Kültür robotu aileler, kültür robotu bireyler üretirler ve onlar yeniden kültür robotu aileler kurarlar. Toplum ailesiyle, okullarıyla, komşuluk ve iş ilişkileri ile kültür robotu üreten büyük bir imalathane gibi iş görür, bir açık hava hapishanesi gibi olur.
«Sevgi baskın ortamda gencin notuna değil, dersi anlamaya ne kadar niyetlenip gayret ettiğine, mesleğini ne kadar anlamlı bulup sevdiğine, can dostu diyebileceğimiz gerçek dostlarının olmasına ve onlarla komşuluk yapıp yapmadığına bakılır.»
Sayfa 127
Sevgi baskın ortamda gencin notuna değil, dersin anlamaya ne kadar niyetlenip gayret ettiğine, mesleğini ne kadar anlamlı bulup sevdiğine, can dostu diyebileceğimiz gerçek dostlarının olmasına ve onlarla komşuluk yapıp yapmadığına bakılır
Sayfa 124Kitabı okudu
Raad olun yaaa
...liberalizm de insanlara sorumluluklarından kaçmayı ve esnek ilişkiler ve bağlar kurmayı öğretmektedir. Sadece bütün siyasal ve ekonomik ilişkiler değil -mekan, komşuluk, millet, aile ve din dahil-bütün ilişkiler de ikame edilebilir ve sürekli yeniden tanımlanabilir olarak görülmektedir. Liberalizm gevşek bağları teşvik etmektedir.
Bir sokak kadar gençtim ben de
Seni solmadan önce
Bir komşuluk evim şimdi.
Günahlara Karşı
Evlerimizin günahlara karşı korunması, günaha zemin oluşturan sebeplerin giderilmesi ile mümkündür. Akraba ziyaretleri günah sebebi ise kaldırılmalıdır. Komşuluk böyle bir şeye sebep oluyorsa komşuluğa sınırlama getirilmelidir Eve giren bir poşetteki reklama bile dikkat etmeden kendimizi haramlara karşı teminat altında göremeyiz. Erimeden yol alabilmenin çaresi budur. Günahlarla savaş, günahların bizzat kendisiyle yapılmadan önce onları oluşturan kaynaklarla yapılmalıdır.
Sayfa 91Kitabı okuyor
"Dünya şu son yıllarda açgözlülük ve kinin cirit attığı bir savaş meydanına dönmüştü. Her şey, sanat, düşünce, yazı, gelecek, seks, komşuluk, her şey kokuşmuştu... Ve birdenbire güçlü bir silgi darbesiyle karatahta siliniverdi, Tarih sıfırdan yeniden başladı, gezegenimiz tekrar masumiyetine kavuştu.
Sayfa 204 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Komşuluk, dostluk ilişkileri bile çıkar ilişkisine dayandırılıyor. Hatır-gönül, Allah rızası, hasbîlik neredeyse unutulmuş, uzaklarda kalmış bir hatıra mesabesine indirgenmiştir.
Apartman Kültürü Hk.
Bunun da yakınmalarını duyuyoruz:
“ Abiciğim, Dayıcığım, Hocam : hiç komşuluk kalmadı biz artık. Üst kattaki komşunun karısı ölmüş; biz iki ay sonra duyuyoruz.”
Hiç duymasan daha iyiydi ! Apartmanın oluştuğu toplum düzeninde insanların bu duymasına hiç ihtiyaç duymamışlar ki! Cenaze levazımatçısı duysun yeter!
Sayfa 92Kitabı okuyor
Modern toplumun yokluğunu en şiddetli biçimde hissettiği Kalplerden biri topluluk ruhudur bir zamanlar bir komşuluk ilişkisi olduğunu ancak zaman içinde bu ilişkinin yerine adlarının olmadığı acımasız bir toplu varoluşun aldığını düşünürüz insanlar artık birbirine temel olarak sınırlı ve bireysel amaçlara ulaşma finansal kazanç toplumsal elleme ya da romantik aşk beklentileri karşılanmak için ilişki kuruyor 
Sayfa 21
İslâm bazı adetleri tamamen kaldırmasına rağmen sadakat, sözünde durmak, komşuluk haklarına riayet etmek, yiğitlik ve cömertlik gibi cahiliye devrine ait iyi adet ve sıfatları da hafif değişiklikler yaptıktan sonra kabul etmiştir.
Sayfa 51 - ARAPLARIN İCTİMAİ DURUMLARINA İSLAMIN TESİRİKitabı okuyor
Komşuluk önemliydi. Yeri geldi mi akrabadan daha yakındı insana.
Sayfa 30
Evvel Zaman...
"Zenginliğin gösterilmesi, paranın konuşulması ayıptı, görgüsüzlük belirtisiydi. İnsanlık ve komşuluk tedavüldeydi hâlâ, ama kimse kimsenin işine ve özgürlüğüne burnunu sokup kendi inanç ve âdetlerini de dayatmazdı. Başkasını rahatsız etmediği sürece kimsenin inancı veya inançsızlığı öbürününkinden daha önemli veya kutsal değildi."
Sayfa 34 - Everest Yayınları
"En azından tüm insanlara adil olabilen, bireye bir komşu olarak saygıyla
davranan bir devleti hayal ediyor olmaktan memnunum; böyle bir devlet, komşuluk ve vatandaşlık görevlerini yerine getiren, ancak devletin işlerine karışmadan ve devlet tarafından kuşatılmadan devletten uzakta yaşamayı seçen birkaç kişinin, güvenliğini tehdit ettiğini düşünmez. Meyveler veren ve olgunlaşır olgunlaşmaz onları dökmeye razı olan bir devlettir bu. İşte böyle bir devletin hayalini kurdum, ama ona henüz hiçbir yerde rastlamadım."
Sayfa 87Kitabı okudu
İnsanı kötüleştiren, topluluk olarak yaşamak zorunda kalmasıydı. Komşuluk ilişkisi, insanın kendi durumunu başkalarınınkiyle karşılaştırmasına, bu da haset ve kıskançlığın, rekabetin ve zengin olma hırsının arasana doğmasına yol açıyordu. Yozlaşmanın ikinci adımı olan mülkiyet, eşitsizliği daha da ileri götürüyordu.
Sayfa 6Kitabı okudu
