Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Zey.

Zey.
@Zeyturk
öğretmen
adana
1 Ocak
14 okur puanı
Aralık 2020 tarihinde katıldı
Her şeyi hatırlıyorsan eğer demek geldi içimden ve gerçekten benim gibiysen, o zaman, yarın gitmeden önce ya da tam taksinin kapısını kapatmak üzereyken ve diğer herkese hoşçakal demişken ve yaşamda söylenecek hiç bir şey kalmamışken, o zaman,sadece bu kez, bana doğru dön, sadece bir jest ya da sonradan aklına gelmiş bir şey olsa da, seninle beraberken benim için her şeyden değerli olan, o zamanlar yaptığın gibi, yüzüme bak, göz göze gel ve senin adınla hitap et bana.
Reklam
Korku’yu da hiç korkmamış kişilerin bulduğunu anladım; gurur’u hiç gururu olmayanların.
Aşk, mutluluk veren bir arzu bağlamında olduğu gibi, ıstıraplı bir kaygı bağlamında da bir bütünün peşinden koşmaktır. Ancak fethedilmemiş bir bölüm kalmışsa doğup varlığını sürdürebilir. Ancak tamamına sahip olmadığımız şeyi sevebiliriz.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
‘Sanki cennete gider gibi konuşuyorsun’ diyorum. ‘Kuşkun mu var ?’ diyor, ‘Elbette cennete gidiyoruz,Cennetin Doğu’ suna.”
İnsanın yüreğinin iyi olması için akla ihtiyacı yoktur. Bana zaten bu ikisi birlikte pek olmuyor gibi geliyor. Gerçekten akıllı bir adama bakıyorsun, hiç de iyi biri olmadığını görüyorsun.
Reklam
Ümit kötülüklerin en kötüsüdür çünkü işkenceyi uzatır.
Ölümün son iyiliği, bir daha ölümün olmamasıdır.
Tek ödevin kendin olmaktır. Güçlü ol: yoksa, büyümek için hep başkalarını kullanmak zorunda kalırsın.
Neden kör olduk? Bilmiyorum belki bir gün nedenini öğreniriz. Ne düşündüğümü söyleyeyim sana. Söyle. Bence biz kör olmadık, biz zaten kördük. Gören körler mi? Gördüğü halde görmeyen körler.
Zaten küçükten beri hakikatten ziyade hayal dünyasında yaşayan sensiz bir çocuktum.
Reklam
Sen, beni asla, asla tanımayan, bir su birikintisinin yanından geçercesine yanımdan geçip giden, bir taşa basarcasına üstüme basan,hep, ama hep yoluna devam eden ve beni sonsuz bir bekleyiş içerisinde bırakan sen, kimsin ki benim için?
İnsan her şeyini kaybettiğinde, elinde kalan son şey için umutsuzca savaşır.
Herkes beraberinde taşıdığı bir parmaklığın ardında yaşıyor.
Tutunacak bir şey olmadı mı insan yuvarlanır... Kimi zenginliğe tutunur, kimi müdürlüğüne; kimi işine, kimi sanatına. Çocuklarına tutunanlarda vardır. Herkes kendi tutamağının en iyi, en yüksek olduğuna inanır.
İstediğin kadar saksağan vur vurabilirsen ama unutma, bülbülü öldürmek günahtır.
Sevgili patron, bay kapitalist! Ben çoktandır dünyaya at ya da öküz olarak gelmediğimi anlamış bulunuyorum. Yalnız hayvanlar yemek için yaşar.
Reklam
Özgürlüğü ve huzuru buldum ben meczupluğumda; yalnızlığın özgürlüğünü ve anlaşılmamış olmanın huzurunu. Çünkü bizi anlayanlar içimizdeki bir şeye de egemen olurlar.
Peki ama nedir senin öğretilerden ve öğretmenlerden öğrenmek istediğin ve sana öğretmenlik edenlerin bir türlü sana öğretemediği? Ve şu yanıtı verdi soruya: hikmetini ve iç yüzünü öğrenmek istediğim şey “ ben” di.
Doğruluk duygusu, haklı olmanın verdiği doyum, kendini değerlendirmenin sevinci bayım bizi ayakta tutan ya da ilerleten güçlü zembereklerdir. Tersine insanları bundan yoksun ederseniz, onları ağzı köpüren köpeklere çevirirsiniz.
Böyle mi olacaktı, insanı sonsuz derecede mutlu kılan şey, aynı zamanda üzüntüsünün kaynağı mı olmalı?