Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Aşk ve Özlü Sözlerim 1
Merhaba Sevgili. Belki de bu akşam seninle son kez buluşuyoruz. Beraber oturup bir kahve içeceğiz, ondan sonra ayrılacağız. İkimizin de hayattan bekledikleri ve yapmak istedikleri var. Beraber olmayı seçmiyoruz, seçemiyoruz. Çünkü yükümüz ağır. İkimizin birbirini sevmesi, ikimizi de fazlasıyla yoruyor. Çünkü çok seviyoruz ve ölçüyü kaçırıyoruz. Bu yüzden ayrılmalıyız. Yeni bir hayata yelken açmalıyız. Biliyorum ki, paylaştıklarımız bir yerde toplanacak. Anılarımızın her biri, birbirini defalarca meydana getirecek. Her bir anının içinde yeniden doğacağız. Çünkü birbirimizde yaşadıklarımızı, ne sen unutabiliyorsun ne de ben. İkimiz için de çember daralıyor. Başkalaşım içinde başka bir yolun yolcusu oluyoruz. Bundan sonra isimlerimiz belki umut belki de kader olur. Ama biliyorum ki, kaderi yeniden oluşturabiliriz. Sevgimiz sayesinde yıllar sonra bir araya gelsek bile, kalplerimizden bir zaman yaratabiliriz. İşte o zamanın içinde, ayrılığımız boyunca kaçırdığımız olayları yeniden yaşayabiliriz. Çünkü bu güç bize bağışlanıyor. Büyük ve derin sevgilerin her zaman bir geleceği oluyor. Sonuçta ikimizin yaşaması öyle bir hal alır ki, karşısında ne kader durabilir ne de ölüm. Sonsuzluk içinde çalkalanan bir haykırışa dönüşürüz. Sessizliğimiz ve yalnızlığımız bile kendisini aşar. Yola yol, umuda umut, aşka aşk oluruz. Sevmenin ne demek olduğunu bir kez daha anlarız. İşte o pişmanlık cümlesi dudaklarımızın arasından dökülür. Birbirimizin gözlerimizin içine bakıp: “Seni seviyorum.” deriz. Sonunda iyi ki geri dönmüşüz deriz. Birbirimizi iyi ki sevmişiz deriz.
Sayfa 115Kitabı okudu
Reklam
Gençlere Öğütler
— Çalışmak için müsait gün ve saat bekleme. Bilki, her gün ve her saat çalışmanın en müsait zamanıdır. — Çalışmak için müsait yer ve köşe arama. Bil ki, her yer ve her köşe çalışmanın en müsait yeridir. — Bir günde ve bir zamanda yapman lâzım gelen bir işi (bir dersi, bir vazifeyi) ertesi güne bırakma. Zira her günün derdi gibi, işi de kendine
sokağımızda yollar da var:
nasıl bir yol bu? : basbayağı yol işte. üzerinde İnsanlar var mı? : evet, var. yürüyorlar. bazen de hayır. siz o yolu seviyor musunuz? : o yol beni okula götürür.
En Sevdiğim Şiiri
Bir an kayboldun gibi! yasadim kıyameti Yoruldun ama buldun ey kalbim emâneti Yeniden su yürüdü dalıma yaprağıma Bir bakışın can verdi kurumuş toprağıma Çiçeğe durdu kalbim içtim parmaklarından Göz çeşmen suya erdi sevda kaynaklarından
Sayfa 208 - İz Yayıncılık - BulmakKitabı okudu
“Oğlum Bekir dedim kendi kendime, yolu yok çekeceksin. İsyan etmenin faydası yok, kaderin böyle. Yol belli, eğ başını, usul usul yürü şimdi. O gün bugün usul usul yürüyorum işte.” (Masumiyet, 1997)
Reklam
Denemek başarmanın yarısı...
"Her okun uçuşu farklıdır. Bin ok atarsan, bini de sana farklı bir yol gösterecektir: Okçunun yolu işte budur."
Sayfa 141 - Can YayınlarıKitabı okudu
Karantinada ben:
"Şöyle bir uzanayım. Yol yorgunluğu ne de olsa" dedim. İşte, dört aya yakın yatmışım...
Sayfa 229 - Doğan KitapKitabı okudu
‘Kalpten kalbe bir yol var’ ve işte o yol, insanları mutlu ediyor.
Reklam
Zor bir yolda yürümek mecburiyetinde olanlar, önce gönüllerinde ve zihinlerinde yol almak zorundadırlar. Evvela, "Bu yolu ben nasıl aşarım" korkusundan kurtularak yola çıktıklarında görürler ki, yol ne kadar zor olursa olsun bir müddet sonra aşılmış, yürünmüş ve hedeflenen yere gidilmiştir. İşte o zaman yüreklerinde, aslında engellerin zannedildiği kadar zahmetli olmadığına ve bütün sıkıntılı yolların aşılabileceğine dair bir iman doğar. -Necmettin Erbakan
"Ormanda iki yol belirdi önümde, ve ben Daha az yürünmüş olanı seçtim, Bütün fark buradaydı işte."
Sayfa 41 - Can YayınlarıKitabı okudu
İşte esas kişisel gelişim yolları.
• Acı çekmek ve bunun bilincinde olmak. • Huzursuzluğumuzun nedenlerini tanımak ve bilmek. • Bu bunalımı atlatabilecek bir yol, bir imkân bulmak. • Belirli davranış biçimlerini kendimize özgü kılmak ve acıları aşabilmek için, çağdaş yaşam pratiğimizi değiştirmemiz gerektiğine inanmak.
Sayfa 224 - e-kitap yayıneviKitabı okudu
Kendine yeterli olma, bağımsız olma yönünde ise, gelişmen, hep, başka kişilerle kurduğun ilişkilerin içinden geçerek yürüdüğün bir yol olacak. Bağımsızlığın, bağımlılıklardan geçecek.
Uygar toplumun insanları, çocuklarını, anne ve babalarını bile gerçek manada sevmiyorlar. Karı kocalar da birbirlerini sevmiyorlar. Ancak anamalcı çıkarların sıkı denetiminde ve uyumlu kişiler olmaları için gördükleri eğitimin tesirinde kalarak birbirlerine karşı görevlerini yapıyorlar. İşte gerek karı kocanın birbirlerine davranışı, gerekse ana
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.