Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
414 syf.
10/10 puan verdi
--- Yalnızım, evet, herkes yalnızdır, yalnızız.---
TÜRK EDEBİYATI İÇERİSİNDE EN BEĞENDİĞİM İLK 10 ESER İÇİNDESİN Neden mi? Başlayalım o halde. Peyami Safa'yı herkes sevmez. Bunu hala anlayabilmiş değilim. O kadar dergi alıyorum yahu dedim ben neden hiç kapakta bir 'Peyami Safa' göremedim bugüne kadar? Nedir bu ön yargı? Hep aynı yüzler dönüp dolaşıp karşımıza çıkarken neden bu muhteşem yazar,
Yalnızız
YalnızızPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 201921,7bin okunma
360 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Ne yapsam da üstesinden gelsem, ne yazsam da bu kitabın hakkını versem diye düşünmekten uzun bir süre bu kitabın incelemesini girmeyi erteledim. Çünkü öyle bir inceleme olsun istedim ki bütün önyargılar yıkılsın, tabular kırılsın, ayıplar unutulsun, yanlış doğru olsun. Ve şimdi de söz vücut bulsun: Yeraltı edebiyatı serüvenine girerken ilk
Az
AzHakan Günday · Doğan Kitap · 201921,3bin okunma
Reklam
286 syf.
8/10 puan verdi
·
27 saatte okudu
NOT :Bu kitabı okurken kendinizi Müge Anlı'nın programını izliyor gibi bulabilirsiniz. NOT : Ön yargılı insanlara tavsiye edilmez. NOT : '' Hayat '' karakteri canınızı sıkacaktır ancak sabredin azıcık :) İnanılmaz bir kitaptı. Gerçek hayatlardan bahsediliyor ve bahsedilen konularda ne hayatlar varmış be diyebiliyorsunuz bir kez
Günahın Üç Rengi
Günahın Üç RengiGülseren Budayıcıoğlu · Remzi Kitabevi · 201314bin okunma
224 syf.
·
Puan vermedi
Normalleştiremediklerimizden misiniz?
Öncelikle çok sert bir eser ve inceleme de buna paralel olacak. Belki ilk defa spoi bile girmiş olabilirim. Sevgili hocam her zaman eserleri değerlendirirken dönem şartları ve yazarın gerek mental gerek çevresel şartlarını göz önüne alarak, bilerek yorumlayın derdi. Bu yüzden yaşadıklarını göz önüne alınca düşüncelerinin arkasındaki savı
Yatak Odasında Felsefe
Yatak Odasında FelsefeMarquis de Sade · Ayrıntı Yayınları · 20182,119 okunma
Yıkıcılık, sadizm, kin, nefret, vb. İnsanın temel özellikleri olmayıp, gereksinim, duygu ve yeteneklerinin engellenmesine karşı duyulan şiddet eğilimli tepkilerdir.
Sayfa 9 - Kuraldışı Yayıncılık Türkçesi: Okhan Gündüz pdf
265 syf.
8/10 puan verdi
Japon Kiraz Çiçeğim: Naomi :)
İnceleme yazacağıma söz verirken başıma geleceklerden ve okuyacaklarımdan son derece habersiz olduğumu söyleyerek başlamak isterim:) İlk bakışta sadizm, mazoşizm, fetişizm gibi cinsel saplantı bozukluklarından muzdarip bir adam esas erkeğimiz Joji. İlerleyen bölümlerde bu saplantıların kendi varlığına yönelmiş bir saldırganlık olduğunu rahatlıkla görebiliyoruz. Esas kadın Naomi ise tam bir femme fatale, istediğini almak için dişiliğini ve cinselliği sonuna kadar kullanan erkek iktidarına atılmış bir tokat. Baştan sona Joji’nin şiirsel anlatımıyla dinliyoruz yaşananları. Yüzde yüz okunmalı demiyorum ama Japon edebiyatında beni çeken bir yan daima olmuştur, hem hiçbir şey olmasa yol yordam öğrendik Naomi ablamızdan, okuduğum süre boyunca suratıma asılı kalan tebessüm de cabası.
Sofia
Sofia
Post Mortem
Post Mortem
Naomi
NaomiCuniçiro Tanizaki · Jaguar Kitap · 2013776 okunma
Reklam
174 syf.
8/10 puan verdi
Sade çok beğendiğim bir yazar. Sadizm bildiğiniz üzere onun isminden türemiştir. Gerçekten de her kitabında sadist düşüncelerini iliklerinize kadar hissediyorsunuz. Bu kitabı Yatak Odasında Felsefe,Sodom ve diğer çoğu kitaplarına göre daha masum olmuş. Ahlak kavramını kısa kısa öykülerle anlatmış. Rahiplere kafayı takmış olan Sade,bu kitabında da onları es geçmemiş. Rahiplerin rehberlik etme bahanesiyle yaşadıkları cinsel ilişkileri,masum kızlara tecavüzleri mizahi bir dille yazmış. Sade denince çoğu insanın aklına sapık ve sadist biri düşüncesi gelir ve nesini okuyorsun o sapığın diye tepkiler görürsünüz. BU yüzden normalde metroda,otobüste kitap okumayı seven biri olmama rağmen bu önyargılar yüzünden toplum içinde çıkarıp bir Sade kitabı okuyamam.Ama bir iki kitabını okusalar konunun,amacın bu olmadığını anlayacaklardır. Pornografik kitap gözüyle bakanlara bunu değil, Grinin Elli Tonu nu tavsiye ederim
İkinize de Yer Var
İkinize de Yer VarMarquis de Sade · Oğlak Yayıncılık · 2001118 okunma
Ağustos 2017-2018
1) Ahmet Arslan - İslam Felsefesi Üzerine 2) A.G. Roemmers - Genç Prensin Dönüşü 3) Amin Maalouf - Arapların Gözünden Haçlı Seferleri 4) Anthony Burgess - Otomatik Portakal 5) Arthur Schopenhauer - Okumak, Yazmak ve Yaşamak Üzerine 6) Arzu Kadumi - Gazoz Kapakları Birliği 7) Ayşe Şasa - Bir Ruh Macerası 8) Balzac - Goriot Baba 9) Banu/Onur
199 syf.
7/10 puan verdi
Burada artık kitap incelemesi yapmayı düşünmüyordum aslında. Ama bugün aldığım bir mesajdan dolayı bu kitaba inadına yapmam gerektiğini anladım. i.hizliresim.com/XEvdRR.jpg Kendisi, dininin yasakladığı zinayı meşrulaştırıp, eşini aldatıp sonra ezip geçtiği o din hakkında kitaplar yazıp, vaazlar veren ahlak abidesi Uğur Koşar kitapları
Aşkın Suçları
Aşkın SuçlarıMarquis de Sade · Notos · 20171,241 okunma
Sadizm ve mazoşizm ..
Bazı insanlar dışa dönük yıkıcı, bazıları ise kendine dönük yıkıcı gö­rünse de aslında bu ikisi birbirinden soyutlanamaz. _ Mazoşizm, kökleri benliğin çok derininden kaynaklanan bir eğilim ve bu eğilimdeki insanlar ne yapıp yapıp hayatlarını o doğrultuda geliştirecek iliş­kiler kurup, ona uygun olaylar yaşama eğiliminde oluyorlar. Ken­dine dönük yıkıcı eğilimlerinin hangi aşamadan sonra mazoşizm olarak nitelendirilebileceğini değerlendirmek kolay olmayabilir. Ancak, genellikle maskelenmiş bir eğilim olan ve arada bir belir­ginleşen kendine dönük yıkıcılığa karşılık, mazoşizm o insanın duygusal yaşantılarının temel profilini belirler ve bir bakıma, uyuşturucu iptilası gibi tekrar tekrar dönülen bir davranış tarzıdır. Buna karşılık, hepimizde derece derece varolan yıkıcı eğilimlerin insana ne oranda egemen olduğu ise önemlidir. Ortak yönleri, her ikisinde de karşıtlıkların aynı paranın iki yüzü gibi olması. Bazı insanlar dışa dönük yıkıcı, bazıları ise kendine dönük yıkıcı gö­ rünse de aslında bu ikisi birbirinden soyutlanamaz.
Reklam
187 syf.
8/10 puan verdi
·
21 saatte okudu
Simone de Beauvoir
Simone de Beauvoir
, Varoluşçuluk temalarına edebi bir uyarlama getiren filozof ve yazarlar grubunun üyesi roman ve deneme yazarı olarak tanındı. Sorbonne'da felsefe eğitimi de aldı. Kadın nedir sorusuna; 'kadın döl yatağından başka bir şey değildir' diye cevap verilen bir dönemin kadını olan
Sade'ı Yakmalı mı?
Sade'ı Yakmalı mı?Simone de Beauvoir · Broy Yayınları · 1991648 okunma
Yıkıcılık, sadizm, gaddarlık, kin, nefret, vb., insanın temel özellikleri olmayıp, gereksinim, duygu ve yeteneklerin engellenmesine karşı duyulan şiddet eğilimli tepkilerdir.
Sayfa 7 - Kuraldışı Yayıncılık 12.Baskı, Aralık 2021
sadizm in gerçek tanımı
Özgürlükten Kaçış'ta belirttiğim gibi sadizmin özü başkalarına acı vermek değildir. Sadizmin gözlenebilen tüm değişik türleri tek bir temel dürtüye dayanır: Başka birisinin üzerinde tam bir egemenlik kurmak, onu isteklerimizin çaresiz nesnesi durumuna sokmak, onun tanrısı olmak, onunla istediğimiz gibi oynayabilmek. O insanı aşağılamak, tutsak etmek asıl amaca giden yollardır; asıl amaçsa o insana acı çektirmektir; çünkü kendini savunma gücünü yitirmiş bir insan üzerinde ona zorla acı çektirmekten daha büyük bir egemenlik kurma yolu yoktur. Sadist dürtünün özünde, başka bir kişi (ya da öteki canlı varlıklar) üzerinde kesin egemenlik kurmanın getirdiği zevk yatar. Aynı düşünceyi, sadizmin amacı insanı bir nesneye, canlı bir şeyi cansız bir şeye dönüştürmektir, diyerek de dile getirebiliriz; çünkü tam ve kesin denetim altında canlılar yaşamın tek temel niteliğini — özgürlüğü yitirirler.
Sayfa 18
64 syf.
4/10 puan verdi
'Öylee bi içimden geldi' incelemesi :D
Yazarın görmüş olduğu bir kâbustan yola çıkarak yazmış olduğu kısa bir eser.
Dr. Jekyll ile Bay Hyde
Dr. Jekyll ile Bay Hyde
kitabını çok severek ve merakla okuduğum için bu kitaptan da aynı verimi alabileceğimi düşündüm ve arka kapağına aldanıp okumaya başladım. Oopss! Benim için hayal kırıklığı :D Sizce de arka kapak metnini bazen çok süsleyip püslemiyorlar mı? Bu kaçıncı düşüşüm? :D Savaş sırasında yaralanan askerimiz tedavi gördüğü hastaneden ayrılarak, hava değişimi gereksinimi için yoksul düşmüş soylu bir ailenin (anne-oğul-kız üçlüsü) yanına pansiyoner olarak yerleşir. Ve genç subayımız kendini bir takım tekinsiz olayların içinde bulur. Stevenson’ın Olalla'sı (okunuşu ''Olaya'') kıraç ve dağlık arazideki büyük, viran bir konakta geçer. Kimi eleştirmenlerce "Vampir Öyküsü" olarak nitelendirilse de ( anne kadın her gün güneşlenirken nasıl vampir öyküsü diyebildiler buna da anlam verebilmiş değilim zaten :D ) bu öyküde, soyunun günahlarının kefaretini ödemek için dünyadan elini eteğini çeken olağanüstü güzellikte bir genç kız, lanetlenmiş bir soy, sadizm konu edilmekte. Okumayı düşünenler için çok fazla beklentiye girmeden okumalarını öneririm. Sevgiyle ve kitapla kalınız efenim.
Olalla
OlallaRobert Louis Stevenson · İş Bankası Kültür Yayınları · 20203,940 okunma
İşkence ve sadizm yöntemlerinde ustalaşmış, küçük ama tehlikeli bir birlik, her yanımızı kuşatmıştı.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.