Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Yirmi beş yaşındasın ve yirmi dokuz dişin, üç gömleğin, sekiz çorabın, artık okumadığın birkaç kitabın, artık dinlemediğin birkaç kitabın var. Başka şeyleri hatırlamayı canın hiç çekmiyor: ne aileni, ne öğrenimini, ne aşklarını, ne dostlarını, ne tatillerini, ne de tasalarını. Yolculuklara çıktın ve dönüşte yanında hiçbir şey getirmedin. Oturuyor ve beklemek istiyorsun sadece, bekleyecek bir şey kalmayana kadar beklemek: Gece olsun, saatler vursun, günler geçip gitsin, anılar silikleşsin.
Sayfa 19 - Metis YayınlarıKitabı okudu
Küçük Kara Balık
Yılın en uzun gecesi, Çille Gecesi’ydi. Denizin dibinde yaşlı bir balık, çocukları ve torunları, on iki bin yavru balığı çevresine toplamış onlara masal anlatıyordu: “Bir varmış, bir yokmuş. Bir derede annesiyle birlikte yaşayan bir Küçük Kara Balık varmış. Bu dere, dağın kayalıklarından çıkar, akar gidermiş. Küçük Kara Balık ile
Sayfa 12 - Can Çocuk - Çevirmen: Haşim HüsrevşahiKitabı okudu
Reklam
Merhamet?
Hele şu korkunç köpek sesleri eşliğinde yapılan avlara ne demeli? Neden bir köpeğin bir tavşanın peşinde koşması, bir köpeğin bir başka köpeğin peşinden koşmasından daha heyecanlı olsun ki? Her iki durum da aynıdır. Eğer kovalamaca sana mutluluk veriyorsa, her iki durumda da birisi kovalanıyor; ha tavşan, ha köpek. Yoksa ölüm mü; köpeğin tavşanı parçalamasını mı görmek istiyorsun? Halbuki köpeğin tavşanı, güçlünün zayıfı, vahşinin korkak ve zavallıyı, zalimin garibanı parçalaması, senin merhametini uyandırmalı.
Sayfa 160 - kaynak yayınlarıKitabı okudu
Hazret-i İsa İle İki Kişi
Bigün Hazret-i İsa ile bir estetik cerrahi operatörü, bir de otomobil tamircisi, bir gazinoda oturuyorlardı. Hazret-i İsa, onlara din telkinlerinde bulunuyordu. Konuşma sırasında otomobil tamircisi, Hazret-i İsa'ya, - Ey büyük öğretmen! İnsanlara iyilik etmek için içimde bir ateşli istek var. Ne yolda iyilik edebilirim?.. diye sordu.
Nesin YayıneviKitabı okudu
Çoğu sefer, çimenlerin üzerine sırtüstü uzanır, mavi gökte kayan hafif, beyaz bulutlar seyrede seyrede, Allah'ı ve onun meselelerini düşünürdüm. Kara karanlıkta, kara taşın üstündeki kara karıncanın bile attığı her adımı gören ve bunu ezelde tayin eden o... Kaderimizin hakimi, evrenin sahibi, iyiyi de, kötüyü de, şeytanı da yaratan. Bizden,
#AlfaPsikolojiYayınları #PanikAtakDörtAyaklıBirFildir #Okuyorum " PANİK ATAK HASTALIK DEĞİL , DÖRT AYAKLI BİR FİLDİR ." Ben böyle söyledim ya hemen itirazlar gelmeye başlıyor. - Eeee hoca, senin söylediğinde laf mı? Adam çıkmış televizyona, internete avazı çıktığı kadar bağırıyor. “PanikAtak bir hastalıktır ve sadece
Reklam
Herhangi bir düşünce, karşıtıyla karşılaşırsa özgün halinden eser kalmaz. Karşıtından mutlaka etkilenir ve değişir. Bu da yok olduğu anlamına gelir. Aynı zihindeki karşıt düşünce baskısına çelişki denir. Zihin, çelişki karşısında birbirini parçalayan düşüncelerini ölümlerine terk etmek zorundadır ve üçüncü düşünceyi üretmelidir. Zihin, yok
Sen musikinin Allah'ı elinden kolundan kıskıvrak yakalayıp sana teslim etmesini istiyorsun. Bu imkansız bir şey! Her yerde, ancak getirdiğini bulabilirsin! Allah ne Dede Efendi'nin, ne de başka birisinin cebinde değildir.
Sayfa 300 - DergahKitabı okudu
“Tuna hanım, neden kitap okuyorsun ki? Hâlâ okula gitmiyorsun ya?” diye sordu. Tuna hanım şaşkınlıkla yüzüne baktı. “Ne demek istiyorsun yani?” dedi. “İnsan yalnız okula gittiği için mi okur?” “Başka ne için okusun ki? Sen evlenmişsin, kocan var, evin var, her şeyin tamam.” Tuna hanım bunu hiç düşünmemişti. “Başka ne için mi?” dedi, dalıp gitti bir süre, sonra gülümsemeye başladı, “Olduğum yerden başka yerde olmak için,” diye ekledi.
Gülmeyi bilen yıldızların olacak senin.
"Herkesin bir yıldızı var ama kimseninki birbirine benzemiyor. Yolcular için pusula, kimileri için ufak tefek bir ışık, bilginler için çözülmesi gereken bir sorudur yıldızlar. Sözünü ettiğim işadamına göre ise altından başka bir şey değildirler. Gelgelelim bütün bu yıldızlar suskundur. Yalnız sen, herkesten ayrı göreceksin onları." "Ne demek istiyorsun?" "Onlardan birinde ben oturuyorum, ben gülüyorum diye geceleri gökyüzüne baktığında sana bütün yıldızlar gülüyormuş gibi gelecek. Gülmeyi bilen yıldızların olacak senin."
Sayfa 99 - can çocuk Cemal Süreya & Tomris Uyar çevirisiyleKitabı okudu
Reklam
Üç Kardeşin Hikayesi
Genç adam, kızın söylediği şeyle ilgili olarak bir süre düşüncelere dalıyor. Sonra konuşuyor: "Acaba neden hepimiz ayrı ayrı yaşamlar sürüyoruz? Demek istediğim, sözgelimi sizin durumunuzda, aynı ebeveynden doğmuş, aynı evde büyümüşsünüz, ikiniz de kız çocuğusunuz, buna rağmen neden bu kadar farklı karakterlere sahipsiniz
Sayfa 20 - Doğan Kitap
"Kendilerini öldürürler mi demek istiyorsun?" dedi Bod. Yaklaşık sekiz yaşındaydı, saf ve meraklıydı. ama aptal değildi. "Evet." "İşe yarıyor mu? Öldüklerinde daha mı mutlular?" "Bazen. Ama çoğunlukla, hayır. Bu, başka bir yere gidip orada yaşarlarsa mutlu olacaklarına inanan, ama işlerin öyle yürümediğini gören insanların durumuna benzer. Nereye gidersen git, kendini de yanında götürürsün. Ne demek istediğimi anladın mı?" "Birazcık." dedi Bod.
Sayfa 98 - İthakiKitabı okudu
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.