Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Narsistik Çift : Tolstoy ve Sonya [okumak isterseniz diye bırakıyorum]
1862 yılında otuz iki yaşındaki Lev Tols­toy, henüz on sekizindeki Sonya Behrs ile evlenmeden birkaç gün önce aralarında hiçbir sır olmaması gerektiğine karar verdi. Bu kararın bir parçası olarak günlüklerini ona okuttu ve genç kızın hem ağlaması hem de oldukça kızması onu çok şaşırttı. Günlük­lerine eski aşk ilişkilerini yazarken yakında yaşayan
Sayfa 85 - Altın Kitaplar Yayınevi 1. BasımKitabı okuyor
Herkes Anne - Baba olmamalı;
Çocuklar "yetiştirme" adı altında ne kadar acımasız bir şekilde sevgiden mahrum bırakılır, yadsınır ya da kötü muamele görürse, yetişkin oldukları zaman -en çok ihtiyaç duyduklarında o sevgiyi vermeyen- aynı anne babaya ya da onların yerindeki kişi­lere o kadar çok bel bağlayacaklardır.
Sayfa 16 - PdfKitabı okudu
Reklam
''Din kardeşlerim, varsıllık bir insanın sahip olduklarında değil; fakat, varsıllığı olmadan yaptıklarındadır. Tanrı'dan korkun! Tanrı'dan korkun! Yaşlandığınız zaman da, fakat gençken de O'ndan korkun! Güçsüz olduğunuz zaman O'ndan korkun, fakat güçlü olduğunuz zaman da O'ndan korkun! Güçlü olduğunuz zaman O'ndan daha da çok korkun, çünkü o zaman Tanrı daha da acımasız olacak. Ve şunu da bilin ki Tanrı'nın gözleri bir sarayın görkemli kapılarının ardında olanları da görür, bir kulübenin kerpiç duvarları arkasındakileri de. Sarayların duvarları arasında neler görüyor acaba?"
— Kuyruğunu nasıl bir kaza sonunda yitirdiğini sordum. — Kaza maza değildi! Acımasız, aşağılık, utanç verici bir işti. Kuyruğumu etimle kemiğimle birlikte kestiler. — Ne korkunç! — Korkunç mu! Ah! korkunçtu ama sadece acısı değildi. Bu hayat boyu süren bir haksızlık, hayat boyu hissedilen bir kayıp. Fakat Tanrı’ya şükür, artık yapmıyorlar bunu. — O zaman niye yapıyorlardı? — Moda diye! Her ne demekse bu. Sanki bizi yaratan güzel Tanrım bize ne gerektiğini ve neyin en çok yakıştığını bilmezmiş gibi..
Sayfa 38
Hayat her zaman çok kolay değil, insanlar acımasız olabilirler.
Zaman, sen ne büyük öğretmensin, ah saygıdeğer zaman, sen ne büyük bir bilgesin! Gaddar bir bilgesin ama. Acımasız. Gerçekler biraz da saklanmalı değil mi? Birazcık, çok değil. İnsanları içkide boğulmaya ya da beynine bir kurşun sıkmaya kalkıştırmayacak ölçüde olsa yeter.
Sayfa 459Kitabı okudu
Reklam
Duygusal bağ
Psikolog Harry Harlow bir dizi ünlü (ve akıl almaz derecede acımasız) deney yürüterek çok önemli sonuçlara ulaştı. Deneylerde bebek maymunlar doğumdan kısa zaman sonra annelerinden koparılıp küçük kafeslerde yalnız bırakıldılar. Bebek maymunlara dolu süt biberonu olan, metalden yapılmış oyuncak bir anne modeliyle, üzerine yumuşak kıyafetler giydirilmiş ancak biberonu boş olan bir anne modeli sunulduğunda bebek maymunlar açlık pahasına bir parça beze sarılmayı tercih ettiler. Bebek maymunlar, John Watson ve Infant Care uzmanlarının anlayamadığı bir şeyi bilmektedir: Memeliler sadece yemekle yaşayamaz, duygusal bağlara da ihtiyaç duyarlar.
Sayfa 99 - Kolektif KitapKitabı okudu
Annemle İlgili Şeyler
Sevgili Anneciğim, Binlerce kez açıldım, binlerce kez kapandım yokluğunda Kocaman bir dağ lalesi gibi Ve kapkara göbeğini dünyaya fırlatacakmış gibi duran. Şimdi mucizevi bir yerdeyim Muc'ın ucuz evinde Sanki mürekkebi rutubet olan bir kalem Duvarlara hep senin resmini çiziyor di'li geçmi zamanda birçok resim, Hep gülümsüyorsun Aklının ortasında
Defin ayinleri zaman içinde daha ayrıntılı hale gelmekle kalmadı, aynı zamanda kimi yerlerde deh­şet verici bir biçimde acımasızlaştı. Ölen kişinin konfor ve statüsünü öteki tarafta da sürdürmesini sağlamak için eşler ve hizmetkarlar kurban edildi. En başından itibaren dinin acımasız bir yanının olması dikkate değer bir husustur: Din bireylerin hayatlarına çok az önem vermiştir.
Annemle İlgili Şeyler
Sevgili Anneciğim, Binlerce kez açıldım, binlerce kez kapandım yokluğunda Kocaman bir dağ lalesi gibi Ve kapkara göbeğini dünyaya fırlatacakmış gibi duran. Şimdi mucizevi bir yerdeyim Muc’ın ucuz evinde Sanki mürekkebi rutubet olan bir kalem Duvarlara hep senin resmini çiziyor di’li geçmiş zamanda birçok resim, Hep
Sayfa 16 - Metis Yayınları
Reklam
"Bu acımasızlıklar ger­çekte acımasızlık değildir. Ortaçağ'ın bir insanı bizim bugünkü yaşam üslubumuzu bambaşka açıdan değerlendirir, tümüyle acımasız, dehşet verici ve barbarca görüp aşağılardı! Her çağ, her uygarlık, her gelenek ve görenek kendine özgü bir üslubu içerir, kendisine yaraşır incelikleri ve sertlikleri, güzellikleri ve acımasızlıkları barındırır kendisinde, kimi acıları pek doğal karşılar, kimi kötülükleri sabırla sineye çeker. Ne zaman ki iki çağ, iki uygarlık ve iki din birbiriyle kesişirse, işte o zaman in­san yaşamı gerçek bir acıya, gerçek bir cehenneme dönüşür. Ortaçağ'da yaşayacak antik dünyanın insanı havasızlıktan içler acısı bir şekilde boğulup giderdi, bizim uygarlık ortamında bir ilkelin havasızlıktan boğulup gideceği gibi tıpkı. Öyle çağlar vardır ki, bütün bir kuşağın insanları iki çağ, iki ayrı yaşam üs­lubu arasında sıkışıp kalır, her türlü doğallık, her türlü gelenek ve görenek, her türlü korunmuşluk ve suçsuzluk duygusu çı­kıp gider elden. Kuşkusuz herkes bunun aynı ölçüde ayrımına varamaz. Nietzsche gibi biri bugünkü sefaleti bir kuşaktan çok daha fazla süre önce yaşamak zorunda kaldı; onun tek başına, hiç anlaşılmadan yaşadığını bugün binlerce insan yaşamakta."
Bir zamanlar Mustafa Kemal diye biri vardı. Ülkesinin gençlerini "fikri hür, vicdanı hür nesiller" olmaya layık görmüştü. Onun ölümünden bu yana geçen zaman içersinde galiba bizim en çok yaptığımız ise, o gençleri en acımasız kırlangıç fırtınalarının önüne itmek oldu!
Sayfa 185 - CanKitabı okudu
Ben... Sizi... Diye başladı. Biliyorsunuz, sizi ne çok... Her zaman öylesine heyecanlı söz ediyordu ki sizden... İşte o, Kolya... Çok seviyorum onu. Ben yoldan çıkarmaya falan çalışmadım onu! Arkamda da yalnızca o kalacak... Kalan çok olsun isterdim, ama kimse yoktu yanımda, hiç kimse yoktu... Bir eylem adamı olmak istiyordum, hakkım vardı buna...
Sayfa 378Kitabı okudu
Tanrıdan korkun! Tanrı'dan korkun! Yaşlandığınız zaman da, fakat gençken de Ondan korkun! Güçsüz olduğunuz zaman O'ndan korkun, fakat güçlü olduğunuz zaman da O'ndan korkun! Güçlü olduğunuz zaman O'ndan daha da çok korkun, çünkü o zaman Tanrı daha da acımasız olacak.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.