Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
~ Günün birinde bir canavara dönüşsem ve tek tek hepsini öldürsem , sürünün hepsini boğazladıktan sonra ancak işin farkına varırlardı. Çünkü bana inanıyorlar ve artık kendi içgüdülerine güvenmiyorlar. Bu böyle , çünkü onları otlağa ben götürüyorum. / 22 ~ Bir düşü gerçekleştirme olasılığı yaşamı ilginçleştiriyor. / 27 ~ ... Her zaman aynı
Can YayınlarıKitabı okudu
_Eğer birinin ruhunu görmek istiyorsanız, ona hayallerini sorun. _İnsan doğasındaki en derin prensip, "takdir edilme" isteğidir. _Alaycı tiplerin aslında acılarını gizlemeye çalıştığı gerçeği doğrudur. _İnsanın dünyadaki durumu, kedinin kitaplıktaki durumu gibidir; görür ve duyar ama hiç bir şey anlayamaz. _Yanlış anlayanlar tarafından
Reklam
Dünümüz ve bugünümüz
Molla Fenariler, Zembilliler, İbn-i Kemaller, Hızır Çelebi'ler, Molla Güranî'ler, Hüsrev'ler, Ak Şemseddin'ler, Ebussuûd Efendiler, Sinan'lar, Barbaros'lar, Turgut Reis'ler, Uluğ Bey'ler, Koçi Bey'ler, Pirî Paşalar; bugün bile iftihar kaynaklarımızı oluşturan camiler, kervansaraylar, su kemerleri,
Sayfa 157Kitabı okudu
Ah Selilm’im. Bana anlatsan dinlerdim!
Seni tanımadan önce ağaçların çiçek açtığı ve yaprak döktüğü mevsimleri hep kaçırırdım derdi resim yapmayı sevdiğim halde denizin mavisini bilmezdim yaprağın yeşilinin her mevsimde değiştiğine dikkat etmemiştim seni tanıdıktan sonra o güne kadar tabiat resmi yapmayı sevmediğim halde bir ağaç bir yaprak küçük bir ot bile çizmiş olmadığım halde ve
İletişim YayınlarıKitabı okudu
beni hemen anlamalısın, çünkü ben kitap değilim, çünkü ben öldükten sonra kimse beni okuyamaz, yaşarken anlaşılmaya mecburum, ben Van Gogh’un resmi değilim, öldükten sonra beni müzeye koyamazsınız, beni tanımalısınız; ki benden bahsedin, çocuklarınıza beni örnek gösterin,, herkes zengin olmak yerine Hikmet olmak istesin, ah bir Hikmetim olsaydı
Birkaç Söz
Faiz ve riba konusundaki bu araştırmanın gayesi imkân nispetinde meseleyi tarafsız bir biçimde ve tarihi gelişme süreci içinde ele alıp İslâm toplumundaki tezahürlerini incelemek, bunun tenkit ve tartışmasını yapmaktır. Esasen karmaşık ve anlaşılması zor olan bu meselenin inanç konusu olarak ele alınması, bu alanda yapılan inceleme ve çalışmaları
Sayfa 11 - Dergah Yayınları, 3. Baskı - Ocak 2010
Reklam
"Kadın, Cami, Cemaât ve Özgürlük..."
- İslâm, insanın dünyaya günahsız geldiğini kabul eder ve ona günah işlemeden nasıl yaşayabileceğinin yolunu gösterir. Fıtratındaki kodlara uygun olarak kadını kadın, erkeği de erkek olarak kalmaya davet eder. Kendi olabilen kadın ve erkek, sahip oldukları farklılıklar içerisinde daimi ve izafî görev alanlarında, varoluşlarının gereğini îfa ile
Sh. 94-113, Hüküm Kitap
Ana-Beyit mezarlığının bir efsanesi, Juan-Juanlar’ın bozkırı işgal ettikleri çağlara dayanan bir hikâyesi vardı: Sarı-Özek’i işgal eden Juan-Juanlar tutsaklara korkunç işkenceler yaparlarmış. Bazen de onları komşu ülkelere köle olarak satarlarmış. Satılanlar şanslı sayılırmış, çünkü bunlar bazen bir fırsatını bulup kaçar, ülkelerine dönerek
Sayfa 142 - Ötüken
J. Huizinga, derin anlamlı kitabı Homo Ludens (1944) de, insanın aslında oynayan hayvan olduğunu, kültürün bile bir oyun olarak meydana çıkıp geliştiğini ileri sürüyor. Öyle ki, toplumsal yaşamın birbirinden en ilgisiz alanlarında bile, örneğin arkadaşlar arasındaki dostça bir kâğıt partisinden, geleneklere, sava kurallarına ve giderek felsefeye
Sayfa 378 - pdfKitabı okudu
“ Peki siz neden sadece normal ve olumlu şeylerin, yani refahın insanlara yarar sağlayacağına bu denli ciddi inanıyorsunuz? İnsanoğlu rahatlıktan başka bir şeyi daha seviyor olamaz mı? Belki acıyı da seviyordur. Belki onun için acılar da refah kadar yararlıdır. İnsanoğlu bazen acıyı da sever. Tutkuyla sever hem de! Bu inkâr edilemez bir gerçektir. Bunu kanıtlamak için dünya tarihine başvurmaya gerek yok. Kendinize bir sorun. Siz de insansınız, bütün bunları yaşadınız. Benim kişisel görüşüme göre sadece refaha düşkün olmak sağlıklı bir şey değildir. Sonu iyi ya da kötü olsun bazen kırıp dökmek gerekir. “
Reklam
Kur'an'ın tahrif edilmediğinin delili
İhtilaflar-İttifaklar ve Sistemli Tahrif Kur'an'ın tahrif edilmediğinin en güçlü delili, buna dair ihtilafın nakledilmemesidir. Bu öylesine güçlü bir delildir ki sadece ispatlamakla kalmamakta, muhalif iddia ve vehimleri de büsbütün çürütmektedir. Çünkü Kur'an'ın tahrif edildiğini iddia etmeye çalışan birisinin karşısındaki
Sayfa 32 - İnsan YayınlarıKitabı okudu
DÜŞÜN!
Ölüm nedir? Yok oluş mu? Deizm; ölüm için, ölümden sonrası için ne söyleyebilir? Ölüm ve ötesi için ancak, gaybı bilen Allah ve O’nun gayba kısmen muttalî kıldığı peygamberler açıklamalarda bulunabilmiştir. Adâletin yerini bulmadığı haksızlıklar, öylece kalmalı mı? Yoksa bir gün hak yerini bulmalı mı? Ne dersin? Aklın insana mutlak olarak yol
Sayfa 185 - Yüzakı Yayıncılık - 2019Kitabı okudu
Eski Sevgililer ve Köfte
ADAM : Sevgilim, bugünlerde çıkabilecek miyiz? Hayır hazırlanman birkaç yıl daha sürecekse bu kıyafetlerle çıkmayalım. KADIN : Neden? ADAM : Moda değişecek hayatım. Ya da en azından mevsim değişecek, yazlık kıyafetlerle üşümeyelim diyorum. KADIN : Abartma. ADAM : Sen de abartma. Bir buçuk saattir portmantonun aynasında kendimi seyrediyorum
Aslında her fikir yansızdır, ya da öyle olmalıdır; ama insan onu canlandırır, alevlerini ve cinnetlerini yansıtır ona; saflığını yitirmiş, inanca dönüştürülmüş fikir, zaman içindeki yerini alır, bir olay çehresine bürünür: Mantıktan sara hastalığına geçiş tamamlanmış olur… İdeolojiler, doktrinler ve kanlı şakalar böyle doğar. İçgüdüsel
Sayfa 7 - Metis Yayınları
Nasıl başladı, ne vakit başladı, bilemiyorum. Ama ilk belirtiler, dokuz yaşımda iken patlak verdi. Misafirlerle bahçede oturuyorduk. Yaşlı bir zat saati sordu. Aksi gibi, kimsede saat yoktu. Eniştem içeri, saate bakmaya koştu. Ben o aralık: “Üçü yirmi geçiyor” diyivermişim. Bu tutturuşa, önce kimse şaşmadı. Boğazda, geçen vapurlara bakıp zamanı
172 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.