Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Kötü bir sözü herkesin söylemesi, o söze bir gerçeklik kazandırmaz.
ölümsüzlük sanıldığı kadar güzel mi?
Transhümanistlerin bir gün ulaşmayı vadettiği gibi yüzyıllar boyunca yaşamayı ister miyiz, evet mi hayır mı? Hemen buracıkta belli bir "gerçek" ölümsüzlük türüne geçiş yapmak gerçekten hoşumuza gider miydi; ölümün sadece dışarıdan, cinayetle veya intiharla vuku bulduğu bir gerçeklik ister miydik? ... Böyle bir durumda, yani (neredeyse) ölümsüz olsaydık ne yapardık? Hala çalışmayı, fabrikaya veya büroya gitmek üzere erkenden kalkmayı ister miydik? Can sıkıntısı ve tembellik ele geçirmez miydi bizi? Onlarca yıl boyunca var olduğumuz bir hayatta hala yeni bir şey öğrenmek ister miydik? Hala büyük işler başarmak, kendimizi kendimizi mükemmelleştirmeye devam etmek ister miydik? Aşk hikayelerimiz bezdirici bir hal almaz mıydı? Çocuk sahibi olmayı hala diler miydik ya da bunu yapabilir miydik? Sonu olmayan bir kitabın, filmin veya müzik parçasının hiçbir anlamı olmazdı; aynı şey kral Uruk'un insanlık tarihinin ilk yazılı kitabında ne pahasına olursa olsun fethetmek istediği "sonsuz yaşam" için de geçerli mi peki?
Reklam
"Biz zayıflar, zayıfız birkez; yeterince güçlü olmadığımız şeyler için, birşey yapmamak iyidir"; oysa bu sert bir olgudur, en düşük düzeyde bir kurnazlık, böceklerde bile bulunan (büyük tehlikeler karşısında ölü taklidiyle "çok az şey" yapan), güçsüzlüğün kalpazanlığı ve kendini aldatması sayesinde, sessiz, sonuna râzı, vazgeçme erdemi kılığına bürünür, sanki kendisi zayıfın zayıflığıyımış gibi yani, özleri, etkile- ri, bütün, biricik kaçınılmaz, yeri değiştirilemez gerçeklik gönüllü bir başarı, istenmiş seçilmiş, bir eylem, bir kazançmış gibi. Bu çeşit insanın, her yalanı mübah sayan, kendini koruma ve kendini ileri sürme içgüdülerinden kaynaklanmış, kayıtsız, bağımsız bir "özne"ye gereksinimi vardır.
"Kendi ruhunun bilincinde olan herkes için verilmiş sözler ve edilmiş yeminler tamamen gerçeklik dışıdır."
Umarım hakiki sevgi ve gerçeklik, dünyadaki her türlü kötülüğe ve talihsizliğe üstün gelir.
Sayfa 639Kitabı okudu
*~●。。。Zorla solcu, zorla feminist, zorla Müslüman, zorla lezbiyen olunmuyordu. Zorla hiçbir şey olunmuyordu. Galiba dünyanın bir tek büyük gerçekligi var: O da dünyada birçok gerçeklik olduğu ve bunların bir arada yan yana yaşayabilme zorunluluğu...
Sayfa 226 - Metis yayıncılıkKitabı okudu
Reklam
262 syf.
7/10 puan verdi
·
29 saatte okudu
Bana kışı yaşattı bu kitap içerisinde bulunan karakterlerin tek tek ölmesi gerektiğini, hem benim hem de yazarın bildiğini ve onların ölümlerini bekleyerek ufak ufak başladı maceramız ;benim bir kurgu içinde olmam ,yazarın bir kurgu içinde olmasıyla sunmaya çalıştığı gerçeklik ile ilerledi ,kafamda okurken sürekli bir gelgit ,karıncalanmalar olsa da bir şekilde bu kitabı sonlandırmanın içinden ,çıkmaya gayret ettim .Ben kitabı okumaya gayret ederek o ise daktilonun başında kendi oluşturduğu kahramanları ve hayatlarını ;baba oğul ve sevgili üçgenini tamamlamaya çalışıp ;çatışmanın ,mitinglerin ,karşılığı görülmeyen ya da anlam yüklenemeyen ilişkilerin bir çember etrafında toplaması ile bambaşka mevsimlerin yaşadıklarını ve onların yüklendikleri kurgu yaşamları hesaplaşmalarla ,ölüm kalım savaşı içerisinde yazmaya çalışarak bitirmeye çalıştı. İyi okumalar :)
Dört Mevsim Sonbahar
Dört Mevsim SonbaharAhmet Altan · Can Yayınları · 2010458 okunma
Kötü bir sözü herkesin söylemesi, o söze bir gerçeklik kazandırmaz.
Ona göre gerçeklik o kadar acımasızdır ki acıyı parçalara ayırabilmek için zihnin kendisini de parçalara ayırmalıdır.
Sihir denilen şeyde ciddi bir nitelik ve gerçeklik aranması gerekirse sihirbazın zeka ve şeytanlığından başka hiçbir şey bulunamaz. Hakkabazların birçok seyirci huzurunda herkesi hayrette bırakan mucizevi başaniarına "Ne sihirdir ne keramet! El çabukluğu marifet!" derler. Ya bu el çabukluğuna karşılık ve o maharete eşit bir maharetle akıl çabukluğu yapanlar ne gibi sonuçlar elde etmeye kadar varabilirler? İşte bu nokta üzerinde biraz derin düşünülecek olursa zeka ve şeytanlık mahsulü olan hilelerin, aldatmaların hakikaten en büyük akıllıları bile hayrette bırakacak sonuçların alınmasına yeterli olacağını teslime mecburiyet elverir.
Reklam
--- artık hatırlayamadığım şeyler yine de yaşanmış gerçeklik sayılıyor mu?
Sayfa 21 - Pegasus yayınlarıKitabı okudu
Aşırı dozda gerçeklik ürkütür.
Sayfa 257 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Gerçeklik ne kadar yalın bir yüzle karşımızda haykırırsa haykırsın, biz yine de kendi beklentilerimizin içten içe fısıldadığı yalanlara kulak kesiliyoruz.
Bir 'kayıp cennet', bir bilinçaltı boğuntusu,yaralı bir zaman, can çekişen bir sevgi, üzerimize kapanan bir kaba gerçeklik, o sözcükleri huzursuz bir çarpıntıyla yaşama cevherine çevirir.
1.500 öğeden 15bin ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.