Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
BİR ŞEYLER EKSİK Ya sevgiye, ya da arzuya ,nesne olmak istiyoruz. ...arzuladığımıza ulaşmak, arzulandığımızda da ulaşılmak istemiyoruz. ''Sevmeyi becerecek kadar kendi benliğimizden feragat etmeyi bilmiyor, arzulamayı becerecek kadar da bilinmeyene ve tehlikeli olana yelken açmaya cesaret edemiyoruz.''
BİR ŞEYLER EKSİK ," Lacan aşk hakkında konuşurken "Aşk sahip olmadığınız (sizde olmayan) bir şeyi, onu sizden istemeyen birine vermektir/vermeye çalışmaktır, Acınası bir durum gibi görünüyor, değil mi? Ortada verilecek bir şey yok, ama zaten onu isteyen de yok. Ancak "aşk" gene de var. Çünkü o öteki her kimse, onun
Reklam
Şamil'in oğlu Cemaleddin esir alınıp St. Petersburg'a getirileli on üç yıl olmuştu. Bu on üç yıl içerisinde Şamil, Zümrüdüan­ka gibi Ahulgo'nun küllerinden yeniden doğmuş ve Kafkasya'ya hakim olmuştu. Rus askerleri, akın akın bu dev gibi adama sal­dırmış ancak geri çekilmek zorunda kalmıştı. Bu on üç yılda, esir olarak St.
Annem öylesine altüst olmuştu ki kekelemeye başladı. Adam onu yatıştırmaya çalıştı: "Eğer bir insan geleceği öğrenmek isterse, ölümü de hesaba katmak zorundadır. Ölüm her yolun sonu değil midir?" Selma, sonunda titreyerek konuşacak gücü buldu. Adama neredeyse yalvararak, "En sonda evet, ama şimdi en başta ölüm görünüyor" dedi.
Sayfa 109Kitabı okudu
_Eğer birinin ruhunu görmek istiyorsanız, ona hayallerini sorun. _İnsan doğasındaki en derin prensip, "takdir edilme" isteğidir. _Alaycı tiplerin aslında acılarını gizlemeye çalıştığı gerçeği doğrudur. _İnsanın dünyadaki durumu, kedinin kitaplıktaki durumu gibidir; görür ve duyar ama hiç bir şey anlayamaz. _Yanlış anlayanlar tarafından
Reklam
Yolun sonu görünüyor...
..."Eğer tek bir yol varsa, o yolu izleyeceğim. Ne olacaksa olmalı."
Sayfa 608 - Metis Yayınları, On Altıncı Basım: Mart 2022Kitabı okudu
Sabahları güne, düzenli temizlik görmeyen, nohut oda bakla sofa evinde, zifir gibi demli bir çay ve sigara içmekle başlıyor; günün büyük kısmını da vakit öldürerek geçiriyordu. Son on yıldır uzman doktor olamamışlığına üzülmekten de vazgeçmiş, daha doğrusu yıllar boyunca hep aynı şeye üzülmekten bıkmıştı. Bazen aklına geliyordu hayat boyu süren başarısızlığı. Suçu kadere yükleyip duygulanıyordu. Böyle anlarda kendini iyice yaşlanmış bulurdu. Musa Eroğlu’ndan Geçtim dünya üzerinden / Ömür bir nefes derinden / Bak feleğin çemberinden / Yolun sonu görünüyor türküsünü dertli dertli mırıldanıp hüzünlenirdi.
Sizin durduğunuz yerden Türk halkı nasıl görünüyor? Benim bugün görebildiğim şu: Türk halkı batmak istiyor. Tarih böyle toplumlarla dolu. Gayet açık. Hani ben batmak istiyorum demiyor, ben bu yola gitmek istiyorum diyor. Diyorsun ki: Kardeşim o yolun sonu bataklık, senin sonun gelir. Olsun ben bu yola gitmek istiyorum diyor. Bu topraklara hiçbir şey olmaz hiç merak etmeyin. Benim tek üzüldüğüm IŞİD'in girip sanat eserlerine zarar vermesi. Medeniyet hafızayla mümkündür. Hafızanız yoksa medeni olamazsınız. Dolayısıyla tarih bunun için önemlidir. Yunan, Asur, Babil, Sümer, Aztek, Çin eserlerini niye korumaya çalışıyoruz? Çünkü bunların hepsi bizim insan olma geçmişimizin parçalarıdır. Bunlar ortadan kalkarsa biz başa döneriz, mağaraya döneriz. Şu anda Türk halkı mağaraya dönmek istiyor. Başındakiler de onu oraya götürüyorlar.
Sayfa 113 - İnkılâp KitabeviKitabı okudu
Reklam
YOLUN SONU GÖRÜNÜYOR
Ey bu gölgeli diyardaki gezginler yitirmeyin umudu! Çünkü karanlık da olsa bir sonu vardır her ormanın…
"Yolun sonu görünüyor artık Elif, elini çabuk tut" diyorlardı..
Sokaklarda daha evlerini bulamamış birkaç inek kuyruklarını kalçalarına çarparak yürüyor ve ara sıra böğürüyordu. Bu öyle bir böğürüştü ki, uzun uzun düşündükten sonra söylenen derin manalı bir söze benziyordu. Gitgide daha kuvvetlenen keskin bir gübre kokusu beni daha çok buraya yaklaştırdı. Köy yaşayan, çalışan bir mahluktur ve bu koku onun ter
50 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.