Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

FeyzaAk

ho’oponopono
“İnsanlar söylediklerinden çok hissettiklerini elde ederler. Dua eden pek çok kişi duyulduğuna ya da yardım edileceğine inanmaz. Pek çok insan umutsuzluk konumundayken dua eder, yani ne hissediyorsa onu kendine çeker: daha fazla umutsuzluk.”
Reklam
Bir akşamüstü, Antony denizin üstünde kanat çırpıp dalgınlıkla hayatın boş olduğunu düşünüyordu. Boş demek anlamsız demek olduğundan, yapabilecek tek doğru hareket okyanusa doğru pike yapıp boğulmaktı. Bir yosun gibi anlam ve neşeden yoksun bir şekilde var olmaktansa, hiç olmamak daha iyidi.
Her şey gelip geçici. “İnsan” denen yaratıkların yaşadığı bu “dünya” adlı buzdan cehennemde geçirdiğim onca vakitte karşılaştığım tek gerçek buydu. Her şey gelip geçici.
Sayfa 114Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
En kötüsünü bilmek, hiçbir şey bilmemekten daha iyidir, O zaman kaderimin bana layık gördüğünü giyinir, Bahtımın sadakalarıyla geçinirim hayatın yan sokaklarının birinde.
Cehennemin dini imanı işte böyle ! En kara günahları işletecekleri zaman şeytanlar, Bunu önce sevap diye yutturmaya kalkarlar
Reklam
Bir şeye karar vermek, başlangıçtan başka bir şey değildir. insan bir şeye karar verdiği zaman, karar verdiği sırada hiç görmediği, düşünde bile aklına gelmeyen bir yöne doğru şiddetli bir akıntıya kapılıp gidiyordu.. 
… “Benim kalbimdeki acılar kadar olmaz heralde.” “Bu da aşktandır evladım, aşktandır. Dünya yangın yeri olunca pervaneye gün doğar.” “Bunu bir de pervaneye sorunuz efendim! Yüce rabbim ne bendeki aşkın birazını ona verdi ne de ondaki ilgisizliğin birazını bana. Ne bendekini o bildi..”
#evennkishak #kaknusia #bahşı #gunalaKitabı okudu
Bir memlekette ticaret ve alış ve., riş tarzı bozuksa bundan muallim mesuldür. Siyaset, milli tarihin çizdiği yoldan ayrılmış, milletinin tarihi karakte­ rini kaybetmişse, bundan mesul olan yine muallimdir. Gençlik avare ve davasız, aileler otoritesizse bundan da muallim mesul olacaktır. Memurlar rüşvetçi, mesul ma­ kô:mlar iltimasçı iseler muallimin utanması icap eder. Din hayatı bir riya veya taklid merasimi haline gelerek vic­ danlar sahibsiz ve sultansız kalmışsa bunun da mesulu muallimlerdir. Yüreklerin merhametsizliğinden, hislerin bayağılığından ve iradelerin gevşekliğinden bir mesul ara­nırsa, o da muallimdir. Yalnız kaldığımız yerde yalmzlı­ ğımızın mesulü o, imanların zayıfladığı devirlerde bu gevşemenin mesulü yine onlardır.
Bir cemaatin içinde yoksullara, sessiz sadasız hizmet­ ten hoşlanan eller nasırlanmış da, yetimleri sevindiren bakışlar hırsla, velev Cennet hırsiyle de olsa kararmışsa, o cemaatte din mektebi kurulmamış veya yıkılmış demek­ tir. İstediği kadar dualar kubbeleri çınlatsın ve secdeler yerleri sarssın. Bir şehrin insanları, kalabalığın bulanık dalgasından sık sık kaçarak kırlara, ormaniara ve akar su­ lara sığınıp da onlarla konuşmaktan hoşlanmıyorsa, o şe­ hirde sanat mektebi açılmamış demektir. İstediği kadar sinemalarla galerileri renk dağıtsın ve ses sahneleri hava­ ları titretsin.
Leporella
Gelgelelim rastlantının matkap uçları elmastandır ve içinde bolca tehlikeli tuzak barındıran kader, hiç umulmadık bir yerden kendine bir kapı bulmayı bilir ve kaya gibi sert mizaçları bile temelinden sarsarak darmadağın eder.
Reklam
Semaya bakmanın 10 faydası
•Üzüntüyü eksiltir •Vesveseyi azaltır •Evham korkusunu giderir •Allahı hatırlatır •Kalbinde Allah’a karşı saygıyı yeşertir •Olumsuz fikirleri siler •Sevda hastalığına fayda verir •Müştak olanları teselli eder •Birbirini sevenlere ünsiyet verir •O Sema ki dua edenlerin kıblesidir..
Nesil YayınlarıKitabı okudu
Kainatı bina eden Zat’ın ilmi iradesi ve hükmü bu dünyadan başka bir dünya yaratmayı dilediğinde insanlar o alemin hükümlerini akıl kuvvetiyle anlayamazlar. Ancak Allah Sübhanehu insanlara verdiği akın nurunu risalet nuru ile tamamlar. Onlardan taat ehli olanları müjdelemek, isyankarları uyarmak için peygamberleri gönderir. vahiy ile onlara yardım eder, ahiret akıllarıma yaklaştırma ve kabul etmelerini sağlama için onları hazırlar.
….Sabah olmuştu. Sanki 100 yıllık bir uykudan uyanan bekçi yerinden doğrulup çevresine bakınca kendisini uyandıran kişiyi göremedi. Çünkü her taraf karanlıktı. Zaten görülen ve görülmeyen bütün düşler bu karanlığın ta kendisi değil miydi?.Son.
#bünyamin #Uzunİhsan #Kubelik #Alibaz #Arapİhsan #Hınzıryedi #Ebrehe #Dertli #Binbereket #ZülfiyarKitabı okudu
Hayranlık; tüm muhayyilenin, empatinin ve benliğin, ötesindeki herhangi bir şeye derin ilginin zeminini oluşturur.
Gün Olur Asra Bedel
Bu yerlerde trenler doğudan batıya, batıdan doğuya gider-gelirlerdi. Bu yerlerde, demiryolunun iki yanında Sarı Özek bozkırı, sarı kumlu güneş bozkırların bomboş orta bölgesi (özeği) uzanıyordu. Bu yerlerde, meridyenlerin Greenwich’ten başlayarak sayılması gibi, uzaklıklar demiryoluna göre hesaplanırdı… Trenler ise doğudan batıya, batıdan doğuya gider-gelirlerdi…
Yaratıkların Yazması Üzerine
Yüce Allah, peygamberlerine kalem bilgisini lütfetti ve şöyle buyurdu: “Oku! Kalemi öğreten cömert rabbin, insana bilmediğini öğretti.” (Alak, 96/3-4.) Yazının şerefindendir ki, yüce Allah onun araçlarıyla yemin etti ve şöyle buyurdu: “Nûn. Kaleme ve insanların yazmalarına and içerim !” (Kalem 68/1-2) Öyleyse yazı Allah’ın nimetlerinden bir nimettir ve akıllılar yanında onun iyi bir yeri vardır.
Reklam
‘düşünme’
İnsan, düşünen ölümlü canlıdır. Çünkü öteki bütün canlılar ‘düşünmeyen ölümlü dirilerdir’ Üstelik düşünme öteki beşeri sanatlardan ruhaniliğe en yakın olandır.
Merhamet
Merhamet; Yaşamın daha üzücü veya daha karanlık yanıyla apaçık bir biçimde ilintili oluşu, ızdırapla el ele gidişi açısından bu duygulardan farklıdır. Fakat bütünüyle karanlık bir şey de değildir. Başkalarıyla derinden irtibat kurmamızı sağlaması dolayısıyla merhamet, bizi ızdırabı dindirmeye sevk edecek ve bundan dolayı ödüllendirecek şekilde beynimizi harekete geçirir.
Sahiplenme Tesellisi
Filozof Seneca der ki, “Hiç bir zaman bana bahşedilenlere güvenmedim, bana huzur verdiği zamanlarda bile. Bana bahşedilen her şeyi; parayı, mevki, gücü öyle bir yere koydum ki, kader onu geri almak istediği zaman beni rahatsız etmeden alabilsin. Bütün bu sahip olduğum şeylere belli mesafede durdum ki, kader istediği zaman onları bulundukları yerden rahatça alsın, BENDEN SÖKÜP KOPARMASIN.”
HayyKitapKitabı okudu
Tevekkül Tesellisi
Ey insan! Ölümden korkma. Olması gereken, günü gelince elbette olur. Musibetler karşısında telaşa kapışma. Allah tarafından vazifelendirildiği için gelir, görevi bittiği saniyede yok olup gitmek zorunda kalır. Rızkın için telaşlanma; zira seni yaratan onu senin için önceden belirlemiştir. Gelecek kaygısı taşıma. Seni gelecekte yaşatmaya kim karar vermişse, gerekli ihtiyaçlarını gidermek de O’nun sorumluluğundadır. Bütün kainatı idare eden Tek’tir. Bütün sorunların çözümü ondadır. Seni korkutan her şeyin dizgini O’nun elindedir. Mevlana Hz. şöyle bir soru sorar: “Düğümü kim bağladı ise sorunu o çözer. Bela Allah’tandır. Öyleyse?..”
Sayfa 128 - HayykitapKitabı okudu
Bir kabusta bitti heves İçime saplandı nefes Kırıldı aynalı kafes Yâr dedim; yanlış anladın
Şarkı Masalı
Bu şarkının nağmeleri bir varmış Bir yokmuş da can tarlası sararmış Meğer bende feryat eden saatler Sende kalan günlerini ararmış
Sayfa 61 - TimaşYayıneviKitabı okudu
Reklam
Ophelia
Ah bu katı, kaskatı beden bir dağılsa, Eriyip gitse bir çiğ tanesinde sabahın! Ya da Tanrı yasak etmemiş olsa Kendi kendini öldürmesini insanın!
İş BankasıKitabı okudu
ikinci kitap
Ütopyalılar bizatihi güneşe ya da yıldıza bakmak dururken, insanın mücevherin veya bir taşın müphem pırıltısıyla gözlerinin kamaşıp kendini kaybetmesine şaşıp kalır ya da birisinin elbisesi daha ince ipliklerden dikildi diye kendisine daha fazla önem vermesini bir türlü anlayamazlar; çünkü ne kadar ince iplikten dikilirse dikilsin koyun yününden daha iyi olamaz ve koyun da o yünün altında hala aynı koyundur.
Sayfa 114Kitabı okudu
Birinci Kitap
Üstelik kral ne kadar az şey verirse, bunun daha çok kendi menfaatine olacağına inanırlar; çünkü halkının zenginliğe veya özgürlüğe sahip olmayışı krala adeta fayda sağlıyor gibidir, zira bunların fazla olması acımasız ve hakkaniyetsiz bir yönetime boyun eğmelerini zorlaştırır, onları itaat etmeye daha isteksiz hale getirir. Oysa muhtaçlık ve fakirlik onları körleştirir, onları sabırlı yapar, onlara boyun eğdirtir ve isyan etmelerine yol açabilecek korkusuz ruh halini yok eder.
Sayfa 68 - Doğu BatıKitabı okudu
Fedailerin Kalesi
“İnsan dünyadaki en garip yaratık,” diye mırıldandı. “Kartallar gibi uçmak istiyor ama kanatları yok. Aslan gibi kuvvetli olmak istiyor ama pençeleri yok. Ne kadar kusurlu yaratmışsın bizi Allah’ım. Bir de yetmezmiş gibi bizlere acizliğimizi idrak erme gücü vermişsin.”
Sayfa 428 - Koridor YayınlarıKitabı okudu
Torgay, bu tarla kuşu, gittikçe aydınlanan gökyüzünde yükseldi, yükseldi ve ta yükseklerde küçük, gri bir top gibi asılı kaldı. Tıpkı bir insan yüreği gibi, bulunduğu yerde durmadan kımıldıyor, çırpınıyor, bozkırdan sonsuza titreşimler gönderiyordu. Bir gün Suvankul bana: “Bak, bizim tarla kuşumuz, toygarımız ötüyor!” demişti. Ne güzel değil mi? Toygarımız bile vardı bizim! Sen de, sen de küçük toygarım, sen de ölümsüzsün!
Sayfa 142 - #tolgonay #suvankul #kasım #aliman #maysalbek #caynakKitabı okudu
Hiçkimsenin kitabı
• Ölümsüz olan her şey -bir meseldir yalnızca. Ve şairler aşırı yalan söyler.- • Her şey gider, her şey geri gelir; sonsuza kadar döner varlığın çarkı. Her şey ölür, her şey yeniden çiçek açar, sonsuza kadar sürer varlığın mevsimi. Her şey kırılır, her şey yeni eklenir, sonsuzca inşa eder kendini varlığın aynı evi. Herkes ayrılır, herkes yine selamlaşır: sonsuza kadar sadık kalır varlığın çemberi.
Sayfa 121 - DoğuBatıKitabı okudu
Reklam
Zerdüşt
Birçok şeyi yarımyamalak bilmektense, hiç bir şeyi bilmemek daha iyidir! Başkalarının düşünceleriyle Bilge olmaktansa, kendi bileğinin hakkıyla deli olmak daha iyidir !
Sayfa 293 - DoğuBatıKitabı okudu
Senin Yerinde
Ve kendi hüsnümü başardım önce sevmekten. Bu rûh için bir hakk: Biraz da kendini sevmek değil midir, yaşamak!
Sayfa 294 - Kapra y.Kitabı okudu