Bence dünyanın en güzel romanı budur... Evet, kabul ediyorum, tamamen kişisel bir görüş bu ancak ben öyle olduğuna inanıyorum. Bu görüşe ilk sahip olduğumda henüz bir üniversite öğrencisiydim ve kitap okuma maceramın başlarında sayılırdım. Lakin aradan uzun yıllar geçti, aralarında hatırı sayılır miktarda roman da olan binden fazla kitap okumuş
Aslında hepimizin bir hikayesi vardır...Bazen hüzünlü, bazen sevinçli, bazen de acıklı hikayeler...Doğa ve insan ayrılmaz bir ikili...Bazen bir dut ağacında, bazen bir kelebekte, bazen bir kardelen çiçeğinde, bazen de bir ufuk çizgisinde hikayemizi buluruz...Belki de sizin hikayeniz bu kitapdadır kim bilir... 9 ayrı hikaye ve bir kitap...Umut
"Bu yerlerde trenler doğudan batıya, batıdan doğuya gider gelir... Gider gelirdi..."
400 sayfalık kitap sadece tek bir günde geçen vakti anlatıyor. Fakat o tek gün hikaye içerisindeki kahramanların anılarıyla uzun zaman dilimlerine ayrılıyor.
Kısacası şöyle diyebiliriz; bir gün içerisinde geçen o vakit yüz yılları göğsüne
Herkese Merhaba,
Bu platformda aktif olarak başladığımdan itibaren bu ilk 10 puanımdır. Acotor serisinden sonra beni böyle etkileyecek kitap olacağını sanmıyordum ama oldu. Yıldızlı 10 puan olsa onuda verirdim. Kitabı ilk yurtdışındaki bookstagram görmüştüm. Öve öve bitiremiyorlardı,bilirsiniz çok popüler kitaplar benim tarafımdan beğenilmez.
Es-Selam Değerli Dostlar..
Yaklaşık 2 ay önce arkadaşlarla bir proje düşündük;
Kadim Şehir Kudüs’ü ziyaret…
Ve proje kapsamında gerekli yazışmalar neticesinde 7 si öğretmen, 12 si öğrenci ve 9 u esnaf olmak üzere toplam 28 kişi ile yola koyulduk.
Allahın lütfu sayesinde Yaklaşık 6 gün Kudüs’te kaldıktan sonra şükürler olsun ki dün itibari ile
Kitabı okumaya başlamadan önce kıtabın isminin "Tek Kanatlı Kuş" olması sebebiyle kitap ile ilgili bir sürü tahminlerde bulundum.
İlk tahminim; şayet benzetme yapmıyorsa gerçekten hikaye yaralı bulunan bir kuşun çevresinde geçen olay örgüsü,
İkinci tahminim; şayet mecazi ise tek kanatlı kuşların hiç bir zaman uçamayacagi için insan
Şapka
Ülkemize kocaman bir tır yaklaşır. İçinde Afgan mültecilerin bulunduğu koca bir tır. Hükümet telaşlıdır. Suriyeli mültecileri kabul ettik derken nereden çıktı bu Afgan mültecileri..
Ne diyelim? Hükümet mültecilerle uğraşa dursun gelin biz kitap incelememize bakalım.
Almanya'ya iş için giden bir baba, bir gün evine döner. Oğluna sımsıkı
Eseri incelemeden önce yeraltı edebiyatı nedir? Ve nasıl ortaya çıkmıştır. Biraz bu konulara değinmekte yarar olduğunu düşünüyorum.
Her şeyden önce yeraltı edebiyatı bir akımdır. Tıpkı diğer edebi akımlar gibi.
Sert, aykırı, eleştirel, gerçekle hayalin ince çizgisinde var olmaya çalışan yeraltı edebiyatı; alkolizmin, cinselliğin, sıra dışılığın,
"Sanatta devrimci tavır, hayatı değiştirme tavrıdır. Kitaplarımız, bize ün sağlamaktan yada kalıcı olmaktan önce, toplumu devrim yönünde etkilemek içindir. Hayatı değiştirme amacına yönelmemiş bir sanat, insanın bilinçlenmesine ve birleşmesine yardım edemez."
Tırpan'ın Ön Söz'ünün ilk paragrafı bu şekildedir. Fakir Baykurt'u tanıyanlar
"Senden bana yar olmaz", eskilerden kalan en güzel Azerbaycan türkülerindendir. Asef Zeynallı Azerbaycan köylerini gezerek ezgilerini notalara geçirirdi. İlk işi "Senden bana yar olmaz" ve "Sarı gelin" olmuştur. 23 yaşında vefat etmesine rağmen bin yıllarca unutulmayacak eserler bırakmıştır. Bu da onlardan birisi...
youtu.be/ZznMiXqJZwc
"Korku hakkındaki hikayeler, dehşet veren hikayeler okumak sağlıksız bir zevktir," diyor Stephen King.
Sizlerin böyle sağlıksız zevkleri var mı? Benim var. İlk okuduğum kitap bir korku romanıydı
O ve umarım son okuduğum kitapta bir korku kitabı olur. Güzel bir temenni gibi görünmeyebilir siz korku sevmeyenler için ama bir korku