Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Yok olmak bana yetecekti, hiç olmak haddime değildi.
Sayfa 90
Reklam
Ey tanrılar, bakın nice insan yiyor Timon'u, Ve Timon nasıl görmüyor kendisini yiyenleri. Acı veriyor bana bunca aç kurdu Bir tek insanın kanına susamış görmek. Timon'un bütün deliliği de şurada ki, Çağırıyor, kışkırtıyor yiyicilerini kendisini yemeye. Şaşırıyorum insanların insanlara nasıl güvendiğine.
Ey zengin! Yüzlerce çuval altın getirsen bile hak der ki: Be iki büklüm olmuş kişi, bana gönül getir. Gönlün senden razı ise ben de razıyım, yok eğer o senden yüz çevirmişse ben yüz çeviririm. Ben sana değil o gönüle bakarım. Ey kapımda bekleyen! Ben o armağına bakarım. Sanma ey hace senden sim u zer isterler Yevme lâ yenfau'da kalb-i selim isterler Mevlana
Bizdeki dinbaz politikacılar pekte alttaki tanıma uymuyor!
Başlangıçta, ön sözde, adı geçen alim papaz bana bir gün: "Eğer ben papaz olup nefis mücadelesine girişmeseydirn, bir haydut olur çıkardım. Bende o hamur var." demişti. Düşündükçe ve tecrübem arttıkça bu sözdeki manayı daha iyi anladım. Ve şuna kani oldum ki, terbiye ve nefis mücadelesi, değişmez kötü huyların, kötü istidat ve temayüllerin zinciridir. Hususuyla, dini terbiyenin ve Allah sevgisinin huy ve ahlak üzerindeki paha biçilmez tesirine, tecrübe ve gözlemlerim arttıkça daha kuvvetle inanıyorum. Allah duygusundan ve sevgisinden uzak bir terbiye yalnız fayda ve menfaat düşüncesine dayanır. Fakat din terbiyesi hasbi, karşılıksız ve ulvidir. Bu terbiye insanı yükseltir, iyiliği ve adaleti, hiçbir menfaat düşüncesine saplanmadan, sevdirir.
Sayfa 50 - Yağmur Yayınevi - 146. Baskı : 2021Kitabı okuyor
bana oradaki angarya bile o kadar ağır, o kadar sürgün işi gibi gelmedi; ama epey zaman geçince, bu hizmetin ağır, sürgün işi görünmesinin, güçlüğünden, aralıksız sürüp gitmesinden değil, mecburi oluşundan, zorla ve sopa tehdidiyle yapılmasından ileri geldiğini anladım. Bir köylü dışarıda belki daha çok çalışır, hatta yazın geceleri bile didinir, ama o kendisi için ve makul bir amaçla çalışır; bu sebeple, onun çalışması zoraki ve kendi gözüyle faydasız gördüğü sürgün işinden daha kolaydır.
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Reklam
"Çocukken benim için lüks, kürk mantolar, uzun elbiseler ve deniz kıyısındaki villalardı. Daha sonra, bunun entelektüel bir yaşam sürmek olduğuna inandım. Şimdi bana öyle geliyor ki lüks aynı zamanda, bir erkeğe ya da bir kadına olan tutkuyu yaşayabilmektir."
Sayfa 51 - Can YayınlarıKitabı okudu
İçimde söylemek istediğim çok şey var sanki. Çok büyük şeyler. Bunları ifade etmenin yolunu bulamıyorum. Bazen bana öyle geliyor ki bütün dünya, hayat, her şey içimde duruyor ve sözcüsü olmam için feryat ediyor. Hissediyorum... ama anlatamıyorum..
Eğer yüce kudret dediğim şey, sadece Tanrı'yı oynayan "BEN" isen, herhangi bir ahlâkî standarda bağlı kalmam gerekmiyor. Herkes bana saygı duymalı, beni onaylamalı, takdir etmeli; ancak benim bunları kimseye vermem gerekmez. İmgenin her şey olması, gerçeğe duyduğumuz iştahı azaltıyor. Böylesi bir ortamda rekabet, öldürücü bir nitelik kazanıyor.
Bana bakan insanlar sorunlarımın uzun listesini yaptıktan sonra, belki oldukça güzel gülümseyişimi ve gamzelerimi fark edebilirler. Gamzelerim bence çok havalı. Minicik altın küpeler takıyorum. Bazen insanlar adımı bile sormuyor, hiç önemi yokmuş gibi ama adım önemli. Benim adım Melodi ....
Reklam
Kim kimin derdini biliyor ki sanki? Benimkini soran mı vardı? Bana bir kişi bu kadar, bu yaşıma kadar sen neden böylesin diye sordu mu ki.
Sayfa 196Kitabı okudu
“Seni bana getirmeyen yollarında bir bildiği vardır.”
Sayfa 32 - Destek yayınlarıKitabı okuyor
cahil beşir'e
benim bildiğim her şeyin adı bir yeşil ay gelir yaz gecesi ortalarda dolaşır ay gelir ortalarda dolaşır ay gelir ortalarda sevdiğim kara gözlü sevdiğimin adı Beşir yazın kirli gömlek giyer kışın ortalarda üşür kış gelir ortalarda yaz gelir ortalarda sevgilim kara gözlü bir gömleği var yeşil yaz kış onu giyer yalnız onu değişir kış ortalarda ay ortalarda kuzu Beşir, pamuk Beşir, hemşeri Beşir ağlama Beşir, dur Beşir, ağlama alnın kırışır alnın bir şey değil Beşir gönlün buruşur yazın kışın, pazarlarda cumalarda aklım karışır artık bildim Beşir bize ağlamamak yaraşır bana ağlamamak yaraşır bize ağlamamak Kütahya'dan çini aldım her yanı yeşil Beşir Beşir, bir gün olur her şey değişir ay gelir ortalarda her şey değişir
...Bana gelince sizi rahatlatmak için bana hep Denizci Simbad dediklerini söyleyeceğim.”
ben aklımdan kurtuldum artık bana günah yok
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.