, imalatçıların ve bütün halk kesimlerinin her yönden aydınlanmasını, öğrenim ve eğitimini hayatının en önemli görevi saymış; bir zamanlar Pierre d’Amiyen’ in Haçlı Seferleri’ni kışkırttığı gibi, o da Finlandiya’da eğitim seferberliğinin öncüsü olmuştur. Snelman
Güzellik insana her şeyi iyi göstererek nasıl da aldatıyor! Güzel kadının karşınızda savurduğu saçmalar size çok güzel sözlermiş gibi geliyor. Yakışıksız bir sözüne veya hareketine bile hayranlık duymaktan kendinizi alamıyorsunuz. Hele saçmalayıp münasebetsizlik etmeyen, üstelik güzel bir kadına rastlayınca onun bir zekâ ve ahlâk harikası olduğuna hemen inanıyorsunuz.
Sayfa 31 - EsenkitapKitabı okudu
Eğitim (Nasyonal-Sosyalist Devlet) ''Burjuva hürriyeti yalnız ferdin entelektüel gelişmesini izler. Bu eğitimin birinci netice zekânın kuvvetini kaybetmesi. İkinci neticesi, genç adamın ahlâk düşkünlüğünü yenememesi oldu. Irkçı devlette terbiye. Çocuğun fizik, karakter, zekâ bakımından ahenkli bir tarzda inkişafı. Saygı bilgisi, karar verme iradesini geliştirmek. Eğitim prensipleri. Tarih öğretimi. İnsanlık. Millî gururu uyandırmak. El işlerini ileri götürecek bir eltik teşkil. Ordu, yerine başka bir şey konulamayan bur kudrettir.''
...Çünkü her zaman, her yerde ve bütün koşullarda dar kafalı, kıt akıllı ve bayağı kimseler üstün zekâ sahibi insanlara karşı derhal ya da içgüdüsel olarak birleşip ittifak oluştururlar ve onları doğal düşmanları olarak görürler; onları bir araya getirip birbirlerine böylesine sıkı sıkıya kenetleyen şey bu tür insanlardan duydukları ortak korkudur.
Reklam
Avrupanın intiharı
Şu bir gerçektir ki, modern medeniyet hayal, zekâ ve cür'et sahibi bir toplum yetiştirememiştir. Hemen hemen her yerde insan, kumanda mevkiinde ve idari mekanizmada bulunan zümrenin fikir ve ahlak bakımından daima düşük olduğunu görüyor.
Sayfa 309
Güzellik, insana her şeyi iyi gösterip nasıl da aldatıyor! Güzel bir kadın saçma sapan konuşsa da dinlersiniz. Hatta bunlar size birer nükte, birer hikmet gibi gelebilir. En budalaca davranışlarda bile bulunsa yalnız çekici ve alımlı görünüşüne kaptırırsınız kendinizi. Aptalca sözleri, bu güzel kadını sizin gözünüzde zeka ve ahlak harikası yapar.
Vicdani Zeka
Hitlerin duygusal zekası yüksektir. Büyük kitleleri etkileyerek harekete geçirmiştir. Bununla birlikte sosyal ve bedensel zekası da yüksektir. Rusya'nın ortasına gidecek kadar yetenekli birisidir ama vicdanı zekası düşük olduğu için başarısız olmuştur. Tarihte de simsiyah bir iz bırakmıştır. Vicdani zekasının düşük olmasının nedeni başkalarını düşünmeyerek kendi çıkarları doğrultusunda hareket etmesidir. Burada bencillik var vicdanı zekanın temel unsurlarından yardımseverlik yok. Acımasızlık var. Etnik narsisizm var. Her türlü yalan kullanıldığı için dürüstlük de yok. Etik değerler ve doğa üstü güce karşı sorumluluk bilinci bilgelik ve alçakgönüllülük gibi vicdanı zekanın özelliklerinden hiçbiri yok. Ortada disiplinli adanmış iş için her türlü fedakarlığa hazır kararlı birisi var ama vicdan olmadan başarı pesinde koşmus, ahlak olmadan askerlik yapmış, ilkesiz bir siyaset izlemiştir. Doğruluğun, adaletin, nezaketin, olmadığı yerde elde edilen başarılar kötü başarılardır.
Bir üniversite vicdanının bulunduğu yerde zekâ kılıçlara istikamet verir, siyaset tefekkürün emrinde olur. Millet vicdanının merkezi olan üniversiteler, eskiden olduğu gibi zamanımızda da Şark âleminde berhayat olsalardı, başta İslâm medeniyetine dehâlar bağışlamış olan Türklük âlemi, bulunduğu halde bütün Asya, Şark'ın ruhunu doktrinleştirir ve onun kendine has medeniyetini bugün de ortaya koyardı. Bu iş, üniversitelerin işi olacaktı; ve bu yapılsaydı, bugün Çin komünist olmaz, (...)Rus-Islâv barbarlığını benimseyemezdi..."
Sayfa 61 - Dergah Yayınları(Epub)Kitabı okudu
Reklam
"Tabiat nizamındaki zarurî oluşlar otoritenin tabiattaki ifadesi olduğu gibi, ahlâk nizâmımızın da kanunları vardır. Eğer biz o kanunlara inanırsak tıpkı tabiatta olduğu gibi onun hüküm sürmesi lâzım geldiğini de kabul etmeliyiz. Otoritesizlik mânasına kullanılan hürriyet, bu kanunlara inanmayıştan başka bir şey değildir. Ahlâkın emirlerini sevimli ve istenilir yapmak, terbiyenin asıl işidir. Yoksa, anarşiyi teşvik etmenin ruh ve zekâ ile ne alâkası bulunabilir?...
Sayfa 120 - Dergah Yayınları(Epub)Kitabı okudu
Hafıza. İçinden güldü. Bütün suçları yüklenir. Küçük hanım da zeka, ahlak, namus, şeref, kültür, vefa, samimilik ve kadirbilicilik … Her şey tamamdır da bir hafıza eksiktir.doktordan bir reçete. Beynin yüksek merkezlerini tenbih eden küçük bir aktedron komprimesi. O da tamam. Yalancılıktan mazeret aramağa gelince, bunamanın hafızadan başladığını herkes unutur. Hatta sahicilerinde bile hafıza rezaletleri en kolay itiraf edilen zaaflar arasındadır. Herkes hafızasından şikayet eder, muhakemesinden şikayet eden yoktur.
Marx'ın Manevi Üretimi
"Din, aile, hukuk, devlet, ahlâk, ilim, zekâ.. üretimin özel şekillerinden başka bir şey değildir."
Sayfa 121Kitabı okudu
"Özgürlük iki kere ikinin dört ettiğini söyleyebilmektir. Eğer buna izin verilirse, gerisi kendiliğinden gelir," der George Orwell (1903-1950). Serbestlik ise iki kere ikinin beş ettiğini hatta altı dahi edebileceğini söyleyebilmektir. Eğer buna da izin verilirse bunun da gerisi kendiliğinden hem de daha da kendiliğinden gelir. Kâr kendine serbestçe piyasa edinir. O piyasaya kârdan adamlar tutunabilirler ta ki karşılıksız iyiliğin, içimizdeki ahlâk yasasının güneşi doğana dek! Böyle bir güneş ve parlayan yıldızlı gökyüzü kârdan adamları eritir. İnsanoğlu anne rahminde doğar, hayvanlar ise dölyataklarında doğarlar. İnsan hür ve akıl sahibi bir varlık olarak, hayvansa serbest ve salt zekâ sahibi bir varlık olarak dünyaya gelir. Nerede doğduğunu bilmeyen, nerede öldüğünü de bilemez. “Rahim”de doğduğunu bilen “Rahman”a kavuşacağını da bilir. Nerede doğduğunu bilmeyen, ne olduğu belirsiz yataklara dayar sırtını. Nerede doğduğunu bilmeyenler, nerede doğduğunu bilenlerden öç alırlar. Ne mutlu öğrenebilenlere! Ne mutlu nerede doğduğunu bilenlere! Ne mutlu ölmeden ölebilenlere! Ne mutlu sırtını sağlam yerlere yaslayarak uykuda olduklarını fark edenlere! Ne mutlu akledenlere! Ne mutlu hür doğuranlara ve hür doğanlara! Ne mutlu hürlüğünün farkında olanlara! Ne mutlu kârdan olmayan ve erimeyen adamlara! Ne mutlu meleklerin secde ettiği insanlara!
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.